2017 yılında gerçekleşen referandum ile birlikte hayatımıza giren Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi, siyaset literatürümüze ittifakları da getirdi. Bir süredir Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), AKP, Vatan Partisi ve her ne kadar şu sıralar bir karşılığı olmasa da Büyük Birlik Partisi birlikte hareket ediyor. İyi Parti ve Cumhuriyet Halk Partisi ise son genel seçimlerle başlayan bir birliktelik içerisinde. Halkların Demokratik Partisi’nin ise Millet İttifakı’na dışarıdan bir desteği söz konusu.
2017’den sonra AKP içerisinden Ahmet Davutoğlu liderliğinde Gelecek Partisi ve Ali Babacan yönetimindeki DEVA Partisi gibi partiler siyasal hayatlarına başladı.
Bu yazının kaleme alındığı sıralarda Cumhuriyet Halk Partisi’nde Muharrem İnce, Memleket Hareketi Kurucular Kurulu’nu açıkladı. Yine geçmişte Cumhuriyet Halk Partisi’nde siyaset yapan ve Demokratik Sol Parti’den istifa eden Mustafa Sarıgül de geride bıraktığımız hafta başında Türkiye Değişim Hareketi’ni partileştirmek için yola çıktı.
İyi Parti’de ise bir süredir fokurdamalar sürüyor.
Dış politikada milli çıkarların değil, bir siyasi partinin ya da bir grubun çıkarları söz konusuyken tüm bu çok çeşitliliğe rağmen hapsolduğumuz bir tek seslilik hali söz konusu. Muhalefetin bu tek sesliliği aştığı noktada başarılı olduğunu unutmayalım. Milliyetçiliğin orijinali varken kötü bir kopyasına ihtiyaç olmadığı düşüncesindeyim.
***
Yeni kurulan ya da kurulması muhtemel partiler için ise halihazırda iki farklı yol söz konusu. Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Muharrem İnce ve Mustafa Sarıgül’ün Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi’ne dair tutumları siyasi gelecekleri konusunda belirleyici olacak.
