CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında konuştu. Demokrat Parti'den istifa eden bağımsız milletvekilleri Cemal Enginyurt ile Salih Uzun, bugün CHP'ye katıldı. Böylece CHP'nin milletvekili sayısı 133'e çıktı. Enginyurt ve Uzun'a rozetlerini takan Özel şunları söyledi:
"Bugün Meclis'te İzmir'de İstanbul'da ve Türkiye'de güçlenerek başlıyoruz. Her ikisi de kamuoyunun çok iyi tanıdığı, biri İzmir'de biri İstanbul'da seçimlerde CHP listelerinden aday olan seçilen örgütümüzle uyum içinde çalışan ve bir süredir bağımsız milletvekilleri olarak görevlerini sürdüren sevgili Cemal Enginyurt'u ve sevgili Salih Uzun'u baba evine, CHP'ye, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün evine katılmak üzere kürsüye davet ediyorum. Ve kendilerini baba evine davet ederken bundan sonra Cemal Enginyurt ile birlikte çalışacak olan İstanbul il örgütümüzü temsilen değerli İl Başkanımız Özgür Başkanımızı kürsüye davet ediyoruz. Özgür Başkan'a ev sahipliğinin yanında Esenyurt sürecinde, Beşiktaş sürecinde ve geçen hafta Çağlayan önündeki örgütümüzle birlikte gösterdiği büyük direnç için grubumuz, partimiz adına bir kez daha yürekten teşekkür ediyorum.
Salih Uzun milletvekilimiz, değerli başkanımız, genel başkanımız partide bağımsız milletvekili olarak görevine devam etmeye karar verdiği gün kendisini benden önce arayan ve kendisine dayanışma duygularını ifade eden İzmir İl Başkanımız Sayın Şenol Aslanoğlu'nu buraya davet ediyorum. Sayın Şenol Aslanoğlu'nun şahsında da yerel seçimlerde aday gösterdiğimiz 31 belediye başkanımızdan 29'unun seçilmesine katkı sağlayan, İzmir'de ve tüm Türkiye'de bu süreçlerde gücümüzü göstermek istediğimiz her yerde ayağa kalkan ve ilk koşan İzmir örgütümüze de yürekten teşekkür ediyoruz. Hem Sayın Enginyurt'a hem Sayın Salih Uzun'a bundan sonra gerek Meclis'te gerek 81 ilimizde 973 ilçemizde bizimle birlikte verecekleri demokrasi ve yeniden kurtuluş mücadelesinde başarılar diliyorum. Aramıza hoş geldiniz."
Konuşmasına İzmir Marşı'nı söyleyerek başlayan Cemal Enginyurt ise şöyle devam etti:
"Bugün burada Salih Uzun kardeşimle birlikte bize gönlünü açan başta Genel Başkanımız Özgür Özel'e ve siz CHP'lilere çok teşekkür ediyorum. Salih kardeşim de söyledi. Biz CHP'li değildik. Sayın Başkan da benden çok çekti geçmişte. Şimdi de hatta bazı jeliboncu deliler bunu Twitter'da yazmaya başlamışlar. Sen Özgür Özel'e şöyle söylüyordun eskiden diye. 'Ne yaptın helalleştin mi?' Ben Özgür Özel'e bir kere daha teşekkür ediyorum. O zaten benden davasını geri çekerek benimle helalleşmişti sağ olsun. Biz helalleştik. Ama helalleşemeyenlere soruyorum. Siz Soma'dakilerle, Ankara tren garındakilerle, İliç'le, Amasra'yla, en son Bolu'da 78 canla helalleştiniz mi? Siz daha geçen haftalarda intihar eden mülakatta elenen Mert evladımızın ailesiyle helalleştiniz mi? Biz Salih kardeşimin dediği gibi CHP'ye asla CHP'yi kendimize benzetmeye gelmedik. CHP'ye de benzemeye gelmedik. Biz sarı saçlı mavi gözlü dev adam Mustafa Kemal Atatürk'ün partisine geldik. Ve en önemlisi biz demokrasinin, dayanışmanın gücün, iradenin ve kurtuluşun son kalesi CHP'ye geldik.
Salih Uzun da şunları söyledi:
"Bizzat kendim söyleyeyim; ben merkez sağdan geldim. Merkez sağ siyaset geleneğinden geliyorum. 35 yıla yakın siyasi hayatımın tamamı orada geçti. İnanarak yürüdüm o yolda. Allah biliyor ya çok da uğraştım. Peki şimdi bilin ki dostlar ben buraya bir siyasi partiden başka bir siyasi partiye geçmeye gelmedim. Ben buraya geçmişime sünger çekerek gelmedim. Ben buraya tümüyle değişerek gelmedim. Sizi değiştirmek için de gelmedim. Peki niye geldim? Çünkü bugün yapılacak tek şey birleşme. Çünkü bugün yapılacak tek şey dayanışma. Çünkü bugün yapılacak tek şey birlikte direnme. Mademki birisi bizi bölmeye bütünüyle muhalefeti bölmeye parçalamaya, parçalayarak etkisizleştirmeye çalışıyor ona inat bütünleşerek güçlenmeye geldim. Bugün bir zorunluluk var. Nedir o zorunluluk? Cumhuriyet fikrini bir ulu çınar gibi düşünün. CHP ve benim geldiğim merkez sağ siyaset geleneği o ulu çınarın içi ana dalıdır. Şimdi o dalların birbiriyle rekabet içerisinde olamayız. Şimdi o dalların birbiriyle yarışması içerisinde olamayız. Çünkü Cumhuriyet çınarının bırakın dallarını gövdesine hatta kökünü kurutmaya çalışanlar var. Bir zalim oduncu eline almış baltayı Cumhuriyet çınarının gövdesine gövdesine vuruyor. Hınçla vuruyor. İntikam hissiyle buruyor. İşte zorunluluk burada. Zorunluluk Cumhuriyeti ve demokrasiyi koruma zorunluluğu.
CHP'ye bugün tarihi bir görev düşüyor. Onur için ben dedim ki ben buraya bir siyasi partiden başka bir siyasi partiye katılmaya gelmedim. Ben bugün buraya tarihi sorumluluğunu yerine getirmeye çalışan CHP'ye tarihi sorumluluğunu yerine getiren bir demokrat olarak geldim. Sadece Cumhuriyet ve hukuk mücadelesi bir de ekmek mücadelesi var. Ben bugün buraya 'Müslümanım' diye diye Müslümana gavur eziyeti çektirenlerden bu ülkeyi kurtarmak için mücadeleye geldim. Bu gidişatı terse çevirmeye devranı döndürmeye geldim. Emin olun bu devran dönecek. İşimiz çok, yükümüz ağır. Allah yardımcımız olsun."