2017 Avrupa Bisiklet Şampiyonası (ECC 2017) tüm heyecanı ile devam ediyor. Heyecan 31 Mayıs'ta son bulacak. Bugüne kadar geldiğimiz noktadan baktığımızda aslında İzmirli bisiklet kullanıcılarının destan yazdığını söyleyebiliriz. 2015 yılından beridir düzenlenen bu mücadelede şampiyonluğu kimseye bırakmayan Polonya'nın Gdansk şehrini kıyasıya takip eden İzmir'in bu başarısı belki de beklenmiyordu. Hatta şampiyonluk bile işten değil.
İzmir'deki bir çok bisiklet grubunun öteden beridir düzenledikleri turlarını yarışma kapsamında Mayıs ayı içinde kilometre katkısı olarak organize etmesi, bir çok bisiklet grubunu içinde barındıran Bisikletli Ulaşımı Geliştirme Platformu'nun (BUGEP) yaptığı çeşitli kampanyalar, afiş, broşür ve özel şirketlerin sponsorluğunu da İzmirli bisiklet kullanıcılarını motive edecek şekilde olaya dâhil etmesi ile İzmir'de şampiyona esnasında bisiklet kullanımı azımsanamayacak seviyede artmış oldu.
Yarışmanın resmi katılımcısı İzmir Büyükşehir Belediyesi de, Alsancak, Bostanlı ve Konak'ta kurduğu pitstop noktaları ile, katılımcılara verdiği çeşitli hediyeler, yayınlanan tanıtım videoları ve yapılan bilgilendirme çalışmaları sayesinde önemli katkı sağladı.
Şampiyona sürecinde sanırım en önemli etkinlik 22 Mayıs Pazartesi günü yapılan “Başkanlar ile Pedallıyoruz” etkinliği oldu. Yarışmanın sona ereceği 31 Mayıs öncesi belediye başkanları çevirdikleri pedallarla yarışmaya destek verdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, bürokratlar ve bisiklet kullanıcıları birlikte Konak İskelesi ile Alsancak İskele arasında pedal çevirdi.
Tabii ki başta Sayın Aziz Kocaoğlu'nun ve ilçe belediye başkanlarının, beraberlerinde bürokratların böyle bir etkinlik ile şampiyonaya destek vermesinin sembolik ve önemli bir katkısı var. Kimse niye o kadar kısa sürdüler demesin. Uzun sürmelerinden daha önemli şeyler vardı turda. Bu ufak detayların daha büyük getirilere evrilebileceğini düşünebiliriz ve düşünmek istiyoruz.
Öncelikle Sayın Başkan ve ilçe belediye başkanları takım elbiseleri ile sürdüler bisikletleri. Yani bisiklete günlük kıyafet ile de binilebiliyor. Uygun bir tempo ve trafikten arındırılmış düzgün bir bisiklet yolu ile çok da zor değil şehir içinde bisiklet ile ulaşımınızı sağlamak. Bunu hem görmüş hem de göstermiş oldular.
Daha sonra Sayın Başkan Bisim kullandı yani İzmir'in bisiklet paylaşım sistemine ait bir bisikleti kullandı. Malumunuz bisiklet paylaşım sistemlerinde kullanılan bisikletler yoğun kullanım sebebi ile ekstra sağlamlık gerektiren yapıdadır. Bunun için normal piyasada satılan bisikletlerden biraz daha ağırdır ve bizim özel bisikletlerimize göre biraz daha hâkimiyeti zor bisikletlerdir. Başkan bu şekilde bisiklete binmek için illaki çok özellikli, donanımlı bir bisiklete gerek olmadığını da göstermiş oldu. Başkan ayrıca tur sonunda yorulmadığını da söyledi.
Böylece “Ey İzmirli hemşehrim! Konak'ta işini hallettikten sonra Alsancak'a illa ki araban ile geçmek, otopark yeri aramak, trafiği çekmek, havayı daha çok kirletmek zorunda değilsin. Bir Bisim ile İzmir'in güzel havası ve denizinin yanından Alsancak'a üstelik kısa bir egzersiz yapmış halde rahatça gidebilirsin.” mesajı verilmiş oldu.
Tabi bunların yanı sıra Başkan bisiklet kullanıcılarının dile getirdiği olumsuzlukları da görmüştür diye ümit ediyoruz.
Örneğin Başkan sahil şeridinde yaya alanlarından geçen bisiklet yollarında yayaların bolca bulunduğunu, yayalar için örneğin Kordon'da yürüyebilecekleri daha iyi zemine sahip alanların olması gerektiğini, bazı noktalarda bisiklet yollarının yeni Bayraklı sahil düzenlemesinde başarılı şekilde yapılmaya başlandığı gibi kaldırma yakın noktalara taşınması gerektiğini/taşınabileceğini düşünmüş müdür?
Öte yandan Kondon'daki bisiklet yolu ile yaya yolu kesişimlerindeki bozuk zemini, buralarda bisiklet yolunun en üst kota alınması gerektiğini Bisim ile oralardan geçerken aşırı sarsıntı sırasında düşünmüş müdür?
Biraz daha ilerlediğinde önce Vasıf Çınar Bulvarı'nın deniz ile buluştuğu noktadaki ufak meydandan geçerken ve biraz daha ilerlediğinde Gündoğdu Meydanı'ndan Bisim ile geçerken bu meydanların taş döşemelerinin bisiklet ile geçişe hiç uygun olmadığını hatta yayaların, tekerlekli sandalyeli engelli vatandaşlarımızın bile buralarda zor ilerleyebileceğini düşünmüş müdür?
Mevcut 60km'ye yakın bisiklet yolu ile İzmir'in ECC 2017'de bu başarıyı yakalayabildiğini, eğer bisiklet yollarını daha da yaygınlaştırdığı takdirde İzmir'in kendisinden Avrupa'da söz ettirebileceğini, bir bisiklet kenti olabileceğini düşünmüş müdür?
Birlikte bisiklet sürdüğü anneyi ve çocuğunu görünce bisiklet adına attığı her adımın ülkemizin geleceği çocuklar için de çok önemli olduğunu, bisiklet kullanan anne ve çocuk resminin bir şehir için paha biçilmez bir değer olduğunu düşünmüş müdür?
Yerel yönetim olarak bisikletli ulaşım adına adım atmak için ECC gibi organizasyonları beklemek zorunda olmadıklarını, bisiklet adına atacakları her adımın şehrin yaşam kalitesinde önemli izler bırakacağını düşünmüş müdür?
En önemlisi tüm bunları yaparken arkasında önemli bir destek olduğunu hepimiz onun arkasında bisiklet sürerken düşünmüş müdür?
Turun sonunda Sayın Başkan'ın ve ilçe başkanlarının da tüm bunları düşündüğünü ümit ediyorum.