Reel sektörde yaşanan talep daralması, şirketleri finansal olarak zor durumda bıraktı. 2025 yılının ilk çeyreğinde konkordato başvurularında dikkat çeken bir artış kaydedildi. Özellikle üretimdeki daralma, finansmana erişimdeki zorluklar ve istihdam kayıpları, birçok şirketi iflasın eşiğine getirdi.

Bitcoin tepetaklak oldu: Büyük düşüş sonrası yatırımcılar şokta Bitcoin tepetaklak oldu: Büyük düşüş sonrası yatırımcılar şokta

Konkordatotakip.com’un Basın İlan Kurumu’ndan derlediği verilere göre, yalnızca mart ayında konkordato geçici mühlet kararı verilen dosya sayısı 189 oldu. Böylece 2025’in ilk üç ayında konkordato başvurusu kabul edilen dosya sayısı 583’e ulaştı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 172 oranında artış gösterdi.

Önel: 2025 yılı KOBİ’ler için zorlu geçecek

İflas kararı verilen dosya sayısında da önemli bir yükseliş yaşandı. 2024 yılının ilk çeyreğinde 23 olan iflas dosyası sayısı, 2025’in aynı döneminde 43’e çıktı. Ayrıca konkordatoda kesin mühlet kararı verilen dosya sayısı da 107’den 390’a yükseldi. 

İstanbul Tüccarlar Kulübü Derneği Başkanı İlker Önel, konkordato artışının reel sektör üzerindeki baskının bir göstergesi olduğunu vurguladı. Enflasyonla mücadelede uygulanan politikaların özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ) üzerinde ciddi etkiler yarattığını belirten Önel, “2025 yılı KOBİ’ler açısından oldukça zorlu geçebilir. Konkordatolarda yeni artışlar yaşanabilir.” dedi.

KOBİ’lere düşük faizli kredi önerisi geldi

Önel, KOBİ’lerin içinde bulunduğu darboğazı aşabilmeleri için 250-300 bin TL aralığında düşük faizli kredi imkanının sağlanmasının kritik önemde olduğunu ifade etti. Bu tür bir finansal destek, şirketlerin ayakta kalabilmesi açısından hayati önem taşıyor.

2025 yılında şirketlerin operasyonel maliyetlerinin önemli ölçüde arttığına dikkat çeken Önel, satışların ise 2023 yılına kıyasla yüzde 30 oranında gerilediğini söyledi. İşyeri kiralarının yüzde 100’ün üzerinde zamlandığını ve enerji maliyetlerinin de artmaya devam ettiğini belirten Önel, “Birçok şirket ya küçülüyor ya da tamamen kapanıyor.” diye konuştu.

Türk lirasında yaşanan değer kaybının da nihai ürün fiyatlarını doğrudan etkilediğini belirten İlker Önel, 2025 yılı içinde nihai ürünlerde ortalama yüzde 10’luk bir fiyat artışının yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.

Kaynak: EKONOMİM