İzmir'de vincin devrilmesi sonucu 6 işçi hayatını kaybetti. Olay 30 Aralık'ta akşam saatlerinde Bornova ilçesi Kamil Tunca Caddesi'nde meydana geldi.

32 katlı bir rezidans inşaatında kurulu vinç, 19. kat seviyesinde kırılarak işçilerin kaldığı konteynerin üzerine düştü.

2 vinç operatörü ile enkaz altında kalan 2 işçi hayatını kaybetti.

Vincin parçaları altında ezilen konteynerde olduğu değerlendirilen 2 işçinin cansız bedenineyse gecenin ilerleyen saatlerinde ulaşıldı.

Vincin Kamil Tunca Caddesi'ne devrilmemesi, facianın daha da büyümesini önledi.

Yaşanan feci kazanın ardından açıklama yapan İş Sağlığı ve Güvenliği Meclisi (İSİG), "30 Aralık Cuma Günü Bornova Viven Tower inşaatında MMO ve İMO’nun açıklamalarına göre kaza, kule vinç yükseltme sürecinde , yapılan bir dizi hatalı işlem sonucunda, gerekli önlemler alınmadığı için, vincin arka ağırlığı, şantiyede işçilerin yatakhane olarak kullandığı konteynerin üzerine düştüğü tespit edilmektedir." ifadelerine yer verdi.

Kazada hayatını kaybedenlere taziyelerini ileten İSİG'in açıklamasının tamamı şöyle:

"Öncelikle bu olayda hayatını kaybeden Yıldırım Sarı, Fesih Çiftçi, Baykal Gürbüz, Eraslan Akkaya, Ali Şükrü Duru ve Ümit Kara işçi kardeşlerimizin yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz, yaralı işçi arkadaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.

2022 Yılında İzmir için ezilme, patlama, yüksekten düşme, zehirlenme yani çok basit işçi sağlığı ve işçi güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeniyle yaşanan ölümler desek kısaca özetlemiş oluruz. Ayrıca ülkemizde iş cinayetlerinin yaklaşık üçte biri inşaat işkolunda meydana gelmektedir.

Son yıllarda artan Gökdelen inşaatlarında işçi ölümlerine neden olan olaylar, yüksekten düşme, ezilme yani en basit işçi sağlığı ve işçi güvenliği tedbirleri ile engel olunabilen ölümler olduğunu görüyoruz. 30 Aralık Cuma Günü Bornova Viven Tower inşaatında MMO ve İMO’nun açıklamalarına göre kaza, kule vinç yükseltme sürecinde , yapılan bir dizi hatalı işlem sonucunda, gerekli önlemler alınmadığı için, vincin arka ağırlığı, şantiyede işçilerin yatakhane olarak kullandığı konteynerin üzerine düştüğü tespit edilmektedir. Üstelik işçilerin Kule vincin altında yaşam alanı olmaması gerektiği konusunda uyarmış olmasına rağmen işverenin gerekli tedbirleri almaktan imtina ettiği anlaşılmaktadır.  

 Planlanmamış vinç kurma ve sökme çalışmaları, bakım ve onarımları gerçekleştirilmemiş vinçlerin kullanımı, hali hazırda kullanılan vinçlerin periyodik bakımının yapılmaması v.b. giderilebilecek eksikliklerin işveren tarafından ısrarla göz ardı edilmesi, kendi çalışanları olan İSİG uzmanlarının uyarılarını dikkate alınmaması kamusal denetimin önemini bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Yaşanan olaydan asıl işverenin sorumlu olduğunu biliyoruz.

Özellikle inşaat işkolunda taşeronlaştırma, kamusal denetimin önemini bir kat daha artırmakta iken maalesef mevcut AKP iktidarı döneminde Çalışma Bakanlığı denetimleri yok denecek düzeye düşmüştür. İşçilerin çalışırken sağlığını tehlikeye atacak durumlarda başvuracakları, başvursalar dahi ciddiye alan ne işveren ne de kamusal bir mekanizma maalesef yoktur. Taşeronlaştırma, örgütsüzlük sendikasızlık kamusal denetimin de olmadığı koşullarda işçiyi patron karşısında yalnızlaştırmaktadır.

Sermaye daha fazla kar ve düşük maliyet için işçi sağlığı ve işçi güvenliği önlemlerini almamayı, devlet ise denetlememeyi tercih ediyor. İSİG Meclisi olarak sermayenin ve devletin yaşanan iş cinayetlerinin tek sorumlusu olduğunu, işçi kardeşlerimizi kendi çalışma koşullarını iyileştirebilecekleri, denetleyebilecekleri, hesap sorabilecekleri örgütlü sendikal mücadelede birleşmeye çağırıyoruz."