İzmir’de göçmen operasyonu: 74 kişi Sahil Güvenlik ekiplerince kurtarıldı İzmir’de göçmen operasyonu: 74 kişi Sahil Güvenlik ekiplerince kurtarıldı

Yeni Kuşak Köy Enstitüler Derneği Genel Başkanı Gökhan Bal, İzTV’de Nil Kahramanoğlu ile Gündem Özel’in konuğu oldu. Köy Enstitülerinin önemine değinen Bal, “Cumhuriyetin yeni insanını yaratmak için uygulanan bir model bu” dedi. Dernek olarak Köy Enstitüsü gerçeğini Türkiye’nin gündemine taşımaya çalıştıklarını söyleyen Bal, “Köy Enstitüleri konusunda toplumda bir bilinç oluşturmaya çalışan bir derneğiz. Toplumdaki bu kültürel değeri büyük mirası doğru bir şekilde toplumumuza anlatmak için çabalıyoruz. Somut bir adım atmak bizim için önemli. Köy Enstitüleri günümüzde nasıl olmalı diye çalışıyoruz. Bu konuda yerel yönetimlerle iş birliği içerisindeyiz. Eskişehir, Balıkesir ve İzmir büyükşehir belediyelerinin girişimleri oldu. Ancak henüz çalışmalara başlayamadık çünkü yerel yönetimler üstünde ciddi bir baskı var. Bu problemleri hep birlikte aşmaya çalışacağız” diye konuştu.

Köy Enstitülerine getirilen eleştirilerin doğru olmadığını belirten Bal, “Köy Enstitülerinin onurlu bir süreç yaşadığını, oradan mezun olan insanların onurlu, nitelikli insanlar olduğunu, Cumhuriyet değerlerinin toplumun geniş kesimine aktarılmasında büyük öneminin olduğunu söyledik. Günümüzde şöyle bir eleştiri yapılmaya başlandı. Özellikle Büyükşehir Yasası çıktıktan sonra köylerin büyük bir kısmı mahalle statüsüne kavuştuktan sonra, ‘köy kalmadı ki Köy Enstitülerini neden bu kadar gündeme taşıyorsunuz, tekrar uygulamak mümkün değil’ diye eleştiriler geldi. Bu eleştirileri doğru bulmuyorum. 1940’larda toplumun yüzde 80’inin köylerde bulunması nedeniyle bir eğitim modelinin uygulanmasına çalışıldı. ‘Köy mü kaldı?’ eleştirisi çok üstenci ve sığ bir eleştiri. Bu model, üretici iş eğitimi modeli uygulamasıdır. Günümüzde ezbere dayalı bir eğitim modeli var. Köy Enstitüsü diye bakıldığında aslında bir eğitim modelinin uygulaması olarak bakılması lazım. Oraya gelen öğrencilerin faal olduğu, yapılacak işlerin tamamında kendilerinde sorumluluk sahibi olduğu, o iş bittiğinde eleştiri ve özeleştiri mekanizmasını çalıştırdığı bir süreç bu. Böyle bir uygulamayı, köy kalmadı ne gerek var diye eleştirmemek lazım. Adına Kent Enstitüleri diyebilirsiniz, başka bir şey diyebilirsiniz. Toplumumuzda uygulamalı bir eğitim modeli gerekli mi gereksiz mi bunu tartışmamız lazım. Çocuklarımız eğitim alırken tamamen üretimin dışında, ezbere işlenen süreci mi bir eğitim modeli olarak kabul edeceğiz yoksa çocuklarımız gerçek bir işi yaparken birtakım bilgileri uygulayarak öğrendikleri bir modeli mi tercih edeceğiz. Köy Enstitülerine gerek var mı, yok mu bu pencereden bakmamız gerekiyor. O zaman köy çocukları için, yoksul ve yoksun halkın çocukları için, Cumhuriyetin yeni insanını yaratmak için uygulanan bir model bu” ifadelerini kullandı.

Köy okullarını boşaltılması ve taşımalı eğitime dair de açıklamalarda bulunan Bal, “Olaya bir eğitim gözüyle, olumlu bir şey yapma gözüyle bakılması lazım. Ne yazık ki herkes kendi penceresinden bakarak bir şeyler söylüyor. Dernek olarak köy okullarının açılması ve köy öğretmeninin gönderilmesinden yanayız. Taşımalı eğitime özü itibariyle karşıyız. Somut gerçekler var. Köyler boşalıyor. Çözümleri topyekûn değil de her yerin kendi özeline göre çözmek lazım. Hakkari’deki bir köyün kendine özgür koşullarıyla, İzmir’deki bir köyün kendi özgü koşullarını aynı mantıkla çözemeyebiliriz” dedi.

Muhabir: NİL KAHRAMANOĞLU