Aşırı ve yasa dışı avlanma, balık üreme alanlarının tahribatı nedenleriyle azalan yerli türlerin yerini balon balıklarının alması, manzarasına doyamadığımız denizin kanayan yarası haline geliverdi.
Henüz İzmir’de etkilerini çok hissetmesek de Akdeniz ve Güney Ege kıyılarında yaşayan balıkçıların ortak derdi, balon balığı. Bu arkadaş biyolojik silah gibi… Beslenme tercihleri ile biyoçeşitliliği ve balıkçılık malzemelerine verdiği zararlarla balıkçılık ekonomisini tehdit ediyor. Ülkemizde 2000’lerin başından bu yana sekiz türü yaşayan balon balıklarından Benekli balon balığı (Lagocephalus sceleratus) türü, dokularında bulundurduğu tetrodotoxin (TTX) adlı toksin nedeniyle balığın tüketilmesi halinde ölümcül sonuçlara neden olabiliyor.
Kıyı balıkçıları, amatör balıkçılar ve bu türü araştıran bilim insanlarını dinlemek korku filmi izlemek gibi. Midesinin olta iğnesini sindirebilecek, çenesinin önüne geleni ısırıp kopartacak kadar güçlü olduğunu herkes kendi yaşadıkları ile anlatıyor.
Kimileri dokularında toksik madde bulunduran balon balığı türünün henüz ülkemizde temizleme yöntemi bilinmediği için “aman yemeyin” dendiğini sanıyor. Gerekçesi Japonların yemesi… Halbuki dünyada 191 balon balığı türü var. Aralarında yenilebilenler de var ama bizim kısmetimize bunlar düşmedi.
Balon balığı balıkçılıkla ilgilenenlerin, denizi araştırıp koruma çalışmaları yürütenlerin gündemine böyle ağır sonuçlarla oturdu. Tarım ve Orman Bakanlığı, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler uzun zamandır balon balığına karşı çareler arıyor. Benekli balon balığının dokularındaki siyanürden 200 kat daha zehirli toksik maddenin kanser tedavisinde ağrı kesici olarak kullanılması üzerine laboratuvar çalışmaları başladı. Öte yandan Akdeniz Koruma Derneği’nin Gökova Körfezi’ndeki Balıkçılığa Kapalı Alanlarda yaptığı izleme çalışmaları, aktif denetlenen koruma alanlarında daha az balon balığı yaşadığını ortaya koydu.
Aylardır konuşulan ve kimi balıkçıların dört gözle beklediği yeni bir uygulama için 5 Kasım’da 31295 sayılı kararın Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla marşa basıldı diyebiliriz. O da şudur ki; su ürünleri kayıt sistemine kayıtlı olan balıkçılara her bir Benekli balon balığının kuyruğu için 5 TL ödenmenin gündeme gelmiş olması. Henüz uygulanmayan bu konunun, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın devam eden hazırlık çalışmalarının sonlamasının ardından yayınlanacak olan tebliğ ile resmen yürürlüğe girmesi bekleniyor.
İlk yıl için 1 milyon kuyruk için ödeme yapılacağı belirtiliyor. Bunun ne kadar etkili bir çözüm olduğu tartışılır. Ancak yapılmak istenen, balıkçının balon balığı kaynaklı zararını ve ekosistem üzerinde yarattığı baskıyı azaltmak. Bu çözümü etkili bulan balıkçı ve akademisyen de var bulmayan da… Uygulamanın başlamasının ardından etkilerini göreceğiz.
Tüm bunlardan İzmir için şu sonucu çıkartabiliriz: İzmir Körfezi’ni yasa dışı avcılıktan korumak, İzmirli balıkçının ve Körfez’in yeni ve çok ciddi bir sorunla karşı karşıya kalmaması için bir an önce yapılması gerekenlerden.