Geçtiğimiz 28 Mayıs’ta Beşiktaş Stadı’nda şahsen canlı dinlemeyi de çok sevdiğim Mor ve Ötesi konseri gerçekleşti. Birçok açıdan Türkiye’de ilk olması sebebiyle bahsetmek istedim. Belki bize de örnek olur.
Aynı Göztepe ve Altay’ın yeni statları gibi Beşiktaş Stadı da konserler, organizasyonlar ve etkinlikler için uygun vaziyette. Özellikle Altay’ın Alsancak Stadı biçilmiş kaftan. İzmir’in göbeğinde çim alanı ve tribünleriyle 20 bin kişilik bir konsere çok rahat ev sahipliği yapabilir. Bu yolla kulüplerimize de iyi bir gelir sağlanabilir.
Bunu söylüyorum çünkü futboldan bir gelir elde edemedikleri gibi üstüne de zarar ediyorlar. Ligimiz o kadar kalitesiz ki yayın payından bu sene en fazla alan kulüp 14 milyon € ile Fenerbahçe. İngiltere’de Premier Lig’e en son yükselen Nottingham Forest ise 220 milyon € alacak. Böyle bir rekabetin neresinde durabiliriz derseniz, konser tarafında durmak daha mantıklı.
Eee nasıl düzeltiriz bu durumu?
Devletin her kurumunda düzelmesi gerektiği gibi öncelikle liyakatli TFF ve MHK üyeleri şart.
Kulüp başkanlarının sadece prestij ve isim duyurmak için o koltukta oturmaması şart.
Transfer politikası için sürdürülebilirlik çalışmalarının yapılması şart.
Altyapı ve öz kaynak geliştirilerek pazara sunulmalı.
Her şeyden önce ligimiz için liyakat öncelikli durumda. Örneğin yayıncı kuruluşla yılan hikâyesine dönen anlaşmayı biliyorsunuz. 500’den 150 milyon $ civarına kadar düşürdüler. Bu arada düşürdüler dediğime bakmayın. Anlaşma imzalandıktan sonra, yürürlükteyken biz bunu ödemiyoruz dediler. Bize şu daha uygun oldu dediler. Bizimkiler de Katarlı görünce dayanamıyor bildiğiniz gibi ne isterlerse veriyor. Ancak aynı Katarlı güruh, geçtiğimiz hafta Mbappe’ye 300 milyon € imza parası ve yıllık garanti 55 milyon € veriyor. Bizim kocaman ligimiz adamların 1 futbolcusu yapmıyor anlayacağınız.
Bu şartlar altında bizim rekabet edebilmemiz mümkün değil. Kulüplerimize yüklenen Avrupa Fatihi vs. gibi yakıştırmalar tamamen laftan ibaret.
İlla bir yakıştırma yapacaksak, “Avrupa fakiri” demek daha doğru olur. Hem takımlarımıza hem insanlarımıza…