CHP Genel Merkez Göç Politikaları Danışma Kurulu Üyesi Şener Akdemir, İzTV’de Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel programının konuğu oldu. İktidarın muhalefete yönelik baskılarını değerlendiren Akdemir, “Dünyada tüm totaliter rejimler muhalefetten korkmuştur. Şu anda onu yaşıyoruz. Kimse Erdoğan’ın düşmanı değil, kimse AKP’nin düşmanı değil ama böyle bir korku içerisindeler” dedi.
Küskünlük olmaz
Erken seçim ve aday belirleme yöntemine dair konuşan Akdemir, “1 milyon 600 bin üyeye sorulacak. Ön seçim diyorlar ama bu bir eğilim yoklamasıdır. Çok ciddi bir çalışma yapılıyor. Adayımızı erken açıklarsak iktidarı seçime zorlayabiliriz düşüncesi var. Bence bu doğru bir yaklaşım. Cumhurbaşkanı adayını üyelerin belirlemesi hususu tüzüğümüzde var. Ancak bu yöntem yeterli görülmezse yanına anket vs. gibi birkaç destekleyici yöntem de konulabilir. Ben herkesin bu konuyu sükûnetle karşılayacağını düşünüyorum. Ancak adaylığın bir küskünlük yaratacağını düşünmüyorum. Çünkü İstanbul’da verilen İmamoğlu-Yavaş görüntüsü onun bir göstergesiydi” diye konuştu.
İzmir antipatisi var
Erdoğan’ın “İzmir tarihin en perişan dönemini yaşıyor” sözlerine sert çıkan Akdemir, “Erdoğan’ın İzmir’e ayrı bir antipatisi var. İzmir asla alamayacağını biliyor. İzmir’in en bakımsız dönemini yaşadığını söylüyor ama Türkiye’nin ekonomik, hukuki, toplumsal alanda bu kadar kötü olduğu bir dönem oldu mu, onu sormak lazım! İzmirliler CHP’den mutlu. En azından kafaları rahat. Erdoğan’ın Türkiye’ye yaşattığı büyük çöküntüyü ise belki Kurtuluş Savaşı’nda görmüşüzdür” şeklinde konuştu.
Dönüş için bir takvim olmalı
Göç Kurulu’nun çalışmalarından da bahseden Akdemir, geçici koruma statüsü biten Suriyelilerin yasal olarak Türkiye’de kalmamaları gerektiğini belirterek, “Gidiş hızı şu anda düşük. Suriye’nin tekrar düzenlenmesi 20-30 yılı bulur. Zaten hepsini toplayalım otobüslere bindirip gönderelim diye bir şey söylemiyoruz. Ancak bir takvim açıklanmalı ve belirli bir süre içerisinde bu dönüşler olmalı. Gitmemeleri durumunda zorlayıcı tedbirler uygulanmalıdır. Şu anda burada bulunmaları yasal değil. Biz sosyal demokrasi çerçevesinde ve milli çıkarlar doğrultusunda gitmelerini istiyoruz” dedia