30 Ekim 2020… Saat: 14:51… İzmir’in tarihinde yaşadığı en acı günün ve saatin zamanları. 16 saniye süren depremden geriye büyük acı ve gözyaşı kaldı İzmir’e. 117 canımızı yitirdik. Binin üstünde yaralı verdik. İzmir’i sallayan o deprem, tüm Türkiye’yi kenetledi. Aynı gün ülkenin her yerinden arama-kurtarma ekipleri geldi. İhtiyaç olan ne varsa o gece depremin yıkım üssü Bayraklı’ya taşındı. Yakını olan da olmayan da Bayraklı’ya koştu. Günlerce süren enkaz kurtarma çalışmalarında her çıkan can için mutluluk gözyaşları döktük. Acı içindeyken sevinmenin ne olduğunu bir şehir olarak hep birlikte yaşadık. Türkiye, televizyon başında canlı yayınlarla izlediği kurtarma çalışmalarından hep güzel haber bekledi. Aynı gün içinde gelen haberlerle bazen sevindik bazen ağladık. Dayanışmanın, birlik olmanın ne olduğunu İzmir depreminde bir kez daha gördük ve yaşadık. Felaketin üstünden uzun bir zaman geçti. Bina enkazları kaldırıldı. Fakat, yüreklerdeki enkazlar mağdur olanlar için hala duruyor. Yakınlarına kaybedenler, depremi yaşayanlar zor günler geçirdi, geçirmeye devam ediyor. Devlet tüm kurumlarıyla gerekeni o gün yaptı. Bugün de eksik de olsa yapmaya devam ediyor. Ama ortada bir gerçek var. Depremin yarattığı mağdur kentlilerimiz var. Evi yıkılan, yeni yuva için mücadele eden yurttaşlarımız var. Hepsinden önemli o ailelerin eğitim gören çocukları var. Evet, hayat devam ediyor. Ama depremzedeler için hayat daha zor devam ediyor…
EĞİTİM EN ÖNEMLİ KONU
İZSİAD (İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği) olarak sosyal projelerimize bir yenisini geçen günlerde hayata geçirdik. İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanımız Hasan Küçükkurt önderliğinde Bayraklı Belediyesi ile eğitim bursu için iş birliğine gittik. Geçmişte eğitim için birçok proje ve desteklerimiz oldu. Fakat bu projemiz daha anlamlı bir projeydi bizim için. İzmir depremini yaşamış 40 depremzede öğrenci kardeşimize eğitim bursu vermeye karar verdik. Bununla ilgili imzayı da İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ile attı. Dernek olarak depremin yarattığı yara da küçük bir merhem olmaya çalıştık.
Son cümle: Dayanışma ile atlatılmayacak hiçbir felaket yoktur. Dayanışma bu şehrin yaptığı en iyi işlerden biridir…
