Gizem TABAN/İZ GAZETE- AKP hükümetinin Yap-İşlet-Devret modeliyle hayata geçirmeyi planladığı; temeli 2013 yılında atılan ve ilk olarak 2018 yılında açılacağı ifade edilen Bayraklı Şehir Hastanesi ile ilgili çıkmaz sürüyor.
Son 5 yıldır, yapımı tamamlanamadığı için açılışı sürekli ertelenen ve 2023 şubat ayında AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla açılması beklenen hastanenin açılışı, yapım çalışmalarının tamamlanamaması nedeniyle yine uzatıldı. Başlangıcından bu yana farklı konularda çokça eleştiri konusu olan Bayraklı Şehir Hastanesi ilgili süreç devam ederken hastane açılsa bile tam kapasite çalışıp çalışamayacağı da merak konusu… Öte yandan söz konusu hastane açıldığında kentteki diğer hastanelerin kapatılacağı ya da küçülteceği yönündeki iddialar da gündemdeki yerini koruyor. İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Süleyman Kaynak, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Bedri Serter ve İnşaat ve Yapı İşçileri Sendikası (İYİ-SEN) Genel Başkanı Hasan Kırlangıç, hastane ile ilgili yaşanan süreci değerlendirdi.
Yine grev yapıldı
Hastaneyle ilgili diğer bir kriz ise işçilerin haklarını alamaması oldu. İnşa süreci boyunca, haklarını alamadığı için sık sık isyan eden işçiler aynı gerekçeyle tekrar grev yaptı. Şu an için grevi kazanımla sonlandıran işçiler, hastanenin yapım süreci içinde yine aynı sorunla karşılaşıp karşılaşmayacakları konusunda kaygılı…
Neye inanacağız?
İki bin 60 yatak kapasiteli Bayraklı Şehir Hastanesi’nin nitelikli bir şekilde çalışabilmesi ve tam kapasite görev yapabilmesi için sağlık ve sağlık dışı olmak üzere 8 bin 500 civarında personel gerektiğinin altını çizen İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Süleyman Kaynak, söz konusu hastane hizmete başladığı takdirde kentteki diğer hastanelerin akıbetinin ne olacağına dair de değerlendirmelerini aktardı. Dr. Kaynak, şöyle konuştu: “Bir anda 8 bin 500 personeli buraya getirip, hastaneyi tam kapasite çalıştırmak söz konusu olamaz. Ancak Ankara’da, İstanbul’da başka hastaneleri kapatıp, o hastanelerin hekim, hemşire ve diğer personelini bu hastanelere getirmek gibi planlar yapıldı. İzmir’de de bazı hastanelerin küçültüleceği veya kapatılacağına yönelik söylentiler oldu. Bu söylentiler niye çıktı? İki bin 60 yataklı bir hastanenin ihtiyacı olan personeli karşılayacak hazır kaynak yok. Yani ancak bu hastanelerin ekiplerini alıp oraya götürürseniz o hastaneyi çalışır hale getirebilirsiniz. Fakat biz bunu yetkililere sorduğumuzda; İzmir’de hiçbir hastanenin kapatılmayacağı yönünde kesin ifadeler söylendi. Bu ifadelere nereye kadar inanacağız? Nereye kadar inanacağımızı Ankara örneği bize gösteriyor. Ankara’da 2 tane şehir hastanesi açıldı ve Ankara’da birçok hastane ya kapatıldı ya küçültüldü. Bu şunu gösteriyor; kamu yöneticileri, bu büyük hastanelere hem nitelikli insan gücü temin etmek hem de verilmiş olan ama gizlenmeye çalışılan hasta garantisini karşılamak maksadıyla diğer hastaneleri kapatma politikası güdüyorlar. Sorulduğunda ‘Kapatmayacağız’ diyerek geçiştiriyorlardı ama bu cevabın doğru olmadığını Ankara’da gördük. İzmir’de böyle bir şey olacak mı bilemiyoruz ama yaşanan gelişmeler benzer bir tablonun İzmir’de de olabileceğini işaret ediyor. Bayraklı Şehir Hastanesi’nin açılma süreci yaklaştıkça özellikle büyük hastanelerde çalışan sağlık personellerine ‘Şehir hastanesine gitmeyi düşünür müsünüz? başlığı altında birkaç soruluk anketler yapıldı. Bu durum da o hastanelerin çalışanlarının şehir hastanesine nakledilmesine ilişkin bir hazırlık olabileceğini gösteriyor.”
Mümkün değil
Şehir Hastanesi’nin açılışı meselesini ‘seçim yatırımı’ olarak nitelendiren Tabip Odası Başkanı Kaynak, hastane açılsa bile tam kapasite hizmet vermesinin kısa vadede mümkün görünmediğini belirtti. Dr. Kaynak, “Seçim sürecindeyiz. Kamu yönetimini elinde tutan siyasi partinin; ‘İzmir’de şehir hastanesini yaptık ve açıyoruz’ demek için bir açılış töreni yapacağı anlaşılıyor. Bir açılış değil ama belli ki bir açılış töreni yapılacak ve muhtemelen hastanenin bir köşesinde poliklinik hizmeti verilmeye çalışılacak. Fakat gerçekten bir hastane açılışı olmadığı çok bariz görüneceği ve bunun da negatif bir etki yaratacağı endişesiyle bu açılış törenleri sürekli erteleniyor diye düşünüyoruz. Çünkü, kamu yönetiminin muhtemelen; ‘Böyle bir hastaneyi yapıp da sadece küçük bir köşesinde poliklinik hizmeti vermek insanları kandırmak gibi olabilir’ şeklinde bir çekincesi var. Seçimden önce bir açılış töreni yapılır ama bu hastanenin işletilmesi kısa vadede pek mümkün görünmüyor” açıklamalarında bulundu.
Yılan hikâyesine döndü
Bayraklı Şehir Hastanesi’nin açılışının 8’inci kez ertelendiğine dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili Bedri Serter, “Artık yılan hikayesine döndü. Uzun süredir, ‘Bitti, bitecek’ dendi ancak hala açılmadı. Açılış lafta kaldı, açılsa da hastalar oraya gidemeyecek. … Bilinçsizce yapıldı, yeri kötü bir yer, yol problemi var, personel tedariki sorunu var. Bunlar çözülmedikten sonra hastanenin açılmasının bir kıymeti yok Üç buçuk ay sonra nasipse iktidarda olacağız. Bu, İzmir’in başına dert olan bir proje. Bu hastane, AK Parti’nin bir fiyaskosu… Ellerine, yüzlerine bulaştırdılar. Biz iktidara geldiğimizde burayı en iyi şekilde nasıl değerlendireceğimize ortak akılla karar vereceğiz, en ideal formülü bulacağız. Çünkü burası bizim vergilerimizle yapıldı. Doğru bir şekilde işletmek mecburiyetindeyiz. Ancak bu, çok derin düşünülerek hareket edilmesi gereken bir konu… Biz iktidara geldiğimizde, bunların yaptığı gibi ‘Ben yaptım oldu’ mantığıyla hareket etmeyeceğiz” diye konuştu.
Hakkını alamayanlar var
Bayraklı Şehir Hastanesi’nin yapımında çalışan işçilerin, haklarını alma konusunda yaşadığı sorunları aktaran İYİ-SEN Genel Başkanı Hasan Kırlangıç, “Yanılmıyorsam bu bizim beşinci grevimiz… Şu an emekçi arkadaşlarımız haklarını aldı. Grevimiz kazanımla sonuçlandı. Umarım yine aynı sorunla karşılaşmayız. Ancak haklarını alan arkadaşlarımız sendikalı olduğu için alabildi. Bir de sendikalı olmayıp orada çalışıp hakkını alamayan, hukuki sürece başvuran arkadaşlarımız var” ifadelerini kullandı.