“Bu savaş, 2011 baharında Esad'ı devirmek için Başkan Obama'nın verdiği bir emirle başladı. Bu programın bir adı da vardı; Operation Timber Sycamore (Çınar Kerestesi Operasyonu) ABD, bu bölgedeki diğer ülkelerle birlikte isyancıları eğitti.

Şu anda iktidarı ele geçirenler de dahil olmak üzere rejimi devirmek üzere özellikle cihatçıları eğitti. Bu bir kaos yarattı. 14 yıl süren savaşta Suriye'de 600 bin kişi hayatını kaybetti. Bu savaşın sonucu, CIA'in 2011'de istediği şeydi. ABD'nin silahlandırdığı cihatçı bir grubun iktidara gelmesi...”

Bu sözlerin sahibi Profesör Jeffrey Sachs, söylediği yer de 4. Antalya Diplomasi Forumu. Sözün özü: ABD talimat verdi, Suriye’de rejim değişti. Beşar Esad gitti, Colani’den dönüştürülen Ahmed el Şara geldi.

Profesör Jeffrey Sachs bu değerlendirmeyi Ahmet el Şara’nın katıldığı forumda yaptı.
Jeffrey Sachs, dünyaca tanınan bir bilim adamı. Özgeçmişindeki bilgiler çok fazla. Bugün için Columbia Üniversitesi'nde profesör ve Earth Institute (Dünya Enstitüsü) Başkanı olduğunu söyleyelim. Ayrıca Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Çözümler Ağı Başkanlık görevinde.

Sachs ülkemizde de tanınıyor, kendisi de ülkemizi yakından tanıyor. İstanbul Sanayi Odası’nın 2021’de düzenlediği 15. Sanayi Kongresi’nde “Sürdürülebilirlik, İklim Krizi, Yeni Ekonomik Düzen” başlıklı bir konuşma yaptı.

Prof. Dr. Jeffrey Sachs 2022 yılında yine Türkiye’deydi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Sürdürülebilir Kalkınma Ekseninde Döngüsel Ekonomi ve Sıfır Atık Mavi" programında konuştu. Programın destekçisi Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı idi. Sachs, Türkiye'nin sıfır atık-mavi ekonomi konusunda üstlendiği olağanüstü rolüne vurgu yaptı. Hemen şunu anımsatayım; Birleşmiş Milletler sıfır atık projesinde, BM Genel Sekreterinin desteği ile, Emine Erdoğan proje başkanlığına getirildi. Bu çabalara Profesör Sachs’ın katkısını gözden kaçırmamış olalım.

Amerikalı Profesör Sachs’ın Antalya Diplomasi Forumundaki sunumunun geniş bir özetini 14 Nisan Tarihli Birgün gazetesinde bulabilirsiniz. 2011’de Arap Baharı projesi ve aynı zamanda BOP- Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Orta Doğu ile Orta ve Kuzey Afrika ülkelerinden 22 tanesinin parçalanması ve yönetim değişikliğinin sağlanması hedeflerine doğru adımlar atıldı. Tunus ile başlayıp Kaddafi’nin yok edilerek Libya’nın kontrolünün değiştirilmesi ile devam eden süreçte en büyük sıkıntı Suriye idi. Prof. Dr. Jeffrey Sachs’ın konuşmasında dile getirdiği ilişkilerle iş uzun sürdü ama Suriye, Filistin (Gazze), Lübnan topraklarına İsrail “yerleşti”. Bu aşamada bölgede ikili-üçlü ilişkiler sürerken, Suriye’de Alevi katliamı, Gazze’de evsiz Filistinlilerin üzerine bomba atılması sürecek.

Trump, Gazze benim turistik bölgem diyerek, bazı ülkelerin İsrail’e baskı yapmasını da engelledi.

Trump, Türkler ve Kürtler 200 yıldır savaşıyor diyerek hayali bir düşmanlık yarattı. Savaşları önleyeceğini söyleyen “emlakçı başkan” savaşlardan nemalanmanın peşinde. Gümrük tarifeleri ile dünya ülkelerine ticaret savaşı mesajı verirken, ABD’nin silahlı gücünün arkasında olduğunu da hissettiriyor.
Bazı “geçmişi karanlık” örgütlerin CHP’nin mitinglerine karşı yürüyüş örgütlemesi, Milli Eğitimde binlerce öğretmenlerin yerinden edilmesi, gözaltına alınan gençlerin adi suçluların bulunduğu hücrelere gönderilmesi, bazı tutukluların başka illere nakledilmesi gibi konular ülkede dikkatleri başka yöne çekiyor. Oysa temel sorun çarşıda, pazarda oluşan fiyatlar. Sadece emekliler değil, çalışanlar, çiftçiler de sıkıntıda. 19 Mart 2025’te İmamoğlu’nun gözaltına alındığı günden bugüne dek rezervlerimizden 43 Milyar dolar erittik.

Nisan sonu ve mayıs ayında ortalık biraz daha sakinleşir mi, göreceğiz.