Hepimiz toplumsal ahlaksızlıktan yakınmaktayız. Böyle olmasının nedeni ne olabilir? Neden ülkemizin çok büyük çoğunluğu ahlaksızlıktan yakınmaktadır?
Ahlak, toplumu ayakta tutan ortak değerler ve yazılı olmayan kurallardır. Belirleyen etmenler de toplumsal kültür, tarihsel süreç, dinsel ve ekonomik unsurlardır. Ancak ahlak ile etik karıştırılmamalıdır. Ahlak her toplumda değişik şekillerde vardır. İşte bu farklılıkları inceleyen ve yorumlayan felsefi disiplin dalı etiktir. Ahlak bireysel değil toplumsal bir olgudur, gerçektir. Elbette sınıfsal çıkarlarla yakın ilişkilidir. Toplumun ekonomik yapısı ve üretici güçlerle üretim araçlarının ilişkileri de ahlakı belirleyen önemli unsurlardır.
Ahlak bireyin vicdanıyla belirleyip, uymaya çalışacağı bir norm değildir. Toplumsal koşulların süreçte oluşturduğu bilinçtir. Bu nedenledir her sınıfın ahlak anlayışının farklı oluşu.
Sermayeci toplumda ahlak sermaye sınıfının çıkarlarına hizmet eder. Kolektif yani toplumun çıkarların savunulması ise ancak sosyalist toplumda olasıdır. Bu aynı zamanda toplumda bireylerin eşitliği de demektir.
Toplumumuzda bugün yakındığımız ahlaksal çöküşün birçok nedeni vardır. Toplumsal değişimler, liderlik ve örnek oluşturan kişilerin etkileri, eğitimin niteliği, ekonomik ve toplumsal eşitsizlikle ayırımcılıklar. Yazılı ve görsel basının etkisi ile küresel etkileri de bu etkenlere katmamız gerekir.
Şimdi bu açılardan bakınca toplumumuzdaki ahlaksal çöküşün veya değişimin nasıl gerçekleştiğini anlayabiliriz. Kurulmaya çalışılan yeni bir devlet yapısı; oluşturulmak istenen devlet kadrolarındaki liderler; yeni sermayenin egemenliği; bunların kültürünü oluşturmaya çalışan eğitim politikaları; algı operasyonlarının araçları yazılı ve görsel haber kanalları; ekonomik yıkım ile toplumsal eşitsizlik…
Toplamında aşındırılan, yok edilen toplumsal değerler ve yerleştirilen yeni ahlak anlayışı. Bu “ahlaksızlık” yakınmasından kurtulmanın yolu anayasada yazılmış olan lâik, demokratik, sosyal, hukuk devletinin savunulmasından geçer. Sessiz sedasız oturup da birileri kurtarsın diye beklenirse yepyeni ve çağdışı ahlak anlayışıyla yönetilmeye devam edilir. Davranın o zaman!