Nasıl bir hata etti de dikti şu salçalık domatesi Çakır Mustafa. Ertesi gün hasadı olacak malın fiyatını beğenmezken kahvaltıya bile oturmadan telefona mesaj geldi; ‘domates fiyatları 50 kuruştan 30 kuruşa düştü’ diye. Tarım Kredi Kooperatifinden aldığı borcun ödeme vaktine de geçmişti ya mahsul para etmeyince nasıl ödenecekti borçlar. “Bu gidişle borcun işleyen faizi bile mahsulün parasını geçecek, bu dertten kurtulmak için başka bir çare gerek” diye içinden geçirip durdu Çakır Mustafa.

Domatesin tarlasını traktörle sürdü, mazotu bir dünya para,

Toprağını işleyip taban gübresini attı, bir dünya para,

Fidelerini aldı, bir dünya para,

İşçileri çağırıp toprağa diktirdi, bir dünya para,

Damlama hortumlarını aldı, bir dünya para,

Suyunu verdi Çakır Mustafa salçalık domateslerin, bir dünya para,

Hasadını yaptı işçilere gene bir dünya para…

***

Geldi, gitti.

Yattı, kalktı tarlasında Çakır Mustafa.

Domuz bekledi gecelerce namlunun ucunda,

Yediler emeğini aç domuzlar girmeden tarlaya…

***

Gübresi, ilacı arttı.

İşçisi mazotu arttı.

Borusu, naylonu arttı.

Fidesi, tohumu arttı.

Elektriği, suyu arttı.

Domatesler kaldı tarlada…

Otunu aldı,

Çapasını yaptı,

Borçlara daldı Çakır Mustafa,

Harcı borcuna yetmeyince domateslerin,

Sattı tarlayı, hayvanı, haşatı ne varsa.

***

Borçlar mı?

Bitmedi.

Irgatlık eder öder elbet,

Gözü dönmüş yeni nesil toprak ağalarına…