CHP, 21’inci Olağanüstü Kongresi’nin ardından ''Millet İradesine Sahip Çıkıyor'' mitingi düzenledi. Kurultayda yeniden genel başkan seçilen Özgür Özel, mitingte yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
''Milletin oyları ile seçilene saygımız var. 47 yıl birinci parti olamadık, suçu millete atmadık. Erdoğan’ın partisi 22 yıl seçim kaybetmedi, suçu kendimizde aradık. Ancak 31 Mart tarihinden itibaren partimiz, ortaya koyduğu özgüvenle, dinamizmle, kararlılıkla 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi oldu. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı, seçime kadar 47 ay göstermeyi bırakın; 47 gün bile dayanamadılar. Neler yaptılar, neler yaşattılar hep beraber gördük. Şimdi oy alıp seçilince, Cumhurbaşkanı dediğiniz kişi bize darbeye kalkışınca biz de ona ‘cunta başkanı’ dedik. Bugün hep bir ağızdan bütün bakanları, Cumhurbaşkanı Yardımcısı, devletteki sıralı tüm bürokratlarıyla bizim ‘cunta başkanı’ ifademize sözde tepki gösteriyorlar. Gözümün içine bakın. Bu milletin seçtiğine saygı göstermeyen, bu milletin seçtiklerini derdest etmek için her türlü kamu yetkisini kullanan, seçimden kaçan, sandıktan korkan, milletin kararına hürmet etmeyenler cuntadır, cuntacıdır. Cuntacısınız, size teslim olmayacağız.
Ey Mehmet Şimşek, çalışma arkadaşlarına Erdoğan’ın şerrinden nasıl korktuğunu anlattığını bilmiyor muyuz?
Bomboş dosyalarıyla bu milleti ikna edemediler. Yalancı tanık arıyorlar, tehdit ediyorlar. Ancak bütün dünyaya bunların nasıl bomboş MASAK raporunu aldığını ve bunu dünyanın güya demokrat, iyi yetişmiş Mehmet Şimşek diye bir bakanın buradaki maskesini düşürerek bütün dünyaya anlatıyorum onu. Bir cunta vardır, cuntanın Maliye Bakanı da cuntanın mali ayağı da Türkiye’deki Bakan Mehmet Şimşek’tir. Bu adama kimse itibar etmesin. Her seferinde ben bunu söylüyorum, açıklama yapıyor. ‘MASAK raporları gizlidir.’ Ey Mehmet Şimşek, MASAK’ta böyle paldır küldür raporu imzalatacak kimseleri bulamayınca ne baskılar yaptığını, çalışma arkadaşlarına Erdoğan’ın şerrinden nasıl korktuğunu anlattığını bilmiyor muyuz? Ey Mehmet Şimşek, mademki bu MASAK sana bağlı bir kuruluştur, mademki bu MASAK, 10-17 Mart arasında rapor yazmıştır, aralık, ocak, şubat bütün televizyonlar, yandaş kanallar, yandaş kalemler MASAK raporundan yalan yanlış bilgi verirken bir kez çıkıp ‘Böyle bir rapor yok, böyle bir görevlendirme yok, bunlar yalan’ demiyorsun. ‘Bu yalancı, düzmece MASAK raporundan haberim yok’ diyorsun. Yazıklar olsun, yazıklar olsun."
CHP 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi
Özel, partisinin bugünkü 21'inci Olağanüstü Kurultayı için, "Kurultay var, yeterince kapasite yok, gelen yan salondan izler, ekrandan bakar. Ama kurultay bitince akşamüstü çıkarız dışarıya konuşuruz" dediklerini anlatarak, "Sel olup aktınız, buraları doldurdunuz. Aynı böyle hepinizin ayağına sağlık, emeğine sağlık, yüreğine sağlık" dedi.
Özel, göreve geldiği Kasım 2023'teki 38'inci Olağan Kurultay'daki konuşmasında, "CHP kurultaylarının kimseden emir, talimat almayacağını, delegenin özgür karar vereceğini, kurultaylarının talimat alan değil, görev veren kurultaylar olduğunu söylediğini" belirtti. Aynı kurultayda, "Genel Başkan seçildiği takdirde 1970’lerde Ecevit’in seçildikten sonra girdiği iki yerel, iki genel seçimde olduğu gibi CHP'yi birinci parti yapmayı kendine verilmiş bir görev olarak göreceğini" dile getirdiğini anlatan Özel, bu konuşmadan 5 ay sonra CHP Genel Merkezi'nde, parti otobüsü üzerinden, partililere bir söz verdiğini söyledi.
Özgür Özel, şöyle devam etti:
"‘Görüyor musunuz?’ dedim. Işıkları hiç sönmemiş ve sönmeyecek olan baba evini gösterdim. CHP 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi. Ben kurultaydan aldığım görevin ilkini yaptım. İkincisi, bu partiyi gireceği ilk genel seçimlerde iktidar yapmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni 100 yıl önce olduğu gibi yine ayağa kaldıracak CHP iktidarını kurmaktır. Bunun için hepimizin görevi çok ve ağırdır. Sizden aynı bugün olduğu gibi nerede bir görev, bir çare olursa sel olup koşmanızı, görevinizi yapmanızı bekliyoruz."
Bu hukuk tanımaz, ceberut, iktidarın artık Türkiye’de istenmediğini dosta göstereceğiz, dünyaya göstereceğiz
Dünya siyasi tarihine geçen birkaç işi birkaç hafta içinde yaptıklarını söyleyen Özel, dünya siyasi tarihinin en büyük imza kampanyasını başlattıklarını belirtti. Özel, şunları kaydetti:
"Bu imza kampanyası, vatandaşların imza atarak Cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu’na özgürlük talep ettikleri, Tayyip Erdoğan’a da sandığı getirmesini söyledikleri, ‘Adayımı yanımda, sandığımı önümde istiyorum’ denen kampanyadır. Bu dünya siyaset tarihinin en büyük gensorusu, iktidara verilmiş en büyük güvensizlik oyu olacaktır. Başardığımızda Türkiye’deki seçmenlerin yarısından bir fazlasının güvensizlik oyunu, erken seçim talebini aldığımızda artık karşımızda dünyada da Türkiye’de de gayrimeşru duruma düşmüş, güvensizlik oyu almış, sandığı getirmekten başka çaresi kalmamış bir iktidar olacak. Şu ana kadar kampanyamızda 7 milyon 200 bin imzaya ulaştık bile. Emeklerinize sağlık. Ancak buradan sonra kurultayımızı da geride bıraktıktan sonra en önemli hedef bu kampanyanın ısrarla, sabırla, kararlılıkla, sistematik bir şekilde sürdürülmesi ve sonuç almasıdır. Bunun için başta tüm CHP üyeleri olmak üzere bu kampanyada katılmak, katkı sağlamak isteyen tüm vatanseverleri, tüm yurtseverleri, bu düzene itirazı olan herkesi kampanyaya davet ediyoruz. Kampanyanın ilçe başkanlıklarımız, il başkanlıklarımız tarafından kalabalık mekanlarda, pazarlarda, AVM’lerde, istasyonlarda, tren garlarında, otobüs garlarında elbette masaları var.
Yarından itibaren yeniden oluşturduğumuz ve ön seçim sürecinde 1 milyon 750 bin üyemizle tek tek temas kuran telefon zinciri ile çağrı merkezimiz sahaya ulaşacak. 100 kişiden sorumlu üyeye imza toplama görevini verecek. O evrakı temin etmenizi, nereden edeceğiniz bilgisini sağlayacak ya da ister dijital ister fiziki olarak size onu ulaştıracak. Her birinizin birkaç gün içinde imzaları tamamlamanızı kayda alacak ve sizlere yeni görevler verecek. Büyük bir dijital altyapı ile bu memlekette seçmenlerin yarısından bir fazlasından bu imzaları alıp bir kez daha aynı dayanışma sandığındaki büyük rekorda olduğu gibi aynı Maltepe’deki büyük rekorda, aynı bütün dünyanın izlediği o gece mitinglerindeki rekorlarda olduğu gibi bir kez daha dünyanın gündemine gelecek bu haksız, hukuk tanımaz, ceberut, mafyalaşmış, cuntalaşmış iktidarın artık Türkiye’de istenmediğini dosta göstereceğiz, dünyaya göstereceğiz. Bunun için yarından itibaren göreve hazır mıyız? Yarından itibaren imza kampanyasını dalga dalga büyütmeye hazır mıyız? Buradan Türkiye’deki tüm üyelerimize ve bu güvensizlik oyunu verecek, sandığı getirecek, adayımız Ekrem İmamoğlu’nu özgürleştirecek bu kampanyayı partinin bugün bir kez daha güvenoyu almış, bir kez daha delegelerinden önemli bir görev üstlenmiş Genel Başkanı olarak sizlerin şahsında tüm üyelerimize ve bu iktidardan kurtulmak isteyen herkese emanet ediyorum.
Ya bu meydanı görecekler ya yerin dibini görecekler
Biliyorsunuz biz Saraçhane’de yedi gün aynı saatte ve her gün artan kalabalıklarla milyonları bularak, bütün dünyanın gördüğü ve yüzünü Türkiye’ye döndüğü eylemler yaptık. Ancak bu eylemleri gören ve sesimizi duyuran kanallar olduğu gibi bu büyük mücadeleyi görmezden gelenler vardı. Birileri parayı bizden kazanıp, reklamı bize izletip, yemeği bize satıp, arabayı bize satıp ama hizmeti saraya yapıyordu. Yıllardır CHP’li seçmenin en çok izlediği televizyon kanallarından biri olan NTV… İktidar ile kurduğu çıkar ilişkisi yüzünden, aslında büyük bir ekonomik sıkıntı içinde olup, gidip bu saraya teslim olduğundan, bu sarayın güdümüne girip de onun talimatıyla o meydanları, o kalabalıkları bugün bütün televizyonlar buradan canlı yayınlarla kurultayımızı veriyorken burayı bile görmeyen NTV’yi, yıllarca sırtımızda taşıdığımız NTV’yi ve onun sahibi Doğuş Grubu’nu bundan sonra sırtınızdan atmaya var mısınız? İşte o zaman Doğuş Grubu’na ait NTV’yi, NTV Spor’u, Star TV’yi, ayrıca Günaydın ve Nusr-et Et Lokantalarını boykot etmeye hazır mıyız? Reytingleri, koca kanalı erittiler, erittiler, bitirdiler. Ama asla açmayacağız. NTV’ye reklam verenleri dikkatle analiz ediyoruz. Bir haksızlık, bir yanlılık yapmak istemiyoruz. Ancak bu NTV’ye reklamları ile destek olup bizim sırtımızdan para kazananları dikkatle takip ediyorum. NTV’ye reklam veren, dikkatli versin. Ama özellikle iki belediye başkanım burada. Türkiye’deki 412 belediyemize, bütün il ve ilçe başkanlıklarımıza, sözüme değer veren tüm üyelerimize, tüm vatandaşlarımıza söylemek isterim ki Volkswagen, Audi, Skoda’nın Türkiye dağıtıcısı bu Doğuş Grubu’dur. Geçen hafta önemli bir mesaj yolladım ilgili firmaya. Yakında Türkiye’de Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun dayanışmasıyla, fabrikanın sendikasıyla da fabrikanın yönetimiyle de görüşüyoruz. Türkiye’de bu arabaları en çok satın alan, en çok kullanan bizleriz. Biz bundan sonra Audi’ye, Volkswagen’e, Skoda’ya… Elbette mevcut alınmışlar kullanılır ancak bundan sonra asla ve asla yenisini almıyoruz. Almaya niyetleneni hep birlikte uyarıyoruz. Ya bu meydanı görecekler ya yerin dibini görecekler. Başka çaresi yok. Bizi yok sayanı biz de yok sayacağız. NTV’yi özel olarak sizlere emanet ediyorum. Sakın ha sakın ne izlemek ne de bunların ürünlerini satın almak bu vakitten sonra hiçbirimize yakışmaz. Bundan sonra bu meydanları göreceklerse ve bu ülkenin gerçek iradesini tanıyacaklarsa bize bundan önce yaptıkları gibi numara yapmayacaklar, samimiyetsizlik yapmayacaklar, dönecekler bu meydanları verecekler. Başka çaresi yoktur.
CHP'nin bu imza kampanyasını sizlere emanet ediyorum
Son sözüm, bugün buraya gelen delegelere, beni burada bekleyen, beni kucaklayan siz değerli partililerime. Bundan sonrası için bundan önce olduğundan çok daha fazla emek, gayret ve cesaret vaat ediyorum. Hep birlikte çalışacağız, hep birlikte mücadele edeceğiz, hep birlikte kazanacağız. CHP'yi hızla büyütmeye devam edeceğiz. Üye sayımızı 1 milyon 200 binden 2 milyona yaklaştırdık. Artık bundan sonra milyon milyon katlayacağız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini iktidar yapana kadar, sizin yüzünüzü güldürene kadar, bu milletin yüzünü güldürene kadar durmayacağım, durmayacağız, durmayacağız. Biz güçlüyüz, biz haklıyız, biz kazanacağız. Artık moral üstünlüğü bizde, ahlaki üstünlük bizde, çoğunluk enerjisi bizde. Karşımızdaki bir avuç bundan sonra daha fazla kötülük yapmadan sandığı getirsin. Tayyip Erdoğan’a bir daha söylüyorum. Salon adamı Tayyip Erdoğan, sıcak salon seven Tayyip Erdoğan, var mısın er meydanına? Var mısın meydanlara? Getir sandığı yarışalım. Cesaretin varsa adayımızı yanımızda, sandığı önümüzde istiyoruz. Hodri meydan. Gençler o siz istifa dedikçe istifa etmez. Ama ona sandığı getirtmenin yolu 28 milyon imzayı ortaya koymaktır, hep birlikte bunu yapacağız. Hepinizi sevgiyle selamlıyorum, uzaktan gelenlere iyi yolculuklar diliyorum. Ankara‘yı seviyorum, partimizi seviyorum. CHP'nin bu imza kampanyasını sizlere emanet ediyorum. Sizleri de Allah’a emanet ediyorum. Sağ olun, var olun. Hep birlikte başaracağız.''