Yeniden merhaba.

Uzun zamandır kişisel sebeplerden ötürü yazamıyordum.

İz gazetedeki ilk yazımda söylediğimi bir kez daha tekrar etmek isterim ki, muhalif gazetecilik, özgür basın adına önemli bir boşluğu dolduruyor elinizdeki gazete.

Kadına dair bir köşenin ayrılması da, sesi soluğu duyulmak istenmeyen biz kadınlar - tabii ki çocuklar ve Lgbti+ lar- için önemli bir adım. Daha önce de yazmıştım, bu köşe başta kadınlar olmak üzere tüm ayrımcılığa uğrayanların köşesi, onların sözünün söylendiği, taleplerinin dillendirildiği bir zemin oldu,olacak.

Yapmak istediğim bir başka şey de, yerel kadın örgütlenmelerine, çalışmalarına ve her kesimden kadın ve Lgbti+ profillerine yer vermek...

Çünkü bir yandan tüm vahşiliği ile erkek egemen sistemin saldırılarına maruz kalırken bir yandan da evde,sokakta,fabrikada,atölyede,mahallede,partide,sendikada, okulda,kooperatifte varolmaya,üretmeye, direnmeye ve dayanışmaya çalışıyoruz.

Vahim olan şu ki, çok da birbirimizden haberdar değiliz. Hatta birbirimize dair güçlü ön yargılarımız bile var. Oysa tanışsak, şans tanısak birbirimize, dokunsak,temas etsek eminim duvarlar yıkılacak.

Romantik, ayakları yere basmayan bir hayal değil bu.    Hem kadın mücadele tarihi bize bunu gösteriyor hem de kişisel deneyimlerimiz...

Hele bir bakın kendinize ve direniş alanlarına. Bu kadar baskı ve şiddet ortamında yine de varolmayı becerebilmek, gülebilmek, üretebilmek,karşı koyabilmek o kadar değerli ki...

Sokağa bakalım bir de; Kaz Dağları'nı yok etmeye çalışanların karşısında kadınlar, iradelerini gasp edenlerin önüne ilk dikilen kadınlar, savaşa karşı barışı savunan öncelikle kadınlar, emeğine sahip çıkıp grevde halay başını çeken kadınlar ,tacize tecavüze her türlü şiddete ve katledilmeye karşı çığlık çığlığa haykıran yine kadınlar... Bizler. Sen. Ben.O. Hepimiz.

Eğer hala nefes alabiliyorsak şu memlekette,  bireysel ya da örgütlü, yalnız ya da binlerle, komşuyla ya da yoldaşla birlikte verdiğimiz mücadele ve dayanışmanın sayesindedir.

Ve dedikleri gibi 'Kadın kadının kurdu' değil, 'Kadın kadının yurdudur.'

Ve korktukları gibi,

KADINLAR BİRLİKTE GÜÇLÜDÜR.

Hiç unutma bacım...