İzmir'de düzensiz göçmen operasyonu: 16'sı çocuk 38 kişi kurtarıldı İzmir'de düzensiz göçmen operasyonu: 16'sı çocuk 38 kişi kurtarıldı

Alevi Bektaş Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Aslan, İzTV’de yayınlanan Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel programının konuğu oldu. Suriye’deki Alevi katliamına yönelik konuşan Aslan, ulusal ve uluslararası kamuoyunun dikkatinin burada olması gerektiğinin altını çizdi, katliamın durdurulması çağrısında bulundu. 

Suriye’de en mazlum ve  savunmasız kesim Aleviler

Esad rejiminin devrilmesinden sonra Alevilere yönelik saldırı endişesinin gerçekleştiğini söyleyen Aslan, “Suriye’de bir Alevi katliamı var. HTŞ başa geçtiğinde kaygı ve endişelerimizi dile getirmiştik. Maalesef haklı çıktık. Oradan aldığımız bilgiler endişemizi artırıyor. Türkiye’de iktidar partisi ve kamuoyu bu olayların üstünü örtbas etmek için farklı rakamlar söylüyorlar ama özellikle Hatay, Mersin, Adana’dan, orada akrabaları olanlardan aldığımız bilgiler korkunç. Verilen rakamların çok üzerinde rakamlar olduğu söyleniyor. En büyük endişe de böyle kaos ortamlarında kaybolan insanlardır. Bu kayıpların birçoğu her zaman olduğu gibi kadınlar. Akıbetlerinin belli olmadığı bir süreç yaşıyoruz. HTŞ yönetimi oradaki Alevileri hedefe koymuş. Gerçek zihniyetlerinin üstünü kapatmak için geçmiş rejimin günahlarını üstünden kendilerini haklı çıkarmaya çalışıyorlar” diye konuştu.

"Soykırıma doğru gidiyor"

İktidarın tutumun eleştiren Aslan, “Türkiye ve Avrupa’daki Alevi kurumları olarak endişeyle baktığımız şey şu; bu insanlar Alevi olduğu için katlediliyor. Bugün Suriye’nin geçici hükümetinin başındaki kişinin geçmişi kanlı. Kendisi gibi düşünmeyeni katleden bir zihniyetin iktidar olduğu bir Suriye’de tüm bu zulme karşı başta Türkiye kamuoyu olmak üzere uluslararası kamuoyunun bu kadar sessiz kalması bizi endişelendiriyor. Dün katil deyip bugün kardeşim diye karşılayanlara sesleniyoruz; bu zihniyetin geçmişi kanlı. Bu insanlar katil. Bu zihniyetin zulmü durdurması için gerekli girişimlerin yapılması gerekiyor. Erdoğan bir açıklama yaptı, ‘Suriye’deki Alevi kardeşlerimizin zarar görmesini istemiyoruz’ dedi. Eğer Cumhurbaşkanı samimiyse ‘kardeşim’ diye kırmızı halıyla karşıladığı katile dur demesi gerekiyor. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, gerçeklerin üstünü örtmek için bahaneler uyduruyor. Çelik’in cümleleri bu ülkeyi yönetenlere hatta insan olana yakışmayacak bir dil. 7 yaşında çocuk katlediliyor, yaşlı insanlar katlediliyor. Hâlâ çıkıp utanmadan geçmiş rejimin kalıntıları diye bahsedebiliyor. İnsanların aklıyla dalga geçiyorlar. Orada yaşayan canlarımızın canlarından ve mallarından kaygı duyuyoruz. Soykırıma doğru bir sürece gidiyor” ifadelerini kullandı.

Alevilerin en savunmasız kesim olduğunu vurgulayan Aslan, şunları söyledi: “Biz, dönem hangi dönem olursa olsun, ortam hangi ortam olursa olsun dün de zalimin karşısında mazlumun yanındaydık. Bugün de aynı çizgideyiz. Katilin, caninin, faşistin ne inancı ne de kimliği olur. Bugün Suriye topraklarında katliam yapan zihniyet de bizim için aynıdır. Aleviler hiçbir zaman Esad yanlısı olmadı. 7 yaşında katledilen bir çocuk nasıl Esad yanlısı olur. Hangi vicdan bunu kabul eder? Aleviler Baas rejimi döneminde de öteki ve mazlumdu. Bugün de öteki ve mazlum. Aleviler Suriye’de iktidar olsaydı öz savunmalarını yapabilecek örgütlenmeleri olurdu. Şu an en mazlum ve savunmasız kesimdir Aleviler. Dürzilerin, Kürtlerin, Türkmenlerin, Hristiyanların sırtlarını yaslayacak bir gücü var. Eğer Aleviler iktidar olmuş olsaydı bugün bu soykırıma giden katliamlara maruz kalmazdı. Bu kin ve nefret kusma dilinin bir an önce terk edilmesi gerekiyor. Aleviler ne Esad’ın artığı oldu ne de yaşadıkları bir toplumda herhangi bir iktidarın iktidarı, yandaşı olmadılar. Bugün Türkiye’de kimi rakamlara göre 15-20 milyon, kimi rakamlara göre 20 milyondan fazla Alevi olduğu söyleniyor. Bu zamana kadar yanlışlara, haksızlıklara başkaldırıp eleştirdiyse bugün de olmayacak. Kimse Alevileri bir yere yamamaya kalkmasın.”

İlk durak Samandağ

Bundan sonraki süreçte ulusal ve uluslararası kamuoyu oluşturmak için çaba harcayacaklarını söyleyen Aslan, “Birçok kez farklı alanlarda kitlesel açıklamalar yaptık. Bundan sonra da acil olarak yapacağımız şey, ‘Suriye’de bir katliam var’ı duyurmak. 13 Mart’ta Samandağ’da büyük bir buluşma sağlayacağız. Bu buluşmanın en önemli tarafı şu; demokrasiden, özgürlükten yana olan, barışı savunan herkes yan yana olacak. Sorunun çözümünün sadece Alevilerle olmayacağını söylemiştik. 15 Mart’ta da Köln’de Avrupa kurumlarımız büyük bir miting yapacak. Önce kamuoyunun vicdanına sonra da vicdanlı insanların sesine ihtiyacımız var. Bu ölümler on binleri bulmadan, Suriye topraklarının Alevisizleştirilmesi noktasına gelmeden buna dur demeye ihtiyaç var” dedi.

Muhabir: NİL KAHRAMANOĞLU