16 Nisan referandumu, kararsızlar kitlesi ile dikkat çekmeye devam ediyor. Kararsız seçmenlerin, oy rengi tahmin edilmeye çalışılırken, hiç beklenmedik bir durum gözlendi. Önceki seçimlerde, seçim tarihi yaklaştıkça azalan kararsızlar kitlesinde, bu sefer bir artış tespit edildi. Tüm politik çevreler, bunun değerlendirmesini ve oyların tercihini nasıl etkileyecekleri yönünde çalışmalar yapıyor. AKP’nin ne yapacağına ise, Erdoğan ve ekibi karar veriyor.
SON GÜN HAMLELERİ
Erdoğan, kararsız kitlenin oyunu etkilemek için, referanduma bir hafta kala yapılacakların listesini çok önceden hazırlanmıştı. Bunların içinde, en dikkat çekici olanı ise Ayasofya' da namaz kılmasıydı. AB ülkeleriyle çıkarılan ' kontrollü gerginlik' politikasının ipleri kopunca, Ayasofya projesi de rafa kaldırılmış görünüyor. Daha fazla gerginliğin ' evet ' oylarına fayda getirmeyeceği tespiti yapılmışa benziyor.
Yüzde iki oya sahip olmasına rağmen, muhafazakâr kitle üzerinde etkili olan Saadet Partisinin HAYIR açıklamasını etkisizleştirmenin en iyi yolu olarak görülen Ayasofya' da namazın, kazandıracaklarının yanında, kaybettireceklerinin de olması ve etkisinin kalıcılığı, Erdoğan'ı kararsızlığa itmiştir.
Ayasofya çıkışının yerine, ne konulacağına henüz karar verilmemiştir. Aile içi, dinsel temalı fotoğraflar yayınlama, toplu açılışlar, CHP ye yüklenmeler gibi denenmiş yöntemlerin dışında, çok daha çarpıcı bir şey üretmek zorundalar. Yeni bir yol bulunamazsa, Ayasofya projesi, son seçenek olarak, tutulmaya devam edilecektir.
ABD’nin Suriye'yi vurması Erdoğan için, yeni ufukların açılmasına vesile olabilir. Türkiye'nin desteklediği silahlı grupların vurduğu Rus uçağının pilotu, casusluk nedeniyle tutuklandı. Rusya, bunu unutmayacaktır. Paraşütle atlayan pilotun, Türkiye' ye casusluk amacı ile girmediği açıktır.
Erdoğan, Suriye ve Irak'taki gerginlik noktalarını, son anda ateşleyebilir. MHP nin lidersizlik imajını da doldurmak istemektedir. Aşırı milliyetçi oyları, kendi etrafında kemikleştirmek için, muhalefetin, bayrak-vatan-cumhuriyet argümanlarını bloke edecek yeterli manevra alanı gözükmektedir. Tek sorun, bir haftalık kısa sürede, Rusya dan vaz geçerek ABD politikalarına, yeniden eklemlenmek nasıl başarılacaktır?
Geçtiğimiz hafta yaşanan, ABD dışişleri ve genelkurmay başkanlığı ziyaretleri tüm bunlarla bağlantılı olabilir.
Erdoğan'nın kararsızlığı devam ettiği sürece, son gün hamlesinin ne olacağını bilmek mümkün olmayacaktır. Bu güne kadar, AKP içinde muhalefet yürüten Gül, Arınç, Davutoğlu ekibine açıktan tavır almamış olması da düşündürücüdür. Kamuoyunun dile getirdiği, FETÖ’nün siyasi ayağının ortaya çıkarılması talebinin, AKP’li muhaliflerin tepesinde patlayacağına mutlak gözü ile bakılmaktadır. Ancak bu hamlenin, referandumdan HAYIR çıkması halinde, devreye sokulacağına ilişkin göstergeler mevcuttur.
Erdoğan, kararsız seçmenlerin, evet oyu kullanması için, yeni bir krizin mi yoksa parlak bir vaadin mi etkili olacağına henüz karar veremedi. Parlak vaatler elle tutulabilir bir veri değildir. Büyük kriz ise hemen etkisini hissettirecektir.
- - - - -