Uzun yıllardır artan üretici maliyetleri küçük üretici çiftçilerin koşullarını giderek daha da ağırlaştırdı.
Endüstriyel tarım ve gıda sisteminin üretim üzerindeki aşındırıcı etkileri, üretim teknik ve koşullarının da etkisiyle her geçen gün tarımsal üretimi daha da büyük çaba gerektiren bir mücadele haline getirdi.
Kovid-19 pandemisi ile tarım ve gıda alanındaki kırılganlıklar belirginleşirken, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ise gerek tarım ve gıda üretiminin girdi fiyatlarını artırıcı etkisi gerekse Rusya ve Ukrayna’nın iki büyük tarımsal aktör oluşu sebebiyle hali hazırda süregelen gıda krizini çeşitli başlıklarda derinleştirdi.
Bu koşullarda küçük üretici çiftçilerin ellerindeki en değerli varlık olan toprağı koruyarak üretime devam etmeleri açısından ise topraklarının bilgisine sahip olmaları büyük önem taşıyor.
Kısacası üretici hem toprağının neye ihtiyaç duyduğunu bilmeli hem endüstriyel tarımın tüm ekosistemi tahrip eden sömürüsünden kurtulmanın köşe taşlarını hatırlayabilmeli.
Efes Selçuk Belediyesi’nin küçük üretici köylülere sunduğu ve çiftçilerin maliyetlerinin düşürülmesi ile toprağın korunmasını hedefleyen ücretsiz Toprak Analizi hizmeti, yerel yönetimlerin zor koşullar altında üretime devam etmeye çalışan çiftçilere yönelik destekleme ve güçlendirme çalışmalarının konumuz açısından önemli bir örneği.
Artan girdi maliyetleri ile mücadele etmekte zorlanan çiftçilere sunulan ücretsiz Toprak Analizi hizmeti, çiftçilerin üretim sezonu boyunca bilinçli gübre kullanımını mümkün kılacak. Bilinçsiz ve aşırı gübre kullanımının toprağa verdiği zararı da azaltmayı amaçlayan çiftçiler, toprağın ihtiyaç duyduğu besinleri doğal yöntemlerle karşılayabilmek için gereken bilgiye de ulaşacaklar.
Toprak Analizi bilgilendirme toplantısında üreticilere seslenen Efes Selçuk Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü Ziraat Mühendisi Mustafa Kemal Özdalyan, gerçekleştirdikleri çalışmayı, “Toprak Analizi Hizmeti hem üreticimizi desteklemek amaçlı hem de doğayı ve çevreyi koruyabileceğimiz bir hizmet. Bu anlamda bu hizmeti yapmaktan gerçekten mutluyuz. Toprak Analizi teknik anlamda çok çok önemli bir yöntem. Aslında aynı doktorların başvurduğu kan tahlili yöntemine çok benzer bir şey. Toprağımızın neyinin eksik neyinin fazla olduğunun, üretilen ürün için nelerin gerekli olduğunu ortaya çıkaran bir yöntem aslında Toprak Analizi. Girdi maliyetlerinin bu kadar yükselmesinden dolayı üreticimizin alışkanlık haline getirdiği standart gübreleme yerine toprağımızın gerçekte neye ihtiyacı olduğuna yönelmemizi sağlayan bir hizmet toprak analizi. Amacımız doğru ve verimli gübreleme. Belediyemize bir dilekçe ile başvuran üreticilerimize telefonla ulaşıyoruz. Üreticilerimiz tarafından Efes Tarlası Yaşam Köyü’ne teslim edilen numunelere dair gelen sonuçları üreticilerimize teslim ediyoruz. Üreticilerimiz de bu sonuçlara uygun gübreleme programlarını uygulayabilecekler” şeklinde ifade ediyor.
Toprak Analizi hizmetinden memnuniyetini ifade eden Gökçealanlı çiftçi Coşkun Tuncer, “Vatandaşa büyük bir yardım. Şimdi zaten her şeyin pahalı olduğu zamanda bu hizmetin ücretsiz olması çok iyi. Gübrelerin 50- 60 TL’den 600-700 TL’ye çıktığı bu zamanda 10 kilo gübre kullanacağımıza belki 1 kg gübre kullanacağız. Çok memnumuz” şeklinde konuştu.
10 yıldır Efes Selçuk’ta üretim yapan emekli Tarım Kredi Müdür Alim Demir ise, “30 yıl tarım kredide çalıştım. 10 yıldan beri de çiftçilikle uğraşıyorum. Toprak Analizi benim gördüğüm kadarıyla çiftçiler arasında revaçta olan bir şey değil. Çok güzel bir hizmet. Çitçilerimizin bu analizi mutlaka yaptırmasında yarar var” ifadelerini kullandı.
Elbette endüstriyel tarımda birim alandan en yüksek verimi almak üzerine kurulan “tarım sektörü”, çiftçileri toprak analizi ile yine kimyasal kullanımına yöneltecektir. Ancak ücretsiz toprak analizi desteğinin çiftçileri kadim geleneklerine dayanan agroekolojiye ulaşmaları için bir basamak olarak da değerlendirmek mümkün. Bunun için toprağının bilgisine kamu desteğiyle ulaşan çiftçinin, deneyim aktarımı buluşmaları ile ekolojik teknikleri uygulamaya geçirerek endüstriyel tarımdan bağımsızlaşmasının taşlarını döşemek gerekiyor.
Başka bir ifadeyle, topraktan öğrenip kitapsız bilenlerin sadece tarlada izinin değil sofrada sözünün de olması için yapacak çok şey var.