İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İZSU’nun Menemen’de gerçekleştirdiği ve maliyeti 620 milyon TL’yi bulan altyapı yatırımlarının açılış töreninde konuştu. Tugay, AKP’li siyasetçilerin körfez, altyapı yatırımları ve trafik konusundaki eleştirilerine yanıt verdi.
Tugay, AKP ve MHP’den gelen ‘trafik’ eleştirilerine, “Sabah okuduğum röportajda il başkanı birazcık düşünsün. Biz o yolu nereye yapacağız? İkinci çevreyolunun sözünü veren hükümet. Bu sene buna kaç para ayırdınız? Yıllardır kısacık metro hattı yapacağım dediniz. Bin lira ayırdınız, komik duruma düşürdünüz. İzBB kendi imkanlarıyla İzmir'e metro yaptı. İzBB'nin yaptığı altyapı yatırımlarına en fazla arıtma tesisi yaptık. Siz 2. çevreyoluna 1 kuruş ayırmadınız. Sen kimi eleştiriyorsun? Haksızlıklara hayır diyeceksiniz. İzmirliler gerçeği bilecek. Ödediğiniz her kuruştan İzmir'e düşen hakkı istiyoruz. Siz nasıl vergi topluyorsanız, yatırımı da yapacaksınız. 2. çevre yolunu yapacaksınız, mecbursunuz. Biz sizin yapmanız gereken Körfez temizliği yapıyoruz. Siz neredesiniz? Hiçbir yerdesiniz. Bunlardan dolayı size hakkımızı helal etmiyoruz” diye yanıt verdi.
“İş İzmir’i karalamaya geldiğinde ağızlarını kapatmıyorlar”
AKP’nin Körfez ve altyapı eleştirilerine yanıt veren Başkan Cemil Tugay, "İzmir gerçekten her türlü zorluğa ve baskıya, engellemeye rağmen kendi evlatlarıyla kendi yetiştirdiği siyasetçisiyle, bürokratıyla beraber bu sorunların üstesinden gelmeyi biliyor. Bize zaman zaman Körfez kirli, altyapı yeterli değil diye laflar ediyorlar. Bize bu eleştiriyi getirenler Türkiye'nin dört bir köşesindeki felaketlerden bahsetmiyorlar. Konu İzmir olunca ağızlarını büyüterek eleştiriyorlar ama Marmara'daki müsilajı açıklamıyorlar. Marmara'da yaşam öldü, bir felaket yaşanıyor. Körfez sorunları olduğunda, bizlere, 'arıtmada hata bulduk size ceza kesiyoruz' dediklerinde. Karadeniz'in kışında bazı yerler var tek bir metreküpü bile arıtmadan boca ediyorlar. Onlara ceza kesiyorlar mı? Gediz Nehri, Körfezi kirletecek yere gelene kadar geçtiği yollar boyunca atıkları topluyor ve Körfez'e boca ediyor. Buna engel olacak mısınız diye sorduğumuzda derin bir sessizlik. Limana gelen gemilerin Körfez'i kirlettiğini söylüyoruz. Denetleme yetkisi belediyede değil. Tershane Körfezi kirletiyor. Bize yetki verin denetleyelim diyoruz, yetki vermiyorlar ve denetlemiyorlar. Ancak iş İzmir'i karalamaya geldiğinde ağızlarını kapatmıyorlar" ifadelerini kullandı.
“Millet adalet dediğinde, ‘aval aval’ bakıyorsunuz”
Merkezi hükümetin İzmir’e topladığı vergilerin yüzde 3,89’unu yatırım olarak gönderdiğini söyleyen Tugay, İzmir’in haksızlığa uğradığını belirterek, “Mecliste faaliyet raporunu görüştük. Orada arkadaşlarımın bana ilettiği veriyi paylaştım. İzmir'den toplanan verdinin yüzde 3,89'u İzmir'e yatırım olarak geri dönüyor. Toplanan vergi ise Türkiye'de 75'ini sırada. İzmir, Türkiye'nin üçüncü büyükşehri. En fazla ticaret yapan şehirlerden birinden bahsediyoruz. Böyle bir şehrin hakkını veriyorsunuz. Ancak başka şehirlere yardırıyorsunuz. Millet adalet dediğinde aval aval bakıyorsunuz. Siz İzmir'i yerel seçimlerde kazanmadığınız için bunu yapıyorsunuz. İzmir'e asla diz çöktüremediniz, bundan sonra da çöktüremezsiniz. Biz İzmir'in hakkını istiyoruz. Her bir kuruşun hesabını yaparak, İzmir'in ihtiyaçları için yatırım yapıyoruz" dedi.
“Sadece İzmir’i değil Türkiye’yi de seviyoruz”
Tugay açıklamasının devamında, “Bir şehri sevmek lazım. İzmir'i sevmenin ne olduğunu anlamayan insanlar, bu güzel ilçeden bunun sesini duyarak bir şeyin farkına varsınlar. Biz sadece İzmir'i değil, Türkiye'yi seviyoruz. Biz neyin emanetini aldığımızı gayet iyi biliyoruz. Yarın Cumhuriyetimizin en güzel bayramlarından birini kutlayacağız. 2 anlam yüklemiş Ulu Önderimiz, bir tanesi 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramıdır demiş. Bu bayramı da çocuklara armağan etmiş. Ulusal egemenliğin ne olduğunu, demokrasinin nimetlerinden yararlanabildiğimizi her zaman hatırlamamız lazım. Kadınlarımızın oy vermesi, seçime girip siyasette sorumluluk alabilmesidir. Zannediyor musunuz Atatürk olmasaydı bu olurdu. Vatandaşlarımızın her biri bu hakka sahiptir. Bunun adı demokrasidir. Ancak biz diyoruz ki demokrasi sadece 5 yılda bir oy atmaktan ibaret değil. Yönetime halkın katılımı lazım. Protesto hakkını da savunacaksınız. Biz bu hakkı sadece başkalarını protesto ederken istemiyoruz" diye konuştu.
“Her kuruş açıklanacak”
Belediye yönetimi açısından yeni bir dönemin başladığına dikkat çeken Tugay, "Ben belediyede her konuda şeffaf yönetim istiyorum. Belediyenin nereye ne harcadığını kuruş kuruş açıklayacağım. Böyle bir dönem başlatıyorum. Bizim bir derdimiz var. Bu ülkede kamu kaynaklarından insanların adaletsiz yararlanıyor olması. En uzaktaki dağ köyünde yaşan yurttaşla şehrin göbeğinde yaşana insanların farklı hissetmemesi lazım. Bizim derdimiz bu. Devletimizle aramızdaki bağı koparan şey de tam olarak bu. Atatürk'ün emaneti olan CHP örgütünü bu ülkede adaletin sağlanması için daha fazla siyaseti yetiştirmeye ve daha fazla sahada olmaya davet ediyorum. Bu mirası siz taşırsınız. Bu mirası devrimciyim diyen insanlar taşıyabilir ve sahip çıkabilir. O yüzden görev sizlerde. Yaptığımız her şey önce İzmir'in daha sonra Türkiye'nin gururu olacak. Bizler halkın uğradığı adaletsizliğe karşı mücadelenin parçası olan insanlarız. Belli çıkar çevrelerinin oyuncağı değiliz. O yüzden geçen 1 yılda bu şehirde aldığımız mesafeyi daha iyi fark etmelisiniz. Nereye nasıl dokunduğumuzu ve bu şehrin her köşesinde nasıl çalıştığımızı, şov değil adalet peşinde olduğumuzu görmeniz lazım. CHP'liler, yerel yöneticiler, hep beraber bu şehirde başarılı işler yapmaya ve destan yazmaya devam edeceğiz. Ben size güveniyorum, sizlerin de bana güveneceğinize inanıyorum" şeklinde konuştu.