1994 doğumlu. Babası öğretmen, annesi ev hanımı… 9 Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 2017’de mezun oldu.
19 yaşındayken Cumhuriyet Halk Partisi’nin Karşıyaka Gençlik Kolları Başkanıydı. Kendisi için büyük bir onurdu bu, çok heyecanlandı. Göreve gelir gelmez, 200 yeni genci partisine üye yaptı. 6 ay içerisinde gençlik evi kazandırdı. 4 yıl yani 2 dönem Karşıyaka Gençlik Kolları Başkanı oldu. 2017’nin son gününde İl Gençlik Kolları Başkanı seçildiğinde 23 yaşındaydı. Kıran kırana geçen kongreyi 17 oyla kazandı. Küslük olmadı. Rakibi sonrasında Konak Belediyesi Meclis üyesi oldu. Beraber siyaset yapmaya devam ediyorlar.
18 yaşındayken, Türkiye tarihinin en büyük toplumsal patlaması olan Gezi Direnişi başlamıştı. O günlerle ilgili, “Tüm Gezici gençler ne yaptıysa biz de onu yaptık” diyor. (gülümsüyor)
CHP, Gezi gençliğini kazanamadı. O ise Gezi’den hemen sonra CHP’ye aktif olarak dahil oldu.
Bu durumu sordum kendisine…
“CHP’de kişisel hırsların Gezi gençliğini kaçırdığını düşünüyorum. O gençler kendilerine partimizde yer bulamadı. Gezi’den bir yıl sonra yerel seçim süreci başladı. Gezi’den 2 ay sonra bizimkiler kim aday olacak kavgasına düştü. O kuşağı kazansaydık, 2019’daki başarı hikâyesi 2014’te bile gerçekleşmiş olabilirdi. AKP’den çok daha önce kurtulabilirdik” diye cevapladı sorumu.
“Peki, sen neden CHP’li oldun?” dedim.
“Dünyadaki tek değişimin gençlik değişimi olduğuna inanıyorum. Gezi’de öne çıkan özgürlük ve demokrasi kavramlarının en çok gençlikte, gençliğin de en çok CHP’de olduğuna inandım. Bu ülkede fabrika kuran, tarımı önemseyen parti CHP… Muhasır medeniyetler seviyesine böyle çıkılır. Ekonomideki adaletsizlikleri, demokrasi ve özgürlüklerle ilgili problemleri CHP çözebilir. Bu yüzden CHP’deyim” dedi ve ekledi: “Bunu da ilk defa bir röportajda söylüyorum. Bu ülkenin en önemli sorunlarından biri Kürt Sorunu… Bu sorunu da çözebilecek tek parti CHP… CHP’nin kökleri, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ne dayanıyor. Bu köklerin dalları Türkiye’nin 81 ilinde var. Ben bu ruha inanıyorum”
***
Evet… CHP İzmir Gençlik Kolları Başkanı Ozan Uyan’dan bahsediyorum. Ozan şahsında, o ya da bu hasletlerle CHP’de politika yapan gençlere dikkat çekmek istiyorum. Yani gerçekten genç olanlara… Yani isimleri ‘afiş asmak’la birlikte anılanlara… Gerçekten ter dökenlere… Sürekli, ‘daha zamanın var, acele etme’ denilerek, büyüklerin ‘kariyer’ hedeflerinin dolgu malzemesi yapılanlara…
Ozan da CHP içerisinde en çok gençlerin önünün kesilmesine karşı mücadele ettiğini söylüyor ve ekliyor: “Yaşım ilerleyince şimdiki büyük partililerime benzemekten korkuyorum. Ama onlardan biri olmayacağım”
Ozan Uyan, en çok Adalet Yürüyüşü’nden etkilendiğini, en fazla da ‘imza süreci’nde partisiyle ilgili karamsarlığa düştüğünü anlatıyor: “Partinin ikiye bölünmesinden korktum. CHP olmazsa Türkiye’deki garip gurebanın hakkını koruyabilecek bir tane odak kalmaz. Kemal Kılıçdaroğlu’nun sakin ve dik duruşuna inanıyordum. Bunu samimiyetle söylüyorum. O sakin duruş, partiyi ikiye bölünmekten kurtardı”
“Peki, CHP ne zaman iktidar olur?” diye soruyorum. Heyecanla anlatıyor:
“CHP’de gençler daha fazla yer bulursa, kişisel hırslar kursakta kalırsa iktidar oluruz. Ben ne olacağım kavgasının bitmesi lazım. Mesela bizim, ‘Bıçak kemikte’ ve ‘inanın çocuklar’ kampanyalarımız, sokakta olmayan CHP’ye heyecan kattı. Güçlü katılımımız her kademeye enerji verdi. ‘Bıçak kemikte’ logosunu tişörtlere bastığımızda engel olmak isteyen parti il yönetiminden büyükler bile olmuştu. Kadın kollarından ablalarımız sarılıp ağladı bizlere. Gençlerin önü açılmalı. Gençliğin yaşı 25’e düşmeli. Gençlik yaşının 35’e çıkarılma isteklerine karşı çıktım. 30’unu geçenden genç mi olur? 35 -40 yaşlarında başkan olanlar çok önemli. Ama bu, gençlerin makama geldiği anlamına gelmez. Ak saçlılar değerimizdir, ama ak saçlılardan değişim beklemek hayal olur. Büyüklerimiz değişim istiyorsa, önümüzü açmalı”
***
Tüzükte ‘emek vermek gerekir’ yazmıyor ama bu gençler inandıkları değerler için partilerine büyük emek veriyor.
Umarım ‘büyüklerine’ benzemezler. Umarım CHP’yi değiştirmeye çalışırken, kendileri değişmezler.