Ekim ayının gelmesiyle havalarla birlikte ülkenin gündemi de yavaş yavaş değişiyor. Havalar serinliyor ama siyasi gündem tam tersine gittikçe ısınacak gibi.
Dolar 9 Türk lirasına dayandı.
Eylül ayı (indirilmiş) enflasyon rakamı yüzde 20'ye yükseldi.
İşsizlik aldı başını gidiyor.
Tarımda işler iyi gitmiyor.
Öğrenciler barınamıyor.
EYT'liler isyanda.
Memurlar verilen sözlerin tutulmasını istiyor.
Her gün ortalama 200 insanımızı pandemi yüzünden toprağa veriyoruz.
Son günlerde birer ikişer şehit haberleri gelmeye başladı.
Huzursuzluk, memnuniyetsizlik, gelecek kaygısı, mutsuzluk giderek artıyor.
Üstüne üstlük bir de Pandora Papers (pandora belgeleri) ortalığa saçıldı. Türkiye'den de tanıdığımız çok sayıda isim belgelerde yer alıyor.
Ha unutmadan bizim de Sayıştay Raporlarımız var. Bu raporlarda da kamu adına toplanan paraların nasıl çarçur edildiğinin izlerini bulmak mümkün.
***
Ekonomideki olumsuz gidişat daha önce de değindiğimiz gibi iktidarın kimyasını bozmuş durumda. Ne yapsalar gündem değişmiyor.
Eski Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın "Yeni Anayasa dindar bir anayasa olmalı. Değişmez maddeler anayasaya konmamalıdır. Milletin isteği halinde değiştirilebilir" çıkışını bu nafile çabalara örnek olarak gösterebiliriz.
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin 'bölücü kebapçı' söylemi de aynı şekilde.
Gündemi değiştirmek için bu çabalar yetersiz kalınca AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bizzat kendisi devreye giriyor.
Erdoğan bakın ne diyor, "Ülkenin yönetimine talip olduklarını söylemekten vazgeçmelerinin kendileri için daha iyi olacağını da hatırlatmak istiyoruz…"
Gerçekten, siyasi bilimler fakültelerinde ders olarak okutulacak derinlikte sözler!
Tabi ya muhalefet ülke yönetimine neden talip oluyor ki…
Aslında tam da burada İsmail Kahraman'a bir katkıda bulunmak istiyorum. Anayasanın ilk maddesi şu olmalı, "AKP sonsuza kadar iktidarda kalacaktır. Bu madde değişmez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez."
İkinci madde önerim, "Muhalefet partilerinin iktidar olmak için çalışması, iktidara talip olması kesinlikle yasaktır."
Şaka bir yana, artık muhalefetin akıllandığını, iktidarın gündem değiştirmek adına attığı oltalara takılıp kalmadığını görmek de sevindirici.
Hem Kemal Kılıçdaroğlu hem Meral Akşener etkin muhalefet yaparak gündem yaratma inisiyatifini iktidarın elinden aldı. Bu sürdürülebilirse ilk seçimde Cumhur İttifakı'nın büyük bir yenilgi alacağını söylemek için de kâhin olmaya gerek yok.
BİZ'den HABERLER
Geçtiğimiz hafta bu sütunlardan siz değerli okuyucularımıza seslenerek Türk basının önemli isimlerinden birinin daha İZGAZETE ailesine katılacağının müjdesini vermiştik.
Gazeteci yazar Gönül Soyoğul her Salı günü tiryakisi olacağınız köşe yazılarıyla yarından itibaren sizlerle buluşacak. Deneyimi, dik duruşu, gazetecilik etiği ve ustalığı ile genç kadromuza ve bizlere çok büyük katkılar sağlayacağına inandığımız meslek büyüğümüzle birlikte çalışacak olmanın mutluluğu içindeyiz.
Sevgili Gönül Soyoğul'a İZGAZETE ailesi olarak hoş geldin diyoruz.
Öncel Öziçer ve Gönül Soyoğul'un katılımıyla güçlenen İZGazete'nin sürprizleri bu kadarla kalmayacak. Önümüzdeki günlerde çok önemli iki isim daha ailemize katılacak. Bu isimlerden ilkini hafta içinde sizinle paylaşacağız.
***
Değerli okuyucularımız, Cumhuriyet Halk Partisi 15 Ekim tarihinde Marmaris'te "Anadolu Buluşması" adı altında bir yerel medya çalıştayı düzenliyor. Bu çalıştayda Genel Yayın Yönetmeniz Ümit Kartal ile birlikte gazetemizi temsil edeceğiz.
Çalıştay için hazırladığımız ilavemiz de aynı gün sizlerin elinde olacak. İlavemizde gazetecilik meslek örgütlerinin, Türk medyasının sorunları ve çözüm önerilerini anlattıkları, usta kalemlerin elinden çıkan çok sayıda makale yer alacak. İzmir yerel medyasından çok sayıda meslektaşımız da ekimize katkıda bulundu, yerel basının sorunlarını anlattı. Hepsinin kalemine sağlık. Kendilerine buradan çok teşekkür ediyoruz.
"Ya bir yol bulacağız ya bir yol açacağız" diyerek çıktığımız bu yolda mesleğimiz adına bizim de elbet yazacaklarımız var.
BİZ'i takip edin;
Bugüne dair sözünüz,
Gelecekte İZ'iniz olsun…
Sağlıklı kalın.
