Dünya ve Türkiye 2024 yılına yoğun bir ekonomi ve siyaset gündemi ile girdi.
Dünya resesyondan bunalmışken Türkiye de enflasyonla mücadelede atılacak adımlar ön plana çıkıyor.
Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Eski Ekonomi Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, Avrupa Birliği'nin bu durgunluktan çıkmanın yollarını aradığını dile getirdi.
Türkiye’nin 2024 yılı büyümesini yüzde 3’e göre planladığını belirten Çelebi’ye göre, ihracatının hemen hemen yarısını Avrupa Birliği ülkelerine yapan Türkiye açısından da AB’nin durgunluktan çıkıp resesyonu atlatmış olması faydalı olduğunu belirtti.
Önemine vurgu yaptı
Yabancı sermayenin gelmesi için ise devlet ilkelerinin uygulanması gerektiğini söyleyen Eski Ekonomi Bakanı Prof. Dr. Işın Çelebi, bu ortamda üretim ve verimliliğin artırılmasının her zamankinden daha önemli olduğunu vurguladı.
Çelebi, “Türkiye ihracatındaki büyüme önceki yıla göre yüzde 1’in altında oldu. Dünyada Emtia fiyatları yüzde 25 düşmesine rağmen yine de 255 milyar dolar düzeyinde bir ihracat gerçekleşti. Bunun anlamı emtia fiyatları yüzde 25 düşerken, değer olarak miktar olarak demek ki ihracatta bir artış var. İhracatın ithalatı karşılamama oranı yüzde 70’e çıktı. Bunun yüzde 80’e çıkarmak lazım. Fakat bazı sektörlerde demir çelik gibi 15 milyon tonluk bir sıvı çelik üretiminde bir düşme oldu” dedi.
Türkiye bunun dışında kalmamalı
Parasal daralmayla 1-2 yıl ekonominin belli bir dengeye oturabileceğini ifade eden Çelebi, ancak asıl meselenin, üretimi ve verimliliği artırmak olduğunu belirtti. “Türkiye, teknoloji transferi yapmalı. Çünkü görüyoruz ki Çin, Güney Kore, Hindistan, Japonya, müthiş bir teknoloji üreterek üretim verimini sağladı. ABD ve Avrupa Birliği dışında yeni bir gelişme potansiyeli oluşturdular. Türkiye bunun dışında kalmamalı” diyerek önerilerini dile getirdi.
Sıkı para politikası uygulamasına gireceğiz
Çelebi, zor bir yıl olacağını belirttiği 2024 yılını ilk 6 ay ve ikinci altı ay olarak farklı değerlendirerek, “2024 yılının ilk altı ayı daha genişleyici politikaların uyguladığı bir seçim atmosferinde geçecek. Mayıs, Nisan, Mayıs gibi enflasyonun yüzde 70’lere çıkacağı hesap ediliyor. İkinci alt ayında ise daha daraltıcı politikalar söz konusu. Enflasyonun da bu ortalamanın yüzde 36 - yüzde 40’a kadar ineceği öngörülüyor. Fakat hayat pahalılığı probleminin çözümü henüz gerçekleşmedi. Çünkü 2023’te gördüğüm kadarıyla eğitimde yüzde 82, sağlıkta yüzde 79.56 ve gıda da yüzde 70’in üzerinde fiyat artışları var. Hayat pahalılığına yol açan bu fiyat artışlarını aşağıya çekecek uygulamaları da devreye alınması gerekiyor” dedi.
Vergide reform çağrısı
Çelebi’nin bunun için önerdiği yöntem, özellikle mazotta ve benzinde vergi oranlarını düşürmek. Dolaylı vergilerin toplam vergi gelirleri içinde oranının yüzde 68 olduğuna işaret ederek, son 16 yılın ortalama dolaylı vergi oranının ise yüzde 66 olduğunu söyledi.
Çelebi sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bence Türkiye'de enflasyonun temel nedeni devletin açıkları ve bütçe. Vergi tahsilatıyla ve dolaylı vergilerle kapatılacağı varsayılıyor. Bütçe açığı 600 milyar TL civarında sabit tutuluyor. Ama kişisel kanaatim eğer biz hayat pahalılığı düşüreceksek, bu gıda fiyatlarını enflasyon oranının altına indireceksek, mutlaka dolaylı vergilerde bir reform yapılması lazım."