Cüneyt Arkın aramızdan ayrıldı. Peki, onu nasıl bilirdiniz? 

O bir dönemin ünlü jönü, kuşkusuz çokça filmiyle sinemaya büyük değer katan bir aktörüydü. Muhakkak ki onun söyledikleri, duruşu, benim üst jenerasyonum yani anne ve babam için çokça şey ifade ediyordu. Biz, yani Y kuşağı içinse o eski Türkiye’nin tüm güzellikleri ve eksileriyle önümüzde duran değerli bir figürüydü. Her anlamı ile 20. yy. Türkiye’si artık geride kalıyordu ve o ise tüm güzelliği ile bize gülümsüyordu. Ama sonunda o da kayıp gitti, Ne yazık…

Fakat bu gidiş elbette, Cüneyt Arkın’ın ve onun döneminin diğer değerlerinin bizde bıraktığı izlerin, hatırların, bizlere kattıklarının kayıp gideceği anlamına gelmiyordu. Nihayetinde fikirler ölmüyor, yeşerip güçleniyordu. Cüneyt Arkın da bende, can verdiği Kara Murat, Battalgazi ve Malkoçoğlu filmleriyle derin bir iz bırakmıştı. Böylelikle onun bedeni toprak olsa da maneviyatı fikirlerimde var olmaya devam ediyordu.

Nihayetinde Battalgazi, Kara Murat ve Malkoçoğlu adlı bu üç seri, gerek bizim bir üst kuşağımız olan X gerekse de benim kuşağım olan Y için çok şey ifade eder. Bu film serileri sinemacılık anlamında ne değerdedir bilmem ama popüler tarihçilik açısından çok özel bir yerdedir. Oldukça başarılı örnekler olarak bizlerin zihnini etkilemeye devam eder. 

Nitekim ilk bakışta popüler tarih dizi ve filmleri, insanlara hoş vakit geçirten şeyler olarak görülür. Ama derinde bu tarihi kurgu sunumlar, insanların zihinlerini etkileyen, oldukça komplike süreçlerle bireyin zihnini dönüştüren ve siyasal kararlarını yönlendiren çok önemli araçlardır. Haliyle bu özel tür sinema kategorisi, siyasetten yüksek sermayeye kadar çokça aktörce kullanılır. 

İşte Arkın’ın filmleri böylesi önemli bir araçtır. Nitekim Arkın’ın tarihi filmler serileri, Türk tarihyazımının Türk – İslam sentezi dönemine ve Osmanlı tarihini tekrar anlama çabalarına denk gelmiştir. İlmi anlamda Köprülü, Barkan ve İnalcık ile başlayan Osmanlı’yı yeniden anlama girişiminin toplumsallaşmasını sağlamıştır. Bu minvalde de Arkın filmografisi günümüzde güçlenen küresel dönüşüm ve erken modern perspektiflerinin daha rahat kavranabilmesi için bir zemin hazırlamıştır. Nihayetinde ben dahil çokça tarihçi, son elli yıldır bu filmleri ve varyantlarını izlemiş, bu filmlerden beslenmiştir. Filmlerden etkilendikçe tarihe bakış çeşitlenmiş, Kara Murat ve-veya Malkoçoğlu düzlemlerinden de tarih düşünülmeye başlamıştır. Bu düşünme de yeni perspektifler sunmuş ve ilmi çabalar çeşitlenmiştir. Nitekim Umberto Eco’nun da dediği gibi tarihi kurgu eserlerin kattığı yeni vizyonlar, bilim insanları için ilham olur ve tarihi arşivlere yeni ufuklarla çokça tarihçi dip dalış yapar. 

Evet, Cüneyt Arkın’a bu nedenlerle minnettarım. O ve şu an burada anmaya satırlarımın yetmeyeceği çokça sinema emekçisi ve yatırımcısı sayesinde ben de tarihi sevdim. Kara Murat, sıkıcı ve kesinlikle güncellenmesi gereken ilk ve ortaokul tarih dersi müfredatından beni çekip çıkarıp yeni ufuklarla buluşturdu. Zaten sonrası da geldi ve tarih benim için artarak güçlenen bir merak haline geldi. Bu merak da nihayetinde ilim için ilk gerekli şeydi. 

Kısacası, Arkın’ın canlandırdığı tarihi film karakterleri beni etkiledi. Bugün, büyük sosyal – siyasal dönüşümleri anlama çabamın başlangıcı, Kara Murat’ın akrobatik hareketleri ve bu gösterimlerin neticesinde tarihi hayranlıkla merak etmem oldu. Cüneyt Arkın’ı büyük bir şükranla anıyorum.

KISA BİR MOLA

Bu yazıyı Temmuz’un ilk haftası yazıyorum. Bu köşede iki haftada bir mutat olarak yazmaya gayret gösteriyorum. Bazı hallerde ise ne yazık ki yazıları aksattım veya mutluluk ve gayretle üst üste haftalar boyu sürdürdüm. Şimdi ise siz kıymetli okurlarımdan kısa bir mola istiyorum. İnsanların ister zihnen isterse de bedenen yoruldukları gerçek. Arada bir durup dinlenmek gerek. Dinlenmek daha iyi ve enerjik işler çıkarmak için elzem. Kurban Bayramı sonu tekrar dönüp kurban ritüelleriyle ilgili bir yazı yazmak niyetindeyim. Sonrasında ise 9 Eylül İzmir’in kurtuluşuna kadar bekleyeceğim. Bu konu hakkında bir iki kelam ederek geri döneceğim. Ardından yeni dönemde yeniliklerle köşeyi güçlendirmek arzusundayım. Sağlıcakla kalın, mutlu bayramlar dileklerimle…