Geçen 9 ayda… Bir belediye bu kadar kötü mü yönetilir?
İzmir’in en büyük ilçelerinden... Şehrin kalbinde…
Lüks semtleri de var, varoşu da…
Her sokağı, her semti hizmet bekleyen ilçe…
KARABAĞLAR…
Bu ilçenin hem medyatik hem de fotojenik bir belediye başkanı var.
Emine Helil İnay Kınay…
Renkli renkli ceketler giyerek bayılıyor sosyal medyada fotoğraf paylaşmaya…
Ama hizmet, yatırım fotoğrafları değil… Günü kurtarmaya yönelik işler…
Çiçek-böcek işleri…
Zaten ortada proje yok, olanları da bütçe bahanesiyle ya durdurdu ya da iptal etti.
İşçiye yok, memura yok. Vatandaşa yok. Kime var?
Konserlere, etkinliklere, festivallere var…
Sanırsınız ki Karabağlar değil, Paris…
Her şey güllük gülistanlık, başkan da kültürel ve sanatsal etkinlikler yapıyor.
Sayın Kınay…
Ülkedeki açlıktan, sefaletten dert yanan, bununla ilgili her platformda nutuklar atan siz değil misiniz?
Siz daha kendi işçinizin parasını, haklarını ödemiyorsunuz.
Kasım ayı yemek çeklerini ödediniz mi? Hayır.
Yılbaşı alışveriş fişlerini de parça parça veriyorsunuz.
Bu şirket işçileri neden hep üvey evlat muamelesi görüyor.
Menderes Belediyesi de 6 aydır şirket işçilerine maaş ödemiyor.
Kardeşim sizin işçilerle derdiniz ne?
Çalışan işçinin maaşını, yemek çekini ve alışveriş fişini neden ödemiyorsunuz?
Konserlere bulduğunuz paralardan işçiye de niye bulmuyorsunuz?
İşçi para bekliyor siz Karabağlar’da yılbaşı panayırı adı altında etkinlikler konserler yapıyorsunuz.
Dokuz aydır yaptınız konserler yetmedi mi?
Karabağlar halkı hizmet, Karabağlar Belediyesi işçileri de para bekliyor sizden, konser değil Sayın Kınay!
Söylemleriniz ile eylemleriniz uyuşmuyor!
Bu yüzden büyük tepki topluyorsunuz Karabağlar’da! Meclis üyeleriniz bile tepkili, kızgın size…
Neden?
Yapılan çalışmalarda meclis üyelerinin sürece dâhil edilmemesi ve fikirlerinin sorulmaması, mevcut üyeler tarafından eleştirilirken; Başkan Kınay’ın ise eleştirilere aynı sertlikte yanıt vermesi, ipleri kopma noktasına getirdi Karabağlar’da.
Neden bu kadar kapalı kapılar ardında, dar bir ekiple çalışmayı tercih ediyorsunuz? Şeffaflık nerede?
Neden her şeyden tüm meclis üyelerinizin bilgisini olmasını istemiyorsunuz?
Ayrım yapmakla gruplaşmanın önünü açmıyor musunuz?
Kendi içinizde bizden olanlar ve olmayanlar diye mi ayırıyorsunuz? Pardon ama sizinkiler kim?
Bu gruplaşmanın arkasında neler ve kimler var? Sırtınızı kime yasladınız?
Umarım bir yanıtınız vardır! Susmanız bile bir cevap aslında.
Arif olan anlıyor!