Altay Alsancak Stadyumunun kime ait olduğu ile ilgili tartışmalar her geçen gün şiddetini arttırıyor. Sosyal medya üzerinden iki kulübe gönül vermiş taraftarların arasındaki atışmalar beni fazlasıyla şaşırtıyor aslında. En son Altınordu’nun Alsancak Stadyumu ile ilgili hazırlamış olduğu internet sitesinin büyük bir kaosa yol açtığını söylemek yanlış olmaz. Bu noktada sosyal medyayı biraz incelediğimizde genellikle Altay taraftarlarının Altınordu hesaplarına karşı verdiği tepkileri görüyoruz. Bu tepkiler beni fazlasıyla şaşırtıyor. Şaşırmamın sebebi ise çok açık.
Bir tarafta 1914 yılında milli mücadele kahramanları Mustafa Necati, Vasıf Çınar, Şükrü Saraçoğlu, Baha Esat Tekant, Talat Erboy, Esat Çınar, Nejat Evliyazade, Hüsnü Uğural, Rıfat İyison, Kemal Tahsin Soydam tarafından kurulmuş ve Türkiye’de Büyük ünvanını almayı hak etmiş olan tek kulüp olan Altay, diğer tarafta ise sadece İzmir’de ki kulüp sayısı artsın ve rekabet yükselsin düşüncesi ile Altay tarafından kurulmuş Altınordu. Bir tarafta 14 İzmir Şampiyonluğu bulunan Altay, diğer yanda 6 İzmir Şampiyonluğu bulunan Altınordu. Bir yanda tam 41 sezon boyunca Süper Lig’de boy göstermiş ve Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş’ın ilk 3 geleneğini bozmayı başaran Altay, diğer yanda ise yalnızca 10 sezon Süper Lig’e uğrayan Altınordu. Bir tarafta tam 7 kez Türkiye Kupası Finali oynamayı başarmış ve müzesinde 2 Türkiye Kupası bulunan Altay, diğer yanda ise Türkiye Kupası finali dahi olmayan Altınordu. Bir yanda tam 18 tane Türkiye Spor Yazarları Derneği Kupası bulunan Altay, diğer yan da bu kupayı sadece 2 kez kazanabilmiş olan Altınordu. Bir tarafta tam 9 sezon boyunca ay-yıldızlı bayrağımızı Avrupa’da temsil etmeyi başarmış olan Altay, diğer yanda ülke sınırları içerisinde mücadelesini sürdüren Altınordu. Son olarak ve bence iki kulüp arasında ki en büyük fark, bir yanda Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Fahrettin Paşa’ya soyadını verecek kadar sevdiği, 14 Ekim 1925 tarihinde özel olarak ziyaret ettiği Altay, diğer yanda ise Atatürk’ün her zaman destek olduğu Altay Spor Kulübü tarafından kurulmuş olan Altınordu.
Altay ile Altınordu arasında hem kuruluş felsefesi hem de başarı olarak çok büyük uçurumlar vardır. Altınordu kurulduğu günden bu yana daha çok yerel bir kulüp görünümünde kalmış, Altay ise İzmir’in İstanbul’a ve Avrupa’ya açılan kapısı olmuştur. Rekabet sporun doğasında vardır ve onu güzel kılan temel ilkede aslında budur. Fakat temelinin gerçeklere dayanması hem kulüpler, hem taraftarlar, hem de toplum adına daha faydalı ve geliştirici olur.
Süreç ilerlerken Altay Spor Kulübü’nün sakin ve ılımlı yaklaşımının sebebinin stadyumun zaten kendilerine ait oluşu olduğunu düşünüyorum. Altınordu kulübü ise bir takım ataklar ve halkla ilişkiler çalışmaları ile kendilerini sürece dahil etmeye çalışıyorlar. Bu tarz çalışmalar ve faaliyetler gayet normaldir. Altay taraftarlarının içinin rahat olmasını ve bir şüpheye düştükleri zaman stadyumun fotoğraflarına bakmalarını tavsiye ediyorum. Stadyumun rengi sahibinin kim olduğu sorusunu zaten yanıtlıyor. Son olarak buradan bir kez daha deklare etmekte fayda olduğunu düşünüyorum. Bugün oynanacak karşılaşmalar sonucunda hangi taraf finale veya Süper Lig’e yükselirse yükselsin, Altay Alsancak Stadyumu’nun kulüplerin mevcut durumları ve formlarıyla hiçbir ilgisi yoktur. Altay Spor Kulübü hangi ligde, hangi rakiplere karşı, hangi sporcular ile mücadele ederse etsin, Stadyumun adı Altay Alsancak, sahibide İzmir’in siyah-beyazlılarıdır.