Ülkemizin en önemli problemlerinden biri; sosyal ve psikolojik sorunlara kaynaklık eden ve geleceğimiz açısından da tehdit oluşturan işsizlik sorununun kazandığı ‘’ivme’’dir.
12 milyonu bulan gençlerin yüzde 22.5’i ne istihdam da yer alabildiler, ne de eğitimlerine devam edebildiler. Türkiye; adeta ‘’EV GENÇLERİ’’ ülkesine dönüştü.
Bu arada; 2 milyon kişi iş aramaktan vazgeçti. Bu sayı geçen yıl 1.7 milyondu.
İş bulma ümidini yitirmiş her 100 kişiden 22’si genç.
TÜİK’in “iş gücü verileri’’ne göre; 15-24 yaş arası 2.6 milyon genç ne eğitimde; ne de istihdamda.
Gençlerde geniş tanımlı işsizlik oranı da yüzde 35 oldu. Öte yandan; KONDA’nın araştırmasına göre gençler, Türkiye’nin temel problemlerinin çözüme kavuşturulması konusunda ‘’derin’’ bir karamsarlık yaşıyor. Her iki gençten biri kendisini ‘’MUTSUZ’’ hissediyor. Gençlerin yüzde 56’sı imkân bulursa yurt dışında yaşamak istiyor. Ayrıca; kadınların işgücüne katılımı düşüyor. Türkiye’nin kronikleşen en temel problemi olan işsizlik, sadece gençleri değil; kadınları da derinden etkiliyor.
TUİK’ in ‘’işgücü istatistikleri Mart 2024 Raporu’’ bu gerçeği ortaya koyuyor. Kadınlarda dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 12’ye, geniş tanımlı işsizlik oranı da yüzde 32’.1’e çıktı. Kadın işsizlerin sayısı ise 4.6 milyona yükseldi.
Tarımda kredi borçları yüzde 75 arttı
Tarım sektöründe kredi borçları bir yıl içinde yüzde 75 oranında arttı. Uygulanan yanlış tarım politikaları üreticileri ‘’borç batağı’’na sürükleyerek ‘’mağdur’’ etti. Üreticiler, bankalara borçlanarak ekim yapmaya çalışıyor. İktidarın yanlış politikaları birçok alanda olduğu gibi, tarım ve hayvancılıkta da ülkemizi ‘’dışa bağımlı’’ hale getirdi. Girdi fiyatları her geçen gün artarken üretim de giderek azalıyor. Böylece; maliyet artışının ezdiği üreticiler bu kez de ‘’borç sarmalı’’na girdiler.
Bu olumsuz süreçte de yakın zamana kadar kendi kendine yeten tarım ülkesi olan Türkiye; mercimekten nohuta, buğdaydan mısıra kadar birçok ürünü ithal etmek zorunda kaldı.
Bu kez de sorunlar katlanırken tarım sektöründe kredi borçları bir yılda yüzde 75 oranında arttı. Bir yılda üreticinin bankalara olan borcu 363 milyar TL’den 637 milyar TL’ye yükseldi. Takipteki kredi tutarı ise 2 milyar 262 milyon TL’ye çıktı.
Bu olumsuz süreçte çiftçiler, borçlanarak üretim yapmaya çalışıyorlar.
Bu arada; yüksek kredi faizleri de üreticileri iyice çıkmaza sürükledi.
Büyük borç sarmalındaki üreticilerin sorunları dağ gibi oldu. Üreticiler, çiftçiler, tarım sektörü can çekişiyor.
SONUÇ OLARAK;
İşsiziyle, genciyle, kadınıyla, üreticisiyle, çiftçisiyle geniş toplum kesimleri dertli.