Haftalar önce yazdığım gibi; “Cumhuriyeti ve Atatürk’ü Suudilere alkışlatabilecek misiniz?” diye sorarak başlamak istedim. Alkışlatamadınız. Alkışı bırak oturup pazarlık ettiniz.
Maçı 11’e ertelemek için teklifte bulundunuz. Neyse ki aynı masaya oturmasalar da aynı ideallere sahip iki büyük kulübümüzün duruşu kurtardı bu rezillikten bizi. Size göre sermayenin satın alamayacağı hiçbir şey yok, onu öğrendik ama sporu berbat eden Selman ve avarelerine okkalı bir tokat indirdi kulüplerimiz. Sermayeniz maneviyatımızı satın alamaz dediler. Bu dik duruş sayesinde gururlandık.
Siz ise ayılıp bayılıp hastaneye gittiniz. Aslında normal bir insan bu rezillikten sonra istifa eder, ülkeye gelmekten çekinirdi. Ancak sayın başkan, hiç merak etmeyin biliyoruz. Ne iradeniz var, ne kendi öz düşünceniz. Kulüplerimiz rezil olmaz da siz oldunuz be sayın başkan. Tarihin en beceriksiz TFF başkanı olarak tarihe geçtiniz. Tüm bunlara sebep olacağınıza, bize bağırdığınız gibi sahte sahte “Yeteeeeer” diye bağırsaydınız ya Suudilere de. Bize gelince hepinize bir şeyler oluyor. Adınızın başına Kanuni sonuna da Süleyman geliyor, devir açıp kapatıyorsunuz maşallah.
Söylediklerimin saygısızlık olduğunu da düşünebilirsiniz. Çok da fark etmiyor aslında. Benim için ülkemizin manevi değerleri ve milli değerleri söz konusu olduğunda, saygı, sevgi ve nezaket kuralları ortadan kalkar. Kimse kusura bakmasın da demem, çünkü hitap, muhataba biçilen kıymettir!
Sizi elimden gelen her mecrada eleştirmeye devam edeceğim. “Yeteeeer” diye de bağırmadan, hakaret etmeden. Ama kelimelerin o tokadı her zaman ensenizde olacak. Neden istifa etmediğinizi ya da korkudan istifa edemediğinizi hepimiz biliyoruz.
Dünyaya rezil olduk ve sabotaj diye ortalıkta bas bas bağıran siyasetçilere bakmayın siz. Bu tahakküm meselesi olduğunda gösterilmesi gereken duruşu gösterdi kulüpler. Aslında kulüpler de değil, olay sosyal medyaya sirayet ettiğinde koyduğunuz tepkiyle siz bu duruşu gösterdiniz. O saatten sonra yöneticilere de bir fırsat bırakmadınız zaten, helal olsun! Dünya’da sermaye güçleri sporda da yine ilk Atatürk ve Türk toplumuna çarptı. 100 yıl önce Kurtuluşumuzda olduğu gibi Atamız, yine düşmanlarını ezdi geçti.
Bu organizasyonun Arabistan’da yapılacağını duyduğum ilk andan bu yana karşı çıktım. Sebepleri belliydi. Hepimiz biliyorduk. Ronaldo’nun nikahsız olarak sevgilisiyle yaşayıp alkol yasağını özel olarak kaldıran pek Müslüman bu ülke, Atatürk’e izin vermeyecekti. Bunu da siyasi propaganda yapılıyor örtüsüyle örtüp, bahanelerine kılıf uyduracaklardı. Buna izin vermeyen kulüplerimiz fabrika ayarlarına geri dönme yolunda önemli bir adım attı. Çanakkale’de şehit olan Galatasaray, Kurtuluş Savaşı’nda cepheye silah taşıyan Fenerbahçe, aynı masaya oturmadılar ancak Atalarına birlikte sahip çıktılar. Bu olay önümüzdeki yıllarda bu kulüplerin başlarını ağrıtacaktır.
Malum zihniyet, ebedi dostumuz dediği körfez ülkeleri yani bol dolarlı patronlarını kızdırmak istemez. Bilir ki bunları kızdırırsa, yatırımı çekerler. Bizim için değil kendileri için. Biz zaten enflasyon, zamlar vb. altında eziliyoruz. Bu sebeple verecekleri tavizi çok merak ediyorum. Hangi kulübün bu sermayeye satılacağını da az çok tahmin etsem de şimdilik bir şey diyemiyorum.
İki büyük kulübümüze teşekkürlerimle..