Kadınların erkeklerden farklı olarak işgücü piyasasındaki rolleri ev içi rollerden kaynaklı olarak biraz daha ‘eğretidir’ ne yazık ki. Bu açıdan kadınların ekonomik krizden nasıl etkileneceğini ayrıca incelemek önemlidir. Çünkü kadın doğalmışçasına sunulan görevleri olarak evdeki işlerin, ev ve hane halkı bakımının sürdürülmesini önünde bulur. Böylesi tıkanmışlık döneminde kadınlar, işsizlik veya hane gelirlerinin düşmesi nedeniyle ev ve hane halkı bakımını başkasına devredemez duruma gelirlerse doğal olarak ev içi işlere, karşılığı ödenmeyen işlere çekilmek durumunda kalacaktır.
Kriz döneminde çok yaygın bir söylem olan kadınların daha fazla işten çıkarılmasıdır. Ama bu her sektörde böyle değil. Çünkü bazen iş gücü piyasasındaki örgütlülüğün gücünü aynı zamanda işgücü maliyetlerini düşürmek için kadınların çalışmasını daha fazla tercih edebilirler. Bu, dolayısıyla daha güvencesiz bir çalışmayı beraberinde getiriyor.
Kadının istihdamda yaklaşık kalma süresi 17-18 yılken, erkeklerin kalma süresi yaklaşık 38-40 yıl. Kadınların önemli bir kısmı sürekli olarak istihdamda kalamadığı için emeklilik hakkı elde edemiyor anlamına geliyor bu veri. Bu dönemde kadınlar bakım yükleri nedeniyle esnek çalışmaya daha kolay çekildi; part time iş, çağrı üzerine gerçekleşen işler, ev eksenli çalışma, fason çalışma, evden çalışma, telefonla çalışma gibi işlerde kadınlar çok daha aktif bir biçimde çalıştı,çalışmaya devam ediyor.. Sigorta ve benzeri ödenekleri de erkekler üzerinden olduğu için sigortasız çalışmayı, asgari ücretin altında çalışmaya kabul etmek durumunda kalan kadınlar güvencesiz bir geleceğe mahkum edilmeye çalışıldı.
Tüm bunlarla birlikte kadınlar kendi yaptıkları işe bağlı olarak görevleri olmayan pek çok işi yapmak zorunda kaldı; temizlik, çay yapma, telefona bakma, misafir karşılama, işyerindeki erkeklerin psikolojilerinden kaynaklanan krizlerin yönetilmesi, gelen müşterinin sakinleştirilmesi gibi şeyler... Ayrıca kadınlar ve erkekler arasında zaten bir ücret eşitsizliği var,
Ekonomik kriz ile bunu bağlayacak olursak ekonomik krizde çok daha fazla emek gücü üzerinde sermayedar baskısını görüyoruz. Daha birkaç önce Enflasyonla topyekûn mücadele programını ballandıra ballandıra sunan hükümet ise yakın zamanda enflasyonun oranını açıklaması ise komedi şeklindeydi.
Vatandaş kargo gönderecek;
KDV, evrensel posta hizmet fonu, iletişim payı adı altında 3 tane vergi ödüyor. Enflasyon 9.26
Akaryakıtta yarı yarıya vergi ödüyoruz, sektör canlansın diye ucuz kredi için kamu bankalarının zararını öde, altta kalanın canı çıksın de ama enflasyon 9.26
Elektriğe zam TRT'ye müjde. Vatandaşa kara haber ama enflasyon 9.26
Vatandaşın ödediği vergi vatandaşa elektrik, su, yol olarak geri dönecekti. Simdi vatandaş zamlı, KDV’li dağıtım bedelli ödüyor. Asgari ücretlinin evinde enflasyon %70 ama Tuik'e göre 9.26
Vatandaşın borçsuz, zamsız günü geçmiyor. Fabrikalar tek tek kapanıyor üretim yok esnaf kan ağlıyor. Enflasyon 9.26
Çarşı pazar yangın yeri. Pazarcısı , vatandaşı perişan, işçi yaşamak için değil çalışmak için yaşar hale geldi ama sorsan enflasyon 9.26..
Hastaların tedavi için gittikleri hastanelerde tuvalet kağıdından, teşhis aşamasında ultrason için kullanılacak olan jel dahi hastadan talep edilirken, acil ameliyatlar dışında ki ameliyatlar yeterli teçhizat yok diyerek iptal edilirken, kullanılacak olan temizlik malzemeleri işçiden istenirken enflasyon 9.26...
Elektriğe %60, doğalgaza %52,akaryakıta %30, gıdaya %50 zam yapıldı ama enflasyon 9.26
Beyaz et %40,süt %50,iletisim,kira,egitim giderleri uçtu, Kırmızı eti söylemeye korkuyoruz ama Tuik'in açıkladığı enflasyon 9.26..
Demek ki neymiş iktisat ilim işidir, akraba damat işi değil. Ya da istatistik kurumu elektriği, gazı kaçak kullanıyor, Hesaplama yaparken de meclis lokantasını dikkate alıyor.
Asgari ücret pazarlığı yaklaştıkça ejderha olan enflasyon, her sene sonu yaklaştıkça oluyor sana sevgi pıtırcığı..
Tilkiye "slogan at" demişler. O da "Kahrolsun kümesler, yaşasın tavukların özgürlüğü" demiş. Açıklamalarınız güven veriyor sayın bakanım. Hepimiz ikna olduk. Anladık ki ağam eğlenir bizimle!
