Ruhumuzu karartan bir ekran..
Garip ve enteresan diziler…
Ne büyük bir hüzündür..
Sadece zamanı doldurmak için çekilmiş sahneler ve kötü hatta çok kötü hayatlar..gerçeklikten ve bilgiden uzak tarih sahneleri, sizi aşık olmaktan bile korkutacak derecede garip olan aşk hikayeleri, bitmeyen mafya hesaplaşmaları, devletin sözde gizli sırları, entrikalarla dolu bir yaşam ve başlarına hiç iyi bir olay gelmeyen güzel ailelerin yok oluşu, kadınların büyük hezimeti, kadınların şiddete uğramadığı bir günün olmadığı, hiçbir mesajın hiçbir öğretinin yer almadığı o saçma sapan diziler..ve bunları yapan kanallar..yapımcılar,sizler büyük felaketsiniz..sizler bizim için büyük bir hüzünsünüz…
Bu satırları okurken nerde o eski zamanlardaki onurlu insanların o muhteşem eserleri diye içinizden geçirdiğinizi duyar gibiyim …Hababam sınıfının Hafize anası elinde ziliyle koştu gözlerinizden di mi?Mavi Boncuk Desem..bir tebessüm gelmedimi yüzünüze.Evimizin onurlu babası Yaşar Usta değil midir..Gülen Adam sonunda yüreğindeki gerçeği söylediğinde hangimizin gözleri dolmamıştır.Neşeli Günlerden öğrenmedik mi bir ailenin nasıl tek yumruk olacağını..Seyit Ali’yle beraber taşımadık mı içimizi kemiren sorulamızı..o yolculuğa beraber çıkmadık mı..şarkılar söyledik,duvarlara devrim yazıları yazdık,1 mayıs'ta eylemlere gittik Marşlar söyledik…bir kadını ve bir adamı gerçekten sevdik..gerçekten aşık olduk..
..evet..büyük bir hüzün içindeyiz şimdi..gittikçe azaldık çünkü eksiliyor yüreğimize dokunmasını bilen güzel insanlar..