Yaşam bizi rüzgarıyla savurdukça sokağa çıktığımızda yeniden doğmaya çalışırız.

Tutunmak ve üzerimizdeki yükü taşıyabilmek için bir çaba içinde yürürüz. Yürürken düşündüğümüz ve kendimize sorduğumuz soruları yanıtlarken yapmamız gerekenler aslında yapageldiklerimizdir, alışkanlıklara dönüşmüş eylemlerdir.

Kent yaşamında demokrasinin var olduğunu bize hissettiren ilk nüve muhtarlar! Muhtarlarımızın değerini ifade etmek zor; çünkü memleketimizin yerel ölçekte idari amiri ve aynı zamanda seçimle göreve geldikleri için “egemeni” muhtarlarımızdır.

Muhtarlık seçimleri, tüm diğer seçimlere göre pek çok farklılıkları içerir. Siyasi partiler yarışmaz, insanlar yarışır. Vatandaşlık bilinciyle mahallesinin ‘sözcü’sü olmak için adaylar çıkar. Mahallede yaşayan tüm vatandaşların temsilcisi olarak mahalleyi kurumsal bir zemine taşıma görevi muhtarımızındır. Muhtarlar, mahalle adına görüşmeler yapar, toplantılara katılır. Mahallenin gereksinimlerini ilgili yerlere ileterek hızlı çözüm üretilmesini sağlar.

Şimdi birkaç soruyla kendimizi sorgulayalım ve bu yazıyı okuduktan sonraki gün ilk sokağa çıktığımız anda kendimize soralım:

Hangi mahallede yaşıyorum?

(Semtiniz değil de mahallenizin adı nedir, ikametgahınızın kayıtlı olduğu yer… )

Muhtarımın adı ve soyadı ne?

Muhtarım kaç yıldır mahallemin temsilcisi?

Muhtarımın ekibinde kaç kişi var, azaları kimler?

Kaç soruyu bilebildik? Bilemediklerimiz olduğunu varsayarak paylaşmak isterim, demokrasinin işlevsel hale gelmesinin önündeki en büyük engel belki de bilgisizliğimiz.

Bu durumu anlayabiliyor olmak bile adım atmamızı sağlayabilir. Öylesine makro yaşıyoruz ve düzen bizi büyük ölçekte bakmaya itiyor ki yaşadığımız mahalleye dair bilgimiz eksik kalıyor.

Kent yaşamını, köyden ayıran ve büyük bir kitle olarak dip dibe yaşadığımız mahallelerimizde idari sistemin daha doğrudan bir sistematiğe dönüşmesi için adım atmak bize düşüyor.

Tepeden ve doğrudan mahalleye etki çabası içinde olan bir siyasi süreçten geçerken ‘bizim mahallemiz’ diyerek adım atmayı zorlamak gerekir. Yerelde küçük dönüştürme çabasını yerel yönetimlere dair bilgimizi artırarak mümkün kılabiliriz.

Çok değerli muhtarlarımız var İzmir’de… Gerçekten çaba içerisindeler ve mahallelerinde bir etki yaratmak için sürekli eylem halindeler.

Yaşadığımız yerde, mahallemize dair bilgiye hakim olmak için muhtarlarımızla diyalog içinde olmak, kentsel politikaları desteklemek için ilk ödevimiz olsun.

 

*Bu yazımı, mahalleye dair öğrendiğim pek çok konuyu kendilerine borçlu olduğum, Konaklı muhtar arkadaşlarıma ithaf ediyorum.