Seçim startı hızlı başladı.
Gerek iktidarın, gerekse muhalefetin vekil adayları yakında sahaya inecek.
Bazıları da medya üzerinden kendini gösterecek, tanıtacak.
İzmir merkezli ulusal bir gazetenin geçtiğimiz Cuma günkü manşeti dikkatimi çekti.
Haberin konusu büyük deprem felaketi ve yapılacak yatırımlardı.
Felaketin mali boyutunu da, yapılacak yatırım miktarını da gerek Cumhurbaşkanı, gerekse ilgili bakanlar zaten her gün ekranlardan açıklıyor.
Peki, gazeteye manşet olan açıklamayı veren kim?
İbrahim Derici…
AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı…
Partideki görev alanı eğitim ve ar-ge…
Sayın Derici’nin gazetedeki açıklamalarını baştan sona kadar okudum.
Cumhurbaşkanı ve ilgili yatırımcı bakanların deprem bölgesine yapılacak yatırım ve inşaatlara yönelik açıklamalarıyla aynı…
Merak ettim, acaba sayın Derici deprem bölgesine İzmir’den gönderilen yardımları mı anlattı, yoksa kendisinin ve şirketinin ne kadar yardımda bulunduğunu mu açıkladı diye?
Yok!
Deprem için ulusal çapta düzenlenen kampanyaya ne kadar bağış yaptıklarını mı açıkladı acaba dedim.
Yok!
İzmirlilerin ve tüm belediyelerin günlerdir toplayıp bölgeye gönderdiği TIR’lar, gemiler, trenler, uçaklar dolusu yardımlarını mı anlattı dedim.
Yok!
Sayın Derici siz ne açıkladınız?
Ne mesaj vermek istediniz?
Türkiye Cumhuriyeti devleti elbette büyüktür ve bu tartışmaya dahi kapalıdır.
Bildiğim kadarıyla sizin inşaat şirketiniz var.
Deprem bölgesinde de milyonlarca inşaat yapılacak.
Daha da önemlisi siz geçmiş dönemlerde de AKP’den vekillik için aday adayı olmuştunuz.
Bu seçimde de aday olmak istediğiniz çok açık…
Reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığıyla gazete manşetlerinden depremin ekonomik maliyetini irdeleyen açıklamalarınız gerçekten reklam kokuyor.
Vekil adayı olmak elbette hakkınız ama depremi malzeme ederek, boy boy fotoğraflarla maliyet analizi yapmak sizin işiniz değil.
Bırakın bunları İl Başkanınız Kerem Ali Sürekli yapsın.
Bırakın AKP İzmir Milletvekilleri yapsın.
Bırakın bakanlar ve Cumhurbaşkanı yapsın…
Siz sorumlu olduğunuz alanlarla ilgili çıkıp beyanat verin.
Mesela partinizin eğitim politikalarını paylaşın, İzmir’deki okulların depreme dayanıklılık durumunu içeren raporları açıklayın.
Örneğin İzmir’deki kaç okul binası depreme dayanıklı değil, kaçı sağlam, yeni binalara, yeni okullara ihtiyaç var mı?
İzmir’deki okullarda uyuşturucu mücadele ile ilgili neler yapılıyor?
Okullarda uyuşturucu kullanım yaşı kaça düştü?
Kantinlerdeki fiyatlardan hiç haberiniz var mı?
Bunları anlatın.
İzmir’in merkezden uzak köylerindeki okullarda yaşanan sıkıntıları ele alın mesela.
Ar-ge’den sorumlusunuz ya, bir ekonomist olarak İzmir’e dair verileri araştırıp kamuoyu ile paylaşın.
İzmir’in vergide ne ödeyip ne aldığını açıklayın mesela…
Yani araştırmasını yapacağınız daha o kadar çok konu var ki…
Sahi hiç bunları yaptınız mı sayın Derici?
İnanın ben ne gördüm, ne de okudum.
Varsa da gönderin, memnuniyetle yayınlayalım.
Siz sorumluluk alanınızın dışında, maşallah “vatan millet Sakarya” edasıyla deprem profesörü ve Hazine Bakanı gibi yaparız ederiz cümleleriyle her şeyi çözmüşsünüz.
Sayın Derici…
İl Başkanınız Sürekli de yeniden vekil olmak istiyor.
Ankara’dan ışık görürse istifa edecek başkanlıktan.
Ne dersiniz, vekillik olmazsa il başkanlığı mı?
Valla bir taşla iki kuş…
Şansınız yüzde 50-50…
Siyasette dengeler çok çabukta değişiyor bilirsiniz.
Pirince giderken bulgurdan da olmayın da…