Koronavirüs pandemisinde çember iyice daraldı. Vakalar, ölümler artık yakın çevremizden gelmeye başladı. Her yeni güne diken üstünde başlıyoruz. Tedbir almak tedirginliklerimize engel olmuyor. Eski hayatlarımızı özlesek de yeni hayatımızın artık ne olduğunun bilincine varmış durumdayız. Salgın, sadece sağlığımıza tehdit oluşturmuyor. Dünyanın toplumsal yapısını, halkların karakterlerini ve alışkanlarını mecburen değiştirdi. Korona, geleceğe dönük büyük tahribatlar oluşturmuş durumda. Özellikle ekonomi ve eğitimde…
Koronavirüse karşı tek çözüm şimdilik aşı görünüyor. Aşı olmanın dışında bir alternatif yok. Bilim insanları toplum genelinde bağışıklık sağlanması için nüfusun en az yüzde 60-70'inin aşılanması gerektiğini belirtiyor. Bunun yanında aşıların güvenliği tartışılıyor. Çin, Rus ve Alman aşıları arasında kıyaslama devam ediyor. Aşılar güvenli mi? Bu soru çok sorulmaya başlandı. Aşının aşı olması için geçmesi gereken evreler var. Klinik deneyler, çeşitli yaş ve etnik grupları içeren 10 binlerce kişi üzerinde yapılıyor. Sonuçlar aşıların sadece hafif yan etkilere sahip olduğunu gösteriyor. Uzmanlar yüzde 90-95 arasındaki etkinlik oranları bildiren Pfizer/BioNtech, Moderna ve Sinovac aşısının, daha önce çeşitli hastalıklar için geliştirilen aşılardan çok yüksek olduğunu belirtiyor. Bu durum aşılanan her 10 kişiden en az 9'unun koronaya yakalanmayacağı anlamına geliyor.
1990 ile 2017 yılları arasında tüm dünyada aşıyla önlenebilir hastalıklar nedeniyle yaklaşık 1,5 milyon kişi hayatını kaybetti. Bu hastalıklar arasında tüberküloz, kızamık, hepatit B, tetanoz, sarı humma ve difteri yer alıyor. Bu anlamda aşı olmanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.
EĞİTİM VE EKONOMİ İÇİN AŞI ŞART!
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, koronavirüs sebebiyle yaklaşık 1 milyar öğrencinin okula devam edemediğini belirterek, "Modern tarihte eğitime vurulan en büyük darbe" olduğunu söyledi. Koronovirüs tüm dünya insanlarının hayatından dolu dolu bir yıl çaldı. Pandeminin eğitiminde yarattığı bu büyük tahribat sonraki yıllarda daha iyi anlaşılacaktır. Çocuklarımızın eğitime ve okullara tekrar kavuşması için toplum olarak aşı olmanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Eğitimin yanında pandemi, ekonomide de büyük maliyet yarattı. Başta turizm, yeme-içme, havayolu ve seyahat sektörlerinde olmak üzere büyük ekonomik kayıplar yaşandı ve dünya genelinde milyonlarca kişi işini kaybetti.
Aşı olmazsak ne olur? Dünya tarihinden birkaç not… 1346-1352'de Avrupa nüfusunun dörtte biri veba salgını nedeniyle öldü. 1618 yılında 20 milyon olan Meksika nüfusu çiçek hastalığı nedeni ile 1 milyon 600 bine düştü. Hawai’de tifo yüzünden 1779'da nüfus 500 binden 84 bine düştü. 1918 ile 1920 arasında yaşanan küresel İspanyol gribi salgını ise iki yıl içinde o sırada 2 milyardan az olan dünya nüfusunun üçte birini hasta etti ve 20 ile 50 milyon kişinin ölümüne yol açtı. Koronavirüs nedeniyle dünyada 80 milyon kişi enfekte oldu. Şu ana kadar 1 milyon 760 binden fazla kişi hayatını kaybetti.
Son cümle: “Ben sıram gelince hiç düşünmeden gidip aşımı olacağım… Siz de olun!”