Telefonlarınızı sağlam bir yere koyun. Arka cebiniz tehlikelidir. Mümkünse pantalonunuzun ön cebine... Telefonunuz elinizdeyse sıkı sıkı tutun ve tetikte olun. Zira Kordon'da günün yorgunluğunu üç arkadaş ve iki bira ile üzerinizden atmaya çalışırken küçük bir Suriyeli telefonunuzu elinizden alabilir, yorgunluğunuzu  katlayabilir.

Cüzdanınızı sağlam bir yere koyun. İzmir'in şair isim verilmiş ara sokaklarının barlarındaki masalar güvenli yerler değildir. Mevsimler biraz iklimin dışındaysa ceketinizin iç cebine koyun. Arka cebiniz sıkıntılıdır. Öyle rahat rahat oturamazsınız.

Çantanızı gözünüzün önüne koyun. Yere koyduğunuz çantaya pek değer vermediğinizi düşünebilirsiniz. Günün yorgunluğu size pahalıya mal olabilir. Gözünüz açık olsun.

***

Kentlerin kimliklerini, tarihleri oluşturur. Bu coğrafyanın tarihi ise savaşların, kıtlıkların, kıyımların ve göçlerin tarihi... Göç aynı zamanda kentleri bugününe getiren ve isteseniz de istemeseniz de dönüştüren bir olgu. Geçtiğimiz günlerde İzmir’in kurtuluşu 9 Eylül’ü kutladık. İzmir, kurtuluşun ve kuruluşun kenti olduğu kadar göçlerin, mübadelenin kenti...

O kuruluşun yıldönümü olan 9 Eylül’de; Avrupa’nın en büyük mülteci kampının bulunduğu  Midilli adası Moria köyünde bir yangın çıktı. Büyük bir trajedinin kıyısından dönüldü. İzmir Barosu’nun aktardığı verilere göre 13 bine yakın mültecinin su, gıda ve barınma gibi temel ihtiyaçları bile karşılanamıyor. Ancak ne gazetelerin manşetlerinde ne de yönetmekle sorumlu olan politikacıların ağzında bunlar yok. Onun yerine Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan gerginlik var. Mültecilere dair ise tek bir satır bulamazsınız.

Dedim ya bu coğrafyanın tarihi savaşların, kıtlıkların, kıyımların ve göçlerin tarihi...

***

Telefonlarınızı sağlam bir yere koyun. Arka cebiniz tehlikelidir. Mümkünse pantalonunuzun ön cebine... Telefonunuz elinizdeyse sıkı sıkı tutun ve tetikte olun. Zira Kordon'da günün yorgunluğunu üç arkadaş ve iki bira ile üzerinizden atmaya çalışırken küçük bir Suriyeli telefonunuzu elinizden alabilir, yorgunluğunuzu  katlayabilir.

Halep’te, Kabil’de, İzmir’de ya da dünyanın herhangi bir yerinde doğmuş; İzmir’in sokaklarında elindeki şekerleri, sakızları size satmaya çalışan çocuğun gözlerine iyice bakın...

Tarih boyunca bu kente gelenler kadar gidenler, hepsinden de fazla gelip geçenler olmuş... Neredeyse kadim insalık tarihi boyunca da bu kente kimin ne zaman gidip, kimin ne zaman kalacağı ise belirsiz olagelmiş. O yüzden o gözlere iyi bakın.

Suriye buraya yakın değil, ama Yunanistan da uzak değil!