Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Cem Atik, varis hastalığının yaygın nedenleri arasında yaş, genetik faktörler, hamilelik, uzun süre ayakta kalma, obezite ve hormon tedavileri bulunduğunu belirtti. Dr. Atik, bacaklardaki damarlar üzerindeki kan basıncının artmasının damarlarda genişlemeye yol açarak kıvrımlı ve morumsu varislerin oluşmasına neden olduğunu ifade etti. Kadınlarda daha sık görülen bu durum, yaş ilerledikçe daha fazla ortaya çıkıyor.
Dr. Atik, varislerin ilk aşamada kozmetik sorunlara yol açarken zamanla ağrıya sebep olduğunu, venöz yetmezlik gelişirse bacaklarda şişlik oluşabileceğini söyledi. Varisli damarlarda pıhtı oluşma riskinin de arttığını belirten Dr. Atik, bu durumun ağrı, şişlik ve kızarıklık gibi belirtilere neden olduğunu kaydetti. Varis teşhisinde doppler ultrason kullanıldığını belirten Dr. Atik, hastaların en çok bacaklarda şişlik, ağrı, kramp, ağırlık hissi, uyuşukluk, kaşıntı ve ayak bileğinde şişme gibi şikayetlerle başvurduğunu aktardı.
Ameliyatsız tedavi yöntemleri
Dr. Atik, ameliyatsız kapalı teknikle uygulanan tedavi yöntemlerinin yaygın olarak tercih edildiğini ifade etti. Ultrason eşliğinde iğne yardımıyla yapılan işlem yaklaşık 15-20 dakika sürüyor ve hasta aynı gün taburcu ediliyor. Estetik amaçlı köpük-skleroterapi uygulamaları da poliklinik şartlarında yapılabiliyor ve günlük yaşamı etkilemeden başarılı sonuçlar veriyor. Varis tedavisinde kullanılan ilaçlar, köpük haline getirilerek ince iğnelerle varisli bölgeye uygulanıyor.
Dr. Atik, tedavi sonrası istenmeyen görüntülerin kaybolması için 3 ila 6 aylık bir sürecin gerekli olduğunu vurguladı ve varis tedavisi için şu yöntemleri sıraladı:
- Medikal tedavi
- Cerrahi tedavi: Mikro cerrahi ve açık cerrahi
- Skleroterapi, Köpük varis tedavisi
- Ameliyatsız kapalı tekniklerle tedavi: Radyofrekans, lazer ve yapıştırıcı ile tedavi
- Yardımcı tedaviler: Basınçlı varis çorapları, bacaklara soğuk su uygulama, ayakları yüksekte tutma