Öyle haklarımız var ki, haberimiz bile yok! Sonuçta da kullanamıyoruz.

Değil İzmir'de ve tüm ülkemizde yaya haklarından söz etmek olası değildir!

Varsa yoksa motorlu taşıtlar... Bakın trafik lâmbalarına insanlar mı yayalar mı öncelinmiş; değeriniz ne kadar anlayın.

Ya kaldırımlardaki telaşlı motosikletler?

Esnafların da kaldırım işgallerini de mutlaka görmeliyiz.

1988 Yılında Avrupa Birliği Yaya Hakları Bildirgesi yayımlandı.
Buna göre:
"1. Yayanın; fiziksel ve ruhsal sağlığını korumaya uygun koşullar sunan kamu alanlarının nimetlerinden özgürce yararlanma ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı vardır.
2. Yayanın; motorlu taşıt değil, insan ihtiyaçlarına göre şekillenmiş kent merkezlerinde yaşama hakkı vardır.
3. Çocuklar, yaşlılar ve engellilerin kendi zafiyetlerini şekillendirmeyen ve kolay sosyal ilişkiye izin veren kentsel düzenlemelere sahip olmaya hakları vardır.
4. Engellilerin bağımsız hareketliliklerini sağlayacak ulaşım sistemlerine, kamusal düzenlemelere, uyarı, işaretleme sistemlerine ve taşıt araçlarına sahip olmaya hakları vardır..."

Lütfen bir düşünün bunlardan hangisi yaşamlarımıza mâl edilmişlerdir?
Hiçbiri değil mi?

Esnaflar kaldırımları dükkanlarının bir parçası hâline getirmişlerdir. Kaldırımlar onların tapulu mallarıdır çünkü.

Motosikletler artık sadece kaldırımları kullanmaktadırlar. Yalan mı?

Ülkeyi ele geçirmiş utanmaz sermaye size siparişinizi yetiştirecektir. Bilmem kaç dakikada mutlaka elinize geçmesi gerek. Çalışanları motosikletliler kaldırımlardan, ters yönlerden size ulaşmağa çalışırlar.

Bu çalışanlardan kazalarda ölen ölene. Sakat kalanlar şükretsinler yaşadıklarına.

Motosikletlerin kaldırımlarda cirit atmalarına göz yumuluyor. Sermayenin çıkarı öyle gerektiriyor.

Bu nedenle de Valiler, Emniyet Müdürleri, Trafik Denetleme Şube Müdürleri ve diğer yetkililer, görevliler; el atamazlar bu motorlu teröre. Tabi, bu görevlilerin gerçekten var oldukları yerlerden söz ediyorum.

Belediye Başkanlarının imar yağması ile o kadar çok işleri vardır ki, kaldırımların esnaflarca yayalara kapatılmalarına ayıracak vakitleri yoktur.

Alın belediyelerden imar yetkilerini ne Başkan ne de Meclis Üyesi adayı bile bulamazsınız.

Politika ve kamu yöneticiliği zenginleşme aracı olmuştur artık!

Ne demiştik? Yaya hakları...
İnsan Hakları Derneği'nin sayfasında ne güzel söz edilmiş yaya haklarından. Bir göz atsanız Avrupa Birliği Yaya Hakları Bildirgesi ile birlikte İHD'nin görüşlerine...

Yerel seçimler geliyor.

Sakın umutlanmayın seçilecek Başkanlar kaldırım işgallerini engeller diye. Esnafların kaldırımları arsızca, yüzsüzce, pervasızca işgallerine cesaret verenler onlardır.


Yasaları uygulasınlar yeter. Ama?...

İzmir'in o güzelim Kordon kaldırımları da elbette işgal altındadır.
Oteller, balık restoranları ne işgali mülk edinmişlerdir kaldırımları. Kullanmanız, geçmeniz olası değildir.

Sermayedarlar o kadar cam çerçeveyle kapatmışlar ve "Bahçemiz doğal gaz ile ısıtılmaktadır" diye yazmışlar. Siz de utanmadan orayı kaldırım sanıp geçeceksiniz!

Kaçın kenara kaçın, servis yetiştirmeğe çalışan motosiklete yol açın kaldırımda!