Uzun bir tatil sonucunda güncel hayatımızda bizi bekleyen yoğun tempo ve bitirilmesi gereken işler 'Tatil Dönüşü Sendromu' yaşamamıza sebep olabilir. Ve bu sendrom kişide motivasyon eksikliği, odaklanma problemi, enerji düşüklüğü, iştah kaybı, uyku problemleri, kolay sinirlenme, tahammülsüzlük, zihinsel ve fiziksel yorgunluk gibi belirtiler ortaya çıkartabilmektedir.
Tatil dönüşü sendromu ile ilgili bilgilendirmelerde bulunan Uzman Klinik Psikoloğu Beste Çokaygil, "Hepimiz koca bir yıl boyunca yaz tatili yapmanın hayalini kurarız. O gün geldiğinde ise güzel bir yaz tatili dönüşü iş yaşamına adapte olabilmek çoğu kişi için güç olabilmektedir. Uzun bir tatil sonrasında bizi karşılayan yoğun tempo ve bitirilmesi gereken işler tatil dönüşü sendromu yaşamamıza sebep olabilir. Bu sendrom kişide motivasyon eksikliği, odaklanma problemi, enerji düşüklüğü, iştah kaybı, uyku problemleri, kolay sinirlenme, tahammülsüzlük, zihinsel ve fiziksel yorgunluk gibi belirtiler ortaya çıkartabiliyor. Çalışma arkadaşlarıyla problem yaşayan, işini sevmeyen ya da özel hayatında problemler yaşayan kişiler için tatil bir kaçış planı olsa da geri döndüklerinde rutin hayata uyum sağlamaları diğer kişilere göre daha güç ve uzun süreli olabiliyor. Bu durumda bu kişilerin daha depresif olmasına yol açabiliyor. Tatil dönüşü sendromu geçici olup kısa bir süre sonra kendiliğinden düzelebilir. Fakat, bu belirtiler uzun süre devam edip kişinin günlük hayatını etkiliyorsa mutlaka bir uzmandan yardım almalarında fayda var" dedi.
Bu süreçte sosyalleşmek önemli
Çokaygil, tatil dönüşü sendromu yaşamamak için dikkat edilmesi gerekenlere değindi.
Çokaygil, "İş gününden 1-2 gün önce tatilinizi bitirin. Günlük rutinlerinize hızlı bir şekilde dönmek yerine kendinize zaman tanıyarak yavaşça uyum sağlamaya çalışın. 1-2 günlük süre uyku düzeninizi ve beslenme alışkanlıklarınızı eski haline döndürmek için harika bir fırsat olacaktır. Tatil bitti şeklinde düşünerek kendinizi eve kapatmayın. Ev dışında vakit geçirmeye, sosyalleşmeye özen gösterin. Sevdiğiniz arkadaşlarınızla buluşun, size keyif veren aktivitelere zaman ayırın. Spor yapmak, gün içerisinde hafif yürüyüşlere çıkmak serotonin seviyenizin yükselerek stres hormonlarınızın düşmesini sağlayacaktır. Açık havada fiziksel aktiviteler yapmaya özen gösterin. Tatilden döndüğünüz ilk hafta sonu için kendinize mini gezintiler planlayarak yakınınızdaki gezilecek yerleri ziyaret edebilirsiniz. Tatil dönüşü evdeki aynı eşyaları ve düzeni görmek moralinizi bozabilir. Eve alacağınız birkaç küçük eşya ya da evdeki eşyaların yerini değiştirmek yeni yaşam alanınızı oluşturarak sizi keyiflendirebilir. Tatil dönüşü sonraki tatiliniz için planlar yapmaya başlayın. Bu plan sizi motive ederek günlük hayata daha kolay adapte olmanızı sağlayacaktır" ifadelerinde bulundu.