Batuhan KAYA/İz Gazete- CHP Konak Meclis Üyesi Alaaddin Kurt, CHP Genel Merkezi’nden Esenyurt Belediyesi’ne kayyım atanmasına karşı gönderilen metni Konak meclisinde okudu. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve Esenyurt Belediyesi’ne kayyım atanmasının kınandığı açıklamada, “Adli sicil arşiv kaydı bile olmayan, Esenyurtluların helal oylarıyla seçilen belediye başkanımıza reva görülen ve halkın iradesini yok sayan bu kararı reddediyoruz” ifadeleri kullanıldı.
CHP’li Meclis Üyeleri, kayyım atamalarına karşı ayrı ayrı konuşmalar gerçekleştirirken, AKP’li Meclis Üyesi Hakan Yıldız’ın, “Biz demokrasiye saygılıyız” ifadeleri ise mecliste gülüşmelere neden oldu.
Yetkimizi yalnızca milletten aldık
Kurt, CHP’li belediyelerin milletin oyuyla seçildiğini ve yetkisini yalnızca milletten aldığını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Siyasi iktidarın yargıyı istediği gibi kullanarak kendi çıkarlarına göre hukuk dışı süreçler işletmesini asla kabul etmiyoruz. Kapalı kapılar ardında, toplumsal birlik ve bütünlüğümüze siyasi kumpas operasyonlarıyla müdahale etmek isteyenlere karşı çok kuvvetli bir mücadele sergileyeceğiz. Ahlaksız, hukuksuz ve gayrimeşru baskılara asla boyun eğmeyeceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin birinci partisidir. 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde halkın büyük desteğini kazanarak iş başına gelen Cumhuriyet Halk Partisi belediyeleri, demokratik yollardan yönetime gelmiş ve yetkisini yalnızca ve yalnızca milletten almıştır. Ancak bugün, halkın sandıktan çıkan iradesini yok sayan bu siyasi operasyonla halk iradesi gasp edilmekte, halkımızın seçme ve seçilme hakkı ayaklar altına alınmaktadır.”
Esenyurt halkıyla görülmemiş bir dayanışma göstereceğiz
Kayyımın takipçisi olarak Esenyurt halkıyla görülmemiş bir dayanışma gerçekleştireceklerini kaydeden Kurt, “Hiçbir hukuki gerekçe olmamasına rağmen, şafak operasyonları yapılması, daha mahkeme karar vermeden iktidar medyasında karar yayınlanması, daha atanmadan kayyım isminin haberlere konu olması, bu kumpasın “'ne istediniz de vermedik' denilen zamanlardan kalma yöntemlerle iş yapma alışkanlığının devamı olduğunu gözler önüne sermektedir. Öyle ki, Abdullah Öcalan’ın meclise getirilmesi yönünde çağrı yapan iktidar; eski ortaklarından kalma ilhamla hayata geçirilen bir şekilde, Türkiye’nin en büyük ilçesinin, Esenyurt’un seçilmiş belediye başkanını siyasi bir kararla hapse atma pervasızlığını göstermiştir. Bununla birlikte, soruşturma ve tutuklama süreci; adil yargılanmayı, savunma hakkını ve tutuklama gerekçelerini düzenleyen birçok mevzuat kurallarına uyulmaksızın gerçekleştirilmiştir. Kendini ev sahibi, milleti kiracı zanneden, halkıyla didişen, seçmenin iradesine saygı duymayan bu iktidar artık tüm kredisini tüketmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi Esenyurt’ta gözünü kırpmadan kayyımın takipçisi olacak, her kararının, her uygulamasının gayrı meşruluğunu teşhir edecektir. Bununla birlikte Esenyurt halkının hizmetlere erişme hakkının gaspına asla göz yummayacak, Esenyurt halkıyla görülmemiş bir hizmet dayanışması gösterecektir” diye konuştu.
Halk iradesini korumak için sesimizi büyüteceğiz
Demokrasi ve cumhuriyete olan bağlılıkla, halk iradesini korumak için seslerini büyüteceklerini söyleyen Kurt, şu ifadelerle açıklamasını noktaladı:
“Cumhuriyet Halk Partisi olarak, her türlü baskıya ve hukuksuzluğa karşı halkımızın iradesini savunmaya, demokrasiyi korumaya kararlıyız. Halkın iradesini çiğneyen siyasi iktidara bir kez daha sesleniyoruz: Bu ülkenin seçilmişlerine karşı yürüttüğünüz hukuk dışı operasyonlar, vatandaşlarımızın Cumhuriyete ve demokrasiye olan bağlılığına gölge düşüremeyecektir. Bu hukuksuzluk sona erene kadar, halk iradesini korumak için meydanlarda, yargı önünde ve tüm demokratik platformlarda sesimizi büyüteceğiz.”
Sandıktan siz çıkınca ‘demokrasi’, başkası çıkınca değil!
CHP Konak Belediye Meclis Üyesi Cemal Küpeli, AKP iktidarının sandıktan çıktığında ‘demokrasi’ çıkmadığında ise ‘demokrasi değil’ diyerek hak gaspları gerçekleştirdiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
“Hocamız Esenyurt Belediye Başkanı üniversitede hoca, dekan, kurucu üye. Bugüne kadar teröre bulaşmamış da bugün mü bulaşmış? Neymiş efendim ’10 yıl önce biriyle telefonda konuşmuş’. Terör örgütünün Avrupa’daki başı ile milletvekiliniz yemek yiyor, ona hiçbir şey olmuyor hatta bakan yardımcısı yapılıyor. Benim belediye başkanımı sabahın 5’inde alıp götüreceksiniz, sayın Yayman’a bakan yardımcılığı vereceksiniz. Bunu kabul etmemiz mümkün değiliz. Biz Kuvayı Milliye geleneğinden gelen bir partiyiz. Biz 1923’te düşmanı kovduk, emperyalizme, yedi düvele karşı savaş verdik. Siz terör örgütünün başını getirip parlamentoda konuşturmak istediniz. Ahmet Türk kim? Dün Cumhurbaşkanı’nın yardımcısı ile protokoldeydi. Ahmet Türk 1970’lerden bu yana parlamentodadır. 3 kez görevden aldınız. Hadi görevden aldınız, belediye meclisinden başkan seçersiniz. Bugün Esenyurt’taki meclise üyelerimizi sokmuyorlar. Hani halkın iradesini savunuyorduk? Böyle demokrasi olur mu? Demokrasi siz sandıkta çıktığınızda demokrasi, başkası çıktığında demokrasi değil.”
Artık tuz da koktu
CHP Grup Başkanı Kazım Umdular, CHP’nin Esenyurt’ta 28 Meclis Üyesinin belediye binasına sokulmadığını, artık tuzun da koktuğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Bugün sadece Esenyurt’ta, Batman’da Mardin’de Halfeti’de başkanlar görevden alınmadı, meclis üyeleri de görevden alındı ve bugün CHP’nin 28 meclis üyesi belediye binasına sokulmadı. Ben buna ne diyebilirim ki sayın Hakan Yıldız? AKP Meclis üyesi Esenyurt Binası’na girdi, 3 MHP’li girdi ama 28 CHP Meclis Üyesi alınmadı. Ben böyle bir durumda Anadolu’da önemli bir söz vardır, ‘Et kokunca tuz vardır’, peki tuz kokunca ne vardır? Bugün yaratılan ortamda tuz da kokmuştur. Tuz kokunca ne vardır? Su vardır. Su akacak, yolunu bulacaktır diyorum.”