Hedefte ne var sorusunu bu saatten sonra sormak için herhalde aptal olmak gerekir.
Lafı eveleyip gevelemeden baştan söylemek gerekirse, hedefte, bilimsel laik eğitim var. Bilimsel laik eğitimin en güzel meyve ağaçlarının taşlanması, hatta ağacın kökünden koparılması var.
Neyden mi bahsediyorum; tabii ki Bornova Anadolu Lisesi’nden, tabii ki İzmir Fen Lisesi’nden, tabii ki başarısı herkes tarafından takdir edilen liselerden söz ediyorum.
Süreç iki yıl önce 100 okulun “proje okulu” olarak ilan edilmesi ile başladı. İzmirliler için ifade etmek gerekirse BAL ve İzmir Fen Lisesi gibi kitlesel ve bireysel başarısını ispatlamış okulların, yok edilmesi süreciydi.
Aslında mesele eskilerin ağzıyla söylemek gerekirse; “Bok yemenin Arapçası” meselesidir. Eğitim kalitesini ispatlamış, okullar öncelikle ablukaya alınacak, aynı 4+4+4 Eğitim Sistemi’nde olduğu gibi içleri boşaltılacaktır.
Bir de konuyu rakamlarla anlatmak gerekirse, Bornova Anadolu Lisesi 1400 öğrenci ve 94 öğretmen kadrosu ile İzmir Fen Lisesi ise 414 öğrencisi 30 öğretmeni ile 2016-2017 Eğitim-Öğretim yılına başladı.
Sıkı durun, BAL’daki 94 öğretmenin, 84’ü, İzmir Fen Lisesi’nin 30 öğretmeninden 14 tanesi rotasyonla başka okullara gönderiliyor. Nasıl deyip de hiç şaşırmayın. 1 Eylül 2016 tarihinde yayınlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği ile onunda kılıfı hazırlanmış.
Başarı bahane, kadrolaşma şahane...
İsterseniz basit bir kurgulama yapalım, bir süre sonra BAL ve İzmir Fen Lisesi gibi okulların başına İmam Hatipli ya da benzer anlayışa sahip bir Müdür, eğitimci (!) kadrosuna da FETÖ okullarından çakma Yüksek Lisans yapmış, ilim-irfan sahibi öğretmenler getirilecektir. İşte o zaman ders zili yerine, bilimsel-laik eğitimin selası okunmaya başlanacaktır.
Sayın hanımlar, beyler, BAL’da, 2014 yılından bu yana 4 Müdür değişti. Yani her yarı döneme bir müdür! Okulun duvarlarında bilimsel makaleler, çoktan yerini ilahi çağrı afişlerine bıraktı.
Daha şimdiden, şort yasağı başladı. Öğrencilere gece var olan serbest zaman uygulaması kaldırıldı. Yeni atanan Müdür, protesto edilme korkusu ile kürsüye çıkamadı.
Hiç şüpheniz olmasın istenen tam da budur. Şortların boyuyla başlayıp, karma eğitim ile devam eder, laboratuara ise ne gerek var; proje bellidir; adım adım uygulama devam eder.
BAL’ın deneyimli öğretmenleri, hadi bakalım size yol göründü. İzmir Fen Lisesi’nin öğretmenlerine hadi bakalım siz bu okulda çok kaldınız, haydi kendinize okul seçin yoksa hımmmmm(!)
Hedefi baştan söyledim, tekrar edeyim...
Başarısı ispatlı bu okullar yok edilecek. 2023 modeline uygun insan tipi kopyalanacak, İktidarın hedefine uygun boşluklara yapıştırılacaktır. Bilimsel-Laik eğitim derdi olan velilerin gurur kaynağı olan okulların yerinde yeller esecektir.
CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’a durumu anlattığını açıklıyor. Sayın(!) Bakan durumun böyle olduğunu bilmiyormuş. Artık biliyor, bakalım ne yapacak!
BAL’ı, İzmir Fen Lisesi’ni ve benzer nitelikteki okulları sıradanlaştırmak, bilimsel-laik eğitimin dibine kibrit suyu dökmektir.
Şimdi görev sadece şu anda bu okullarda okuyan pırıl pırıl öğrencilerimizde değil, onların velilerinde de değil, bu okuldan mezun olan ağabeylerinde, ablalarında da değil, ya kimde?
Görev bu ülkeyi her gün adım adım karanlığa sürükleyenlere karşı olduğunu söyleyenlerde gerçek laisizmi savunanlardadır.
Görev, aramızdaki ufak tefek ayrımlara takılmadan kendisini bilimden, çağdaş yaşamdan ve laiklikten ana gören herkestedir.
Bu bir var olma ya da yok olma meselesidir...