TOKİ YOKSULA MI, ZENGİNE Mİ ÇALIŞIYOR?
Açıklanan veriler; dar ve sabit gelirlilerin konut ihtiyacını karşılamak üzere kurulan TOKİ’nin ilk yıllarda kuruluş amacına uygun başarılı hamleler yaptığını, ancak; giderek kuruluş amacından uzaklaştığını gösteriyor.
Oysa; derinleşen yoksulluk, orta sınıfın alım gücünü aşan ve sürekli tırmanışta olan konut fiyatları ile yükselen kiralar, gündemin ilk sırasına oturarak barınma krizine dönüşmüştür.
Barınma krizi “TOKİ yoksulu unuttu zengine çalışıyor” görüntüsünün yaygınlaşmasına neden oldu.
Bu arada; barınma krizinin giderek derinleşmesi ve AK Parti Hükümeti’nin “seçim ortamı”mdaki son konut hamleleri ve açıklanan veriler de ister istemez, TOKİ YOKSULA MI, ZENGİNE Mİ ÇALIŞIYOR? TOKİ’NİN SON KONUT HAMLESİ SEÇİM MALZEMESİ Mİ? sorularını gündeme taşıyor.
TOKİ’nin 2003-2021 döneminde yaptığı konut ve sosyal donatılara ilişkin olarak açıklanan verilere göre; TOKİ söz konusu zaman diliminde 1 milyon 49 bin 190 konut üretti.
Üretilen bu konutların sadece 155 bin 280’i dar ve sabit gelirlilere kaldı.
Bir başka anlatımla; üretilen konutların yüzde 14.8’i dar gelirlilerin oldu. Lüks konutların tüm konutlara oranı ise yüzde 13.8’i buldu.
Buna karşılık 19 yılda 871 cami, 19 stadyum, 124 millet bahçesi inşa edildi.
Bu veriler; TOKİ’nin uzaklaştığı kuruluş amacına geri dönmesi ihtiyacını gündeme taşımıştır.
Çünkü; tırmanan konut fiyatları, yükselen kiralar ve oluşan “barınma krizi”; sürdürülemez aşamaya gelmiştir.
TOKİ’NİN KONUT POLİTİKASI SEÇİM MALZEMESİ Mİ?
Hükümetin orta sınıfa dönük son konut hamlesi; orta gelir grubunun konuta erişimini kolaylaştırmak bir yana, konut fiyatlarının ve kiraların daha da yükselmesine ve bu artışın yüzde 20’yi bulmasına neden olmuştur.
Esasen; derinleşen ekonomik kriz, ağırlaşan yaşam koşulları ve hayat pahalılığı; orta sınıfı yok etmiş ve toplum; zengin ve yoksuldan oluşan iki sınıflı bir sosyal yapıya dönüşmüştür.
Oysa; orta gelir grubu, orta sınıf; hem demokrasinin, hem de barış ve dayanışma içinde birlikte yaşama iradesinin sigortasıdır.
Ekonomik ve sosyolojik olarak iki kutuplu bir toplum; her türlü dış etkiye açık, zayıf ve güvensiz toplumdur.
Bu arada; orta sınıfın kaybolduğu bir toplum, aynı zamanda barınma krizinden en çok etkilenen toplumdur.
TOKİ’nin orta gelir grubuna dönük konut politikası; kamuoyunda, daha çok “Hükümete yakın inşaat şirketlerinin satamadığı birikmiş konut stoğunu eritmeye yönelik” bir hamle olarak algılanmıştır.
Geri ödemede aylık taksit tutarı 30-50 bin TL bandında olan konut politikası; konutu olmayan, kirada oturan orta gelir grubuna yönelik olabilir mi?
Öte yandan; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medyada konut ve barınma problemine ilişkin yaptığı açıklamada, “Vatandaşın ev sahibi olması hayal oldu. Kiralar şiştikçe şişiyor.
Yabancılara 5 yıl süreyle konut satışına yasak getireceğiz. Fiyat dengesi sağlanana kadar da bu yasak devam edecek.
Vatandaşımıza öz vatanında zulüm var. Öncelik kendi vatandaşımızda.” ifadelerine yer verdi.
Sonuç olarak: Konut ve barınma hakkı; temel insan haklarındandır.