İBB ve TBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün bulunduğu Vatan Caddesi'nde açıklama yapan KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, mevcut politikaların demokratik haklara yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek, yaşanan süreci “darbe” olarak nitelendirdi. Yaptığı açıklamada, yıllardır verilen emek mücadelesinin demokrasi ve barış mücadelesinden ayrı düşünülemeyeceğini vurguladı. Açıklamada, "Demokrasi ve barışın olmadığı şartlarda emeğin hakkını alma şansı da gelişmiyor. Bugün en temel hakkımız olan seçme ve seçilme hakkımıza yönelik bir darbe süreci yaşanıyor" ifadesini kullandı.
Seçme ve seçilme hakkını tamamen ortadan kaldıran politikalarla karşı karşıyayı
İstanbul’un işçilerin ve emekçilerin yaşadığı bir kent olduğunu hatırlatan Koçak, ekonomik sıkıntılar içinde yaşayan halkın değişim umudunun engellenmeye çalışıldığına dikkat çekti.
"Seçme ve seçilme hakkını tamamen ortadan kaldıran politikalarla karşı karşıyayız. Dolayısıyla bu saldırının sadece Ekrem İmamoğlu’na veya CHP’ye yönelik olduğunu düşünmüyoruz. Bu, tüm halka yönelik bir saldırıdır" dedi.
Emeği ile geçinen tüm kesimlerin insanca yaşayacakları bir düzen istiyoruz
Koçak, iktidarın yanında olanların bile gelecekte farklı bir düşünceyi savunma hakkını kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu belirterek, "Bugün iktidarın yanında olsanız dahi yarın başka bir şey söyleme hakkınızı savunmak zorundasınız" ifadelerini kullandı.
Türkiye’de yaşayan halkın demokrasi ve ifade özgürlüğünden yararlanmak istediğini vurgulayan Koçak, "Bu tepkiyi verebilecekleri demokrasi zemini ortadan kalktığında, artık bu ülke Cumhuriyet ile yönetilen bir ülke olmaktan çıkmış olur. Ne askeri darbelerin yanında olduk ne sivil darbelerin yanında olduk. Her zaman tavrımız halkın yanında olmaktı, orada olmaya da devam ediyoruz. Bugün buradayız ve burada olmaya devam edeceğiz. Esas olan şu; emeği ile geçinen tüm kesimlerin insanca yaşayacakları bir düzen istiyoruz. Bu düzeni kurmak demokrasiden geçiyor, otokrasiden değil" dedi.
Koçak, demokratik hakların korunması için mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.
