TBMM Genel Kurulu’nda bütçe görüşmelerinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bütçesi üzerine CHP gurubu adına konuşan ve KOBİ’ler, istihdam, AR-GE, ithal ikame kapasitesi, ihracat ve markalaşma süreçleri açısından 2024 Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bütçesinin, beklentileri karşılamaktan hayli uzak olduğunun altını çizen Ednan Arslan; “Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın 2024 bütçesi 38 milyar TL. Yaklaşık 42 Milyar TL Program Dışı Giderler de eklenince 79 milyar TL’yi buluyor. Program Dışı Giderler, Bakanlığın ana bütçesinden yüksek.” dedi.
Bu durumun, Bakanlığa Bağlı ve İlgili Kuruluşların önümüzdeki dönemde zarar etmeye devam edeceğinin ilanı olduğunu. Bakanlık bütçesinden cari ve sermaye transferleri ile zararların kapatılmaya devam edileceğini, vatandaşın vergilerinin doğru kullanılmayacağını kamu yatırımlarının zayıflayacağını vurgulayan CHP’li Arslan; “21 yılda hemen her kuruma yerleşen liyakatsizlik ve ısmarlama kadrolar sonucunda Kurumlar etkin, verimli ve düzgün yönetilmemektedir. Bu durum Sanayi ve Teknoloji verilerimizden açıkça görülebiliyor. 2022’de dünya mal ihracatından aldığımız pay sadece %1. İhracatımız 255,0 milyar dolar, İthalatımız 367,0 milyar dolar. Açığımız 100 milyar doların üzerinde. Bu sorun çözülmediği sürece ülkemizin gelişmişliğinden, ekonomimizin iyiliğinden bahsedilemez. İmalat sanayi üretiminde yüksek teknolojili sektörlerin toplam içindeki payı düzenli olarak azalmış ve 2002-2022 arasında %5,1 den %3,1’e gerilemiştir. Bu oran AB ülkelerinde %20-25’ler seviyesindedir.” ifadelerine yer verdi.

İleri teknolojide geri kaldık

İleri teknolojide geri kalınmasını eleştiren ve nedenlerini sıralayan Arslan; “Devlet Planlama Teşkilatını kapattınız yerine Kalkınma Bakanlığını açtık, sonra onu da kapattınız. Teşvikler doğru yerlere vermediniz. Doğru alanlara yönlendirmediniz. Sonuçta AR-GE harcamalarımız Güney Kore’nin dörtte biri, OECD ülkelerinin yarısı. Dolayısıyla yapılması gereken planlamayı geri getirmek, AR-GE harcamalarına kaynak ayırmak, araştırma kurumlarını, üniversiteleri siyasi baskı altına almaktan vazgeçmektir.” dedi.

Doğal gaz ve elektriğe yüksek zamlar yapıldı!

OSB’lerde maliyet artışlarına da değinen Arslan; “OSB’lerde Son 2 yılda doğalgaza %500, elektriğe ise %335 zam gelmiştir. 1 Aralık 2021 ‘de 1000 sm3 sanayi doğalgazı 1.400 TL iken şu an 8.549 TL’dir. Artan maliyetler ve finansmana erişim sorunu sanayi üretimimizin rekabet gücünü kıran en büyük etkendir.” tespitinde bulundu.

KOBİ'lerin bankalara borcu 50 kat arttı

Arslan’ın konuşmasının devamı şöyle; “Eğer doğru politikalar acilen şeffaf bir şekilde hayata geçirilmezse sanayicimizin sırtına bir de sınırda karbon vergisi binecektir. Yeşil Mutabakat ile kendi sanayisini koruyan Avrupa’da da rekabet gücümüz düşmeye devam edecektir. Kalkınma Planında; Planlı Sanayi Alanlarının, mevcut Lojistik, demiryolu ve liman bağlantılarının güçlendirileceği ifadesi yer almakta. TCDD Taşımacılık Genel Müdürü’nün verdiği bilgiye göre; Ülkemizde sadece 12 tane OSB’de demiryolu bağlantısı mevcut. Yani sanayilerimizin demiryolu bağlantısı yok denecek kadar az. Son 21 yılda, ülkemizde organize sanayi bölgesi sayısının 192’den 353’e yükseldiği de ifade edilmekte. Ancak ülkemizin Planlı Sanayi Alanlarının, ülke yüzölçümüne oranı da oldukça düşüktür. Türkiye’nin Planlı Sanayi Alanlarının ülke yüzölçümüne oranı 2023 yılında %0.18, Bu oran; Almanya’da %4.4, İtalya’da %2.5. Kalkınma planında 2028 için tahmin edilen oran ise sadece %0.50. Bu oldukça yetersiz. Ülkemiz KOBİ verileri baktığımızda İstihdamın %71’i, katma değerin %35,5’inin, ihracatın %30,4’ünün, Ar-Ge harcamalarının ise %27,1’sinin KOBİ’lerde gerçekleştiğini görüyoruz. Buna karşın, Haziran 2023 itibarıyla KOBİ’lerin kullandığı banka kredilerinin oranı sadece %28. Yine TÜİK verilerine göre; imalat sanayiinde faaliyet gösteren KOBİ’lerin ihracatındaki yüksek teknolojinin payı sadece %1,3’tür.Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun     2006 yılı verilerine göre KOBİ’lerin bankalara borcu yaklaşık 62 milyar iken 2023 yılı Ekim ayında bu borç yaklaşık 3,1 trilyon TL’ye yükselmiştir. Yani 21 yılda bu borç tam 50 kat artmıştır. Borçlu KOBİ sayısı 2006-2023 arasında 1,8 milyondan 4,5 milyona çıkmıştır. Borcu takibe düşen KOBİ sayısı ise 85 binden yaklaşık 300 bine yükselmiştir. Bütün bu veriler KOBİ’lerimize gereken değeri vermediğimizin kanıtıdır. Kobilerimize verilen banka kredileri, destek ve teşviklerin miktar ve oranları artırılmalı, doğru firmalar ve sektörlere verilmedir. Bütün bu yönleri ile 2024 Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bütçesi, KOBİ’ler, istihdam, AR-GE, ithal ikamesi kapasitemiz, ihracat ve markalaşma süreçleri açısından beklentileri karşılamaktan hayli uzaktır.  O yüzden biz bu bütçeye hayır diyoruz.”