Türk Edebiyatı'nın büyük ustası Aziz Nesin, vedasını İzmir'de yapan aydınlardan. İzmir'in sıcak bir Temmuz gecesinde hayata veda etti. Kalbi, İzmir'de durdu ama fikirleri, düşünceleri kitaplarıyla tüm dünyada büyüdü. Bugün birçok ülkede ismi ve kitapları bilenen nadir yazarlar arasındadır Aziz Nesin. Çeşme'de vedasını yaptığı gün, kitaplarını imzaladı ve son konuşmasını yaptı. Daha yaşama dair söyleyecekleri bitmeden. Hangimiz onun kitaplarıyla gülmedik. Yazdıklarıyla direnmedik. Söyledikleriyle umut bulmadık. Askeri cunta yönetimlerine kafa tutmasına ve zekasına hangimiz hayran kalmadık.
Aziz Nesin, fakir bir ailenin çocuğu olarak İstanbul'da doğdu. Kız kardeşini bakımsızlıktan dolayı kaybetti. Hayatı çocuk yaşta öğrendi. Kuran-ı Kerimi ezberlemişti Aziz Nesin. O çocuk hafızdı. Karşı çıkışları, çelişkilere dik duruşları birçok şeyi çok bilmesindendi. Annesinin isteği üzerine askeri okula gitti. Subay oldu. Oğlu Ateş Nesin'e göre, bulunduğu bölgede fakir halka, askerin ekmeğini dağıttığı için ordudan atıldı. Hayatı boyunca başına gelmedik işler kalmadı. Ama Nesin, direnmekten hiçbir zaman vazgeçmedi. Eserleriyle birlikte bizlere bıraktığı en büyük miras da bu bana göre. En zor dönemlerin korkusuz, cesur devrimcisi oldu Aziz Nesin...
NESİN VAKFI BÜYÜK İŞ YAPIYOR!
Aziz Nesin Vakfı, günümüzde eğitim adına büyük işler yapıyor. Kimsesiz çocukları yatılı olarak okutuyor, hayata hazırlıyor. Vakıf, 1973 yılında Aziz Nesin'in eşi Meral Çelen'in önerisiyle İstanbul'da kuruluyor. Kurulduğu tarihten itibaren çağdaş ve aydınlık eğitimle binlerce genç yürek yetiştiriyor. Aziz Nesin'in yeri belli olmayan mezarı da bu vakıf bahçesinde. Vasiyet ettiği gibi üstünde çocuklar oyun oynuyor. Aziz Nesin'in kitap gelirleri bu vakıfta eğitim gören çocukların geleceği için harcanıyor. Bu yazıyı okuyan herkese önerim bir Aziz Nesin kitabı alıp bir çocuğa hediye etmesi. Bir kitapla iki önemli iş yapıyorsunuz. Kendinize bir Aziz Nesin kitabı istiyorsanız önerim: Zübük... Büyük usta bugünleri görerek yazmış.
NEDEN NESİN SOYADINI ALDI?
Aziz Nesin'in soyad seçimi bile onun dünyaya bakışını ve zekasını ortaya koyuyor. İşte kendi ağzından soyadı seçiminin hikayesi...
“1934 yılında Soyadı Kanunu çıktı. Herkes kendisine soyadını kendisi seçtiği için, insanların bütün gizli, aşağılık duyguları ortaya çıktı. Dünyanın en cimrileri eliaçık, en korkakları yürekli, dünyanın en tembelleri çalışkan gibi soyadları aldı. Bana ortada böbürlenebileceğim bir soyadı kalmadığından, kendime Nesin soyadını aldım. Herkes ‘Nesin’ diye çağırdıkça ne olduğumu düşünüp kendime geleyim istedim"...
Son cümle: Aziz Nesin, Türkiye'nin değeridir. O değer; toplumda ve siyasette yaşadığımız ahlaki yozlaşma nedeniyle daha da iyi anlaşılmaktadır...
