İz Gazete’ye ilk girdiğim gün o günkü ofisimizde oturacak bir sandalyem, bilgisayarımı koyacak bir masam bile yoktu. Güya gazetenin iki sahibinden biriydim ama daha önce hiç yapmadığım bu mesleğe alışabilmek için belki de 2 ay çay, kahve servisi yaptım. Yanlış anlaşılmasın, bundan hiçbir zaman gocunmadım. Aksine hep gurur duydum. Gazetemize düne kadar iş görüşmesine ya da staj başvurusuna gelene, kim gelirse gelsin, ilk anlattığım hep bu hikâye oldu. Çünkü İz Gazete’de herkes her işi yapar. Muhabirlik de yapar, editörlük de, temizlik de yapar, misafir de ağırlar, program da sunar, en elit yerlerde gazeteyi de temsil eder. Çünkü İz Gazete, bünyesindeki her bir bireye ilk önce aidiyet duygusunu işler.
O yüzdendir ki; bu ailenin parçası olmuş herhangi biri için buradan ayrılmak çok zordur. Ben de bu kararı alırken çok zorlandım. Sanırım İz Gazete ile ilgili bağımı en güzel İzmirli usta şair/yazar Attila İlhan’ın şu dizeleri açıklıyor:
“Çünkü ayrılık da sevdaya dâhil,
Çünkü ayrılanlar hala sevgili…”
***
Yaklaşık üç buçuk yıl önce çok büyük bir heyecanla içerisine girdiğim ve son olarak gururla yazı işleri müdürlüğü görevini üstlendiğim İz Gazete’deki aktif görevlerimi geçtiğimiz hafta Perşembe günü itibariyle bırakmış bulunuyorum. Artık bu ailenin başka alanlarda bir parçası olacağım.
Kimsenin aklına kötü şeyler gelmesin sakın. Bu asla bir veda değildir ve tamamıyla şahsi bir karardır. Keşke yeryüzündeki tüm ayrılıklar böyle olsa.
***
Bugüne kadar gazetemiz genel iktidara muhalif olan çizgisi yüzünden birçok baskı ile karşılaştı. Vergi denetimleri, gözaltılar, ifadeye çağrılmalar, haberlere erişim engelleme gibi daha neler neler… Her türlü zorluğa ve baskılara rağmen her zaman başarılı olan bu genç ekibin yine çok başarılı olacağına ve İz Gazete’nin İzmir’e, bugüne kadar olduğu gibi, yaraşır bir şekilde yayın hayatını sürdüreceğine inancım tamdır.
Şimdi bir de bugün, yani 31 Ağustos’ta yayına başlayacak ve İzmir’e özlediği yayıncılığı sağlayacak İz Televizyonu geliyor.
Ben de bu mecralarda, Sorumlu Yazı İşleri Müdürüm Yağız Barut izin verdiği sürece haftalık köşe yazılarım ile İz Gazete’de olmaya devam edeceğim, İz Televizyonu Genel Koordinatörüm Tugay Can da izin verdiği sürece dönem dönem İz Televizyonu ekranlarında olacağım.
***
Medyanın susturulmaya ve hatta tek tipleştirilmeye çalışıldığı bu dönemde İz Gazete ve İz Televizyonu, İzmir’in hak ettiği yayıncılığa dün olduğu gibi bundan sonra da devam edecektir.
Başta İz Gazete Kurucu Genel Yayın Yönetmeni kardeşim Ümit Kartal olmak üzere beni 3,5 yıl çeken eski/yeni ekip arkadaşlarımın tamamına teşekkürü bir borç bilirim. Yine bugüne kadar kırdığım, üzdüğüm kim varsa buradan onlardan da özrümüzü dileyelim.
Son bir söz de bizleri hiçbir zaman yalnız bırakmayan ve verdiği desteklerle kendimizi güvende hissetmemizi sağlayan siz değerli okurlarımıza; İz Gazete’yi takip edin İzmir’den haberiniz olsun.
Şimdilik hoşça kalın...
