“Şu ellerin taşı hiç bana değmez

Dostun attığı 'Gül' yaralar beni”

Pir Sultan Abdal

Cumhuriyet Halk Partisi’nin yüzbinlerce takipçisi olan sosyal medya hesaplarından birini yöneten bir arkadaşıma ‘Gül mü, İnce mi?’ diye sordum.

“Ümit 2 gündür hesaba binlerce mesaj geliyor. Küfür eden bile var ama destek veren bir mesaj gelmedi” dedi.

Yine bir ‘arkadaşım’ şöyle yazmış: “Abdullah Gül'den herhangi bir özeleştiri duydunuz mu? Duymadınız. Neden duymuş gibi yapıyorsunuz?”

DENİZ GEZMİŞ’İN ÜNİVERSİTEYE SOKMADIĞI GÜL…

Hepimiz insanlarla konuşuyoruz, açıkçası ben de CHP tabanından Abdullah Gül’ün CHP’nin adayı olmasına büyük bir tepki görüyorum.

CHP’lilerin, partilerinden beklentisi ‘zafer’den önce dik duruş! Sosyal medya ‘fenomeni’ arkadaşım “İYİ Parti’ye 15 vekil verilmesi taktiği bizi 1-0 öne geçirdi ama adayımız Abdullah Gül olursa, bu 3’lük olur. Psikolojik üstünlüğü kaybederiz, tabanımızı motive edemeyiz. Bazı gollerin telafisi olmaz, 3-1’den bu maçı çeviremeyiz” dedi.

Ben bu değerlendirmeye ‘like’ atarım.

Deniz Gezmiş’in üniversiteye sokmadığı Abdullah Gül’ü ‘cumhur’un başına CHP aday gösterirse, ’68, ’78 ve Gezi kuşakları buna çok kızar, oylar da Demirtaş’a akar. Benden söylemesi…

Peki CHP’nin adayı İnce mi olur? Dün yazdığım gibi, sürprizlere hazır olmak lazım, belki de hiç ‘konuşulmayan’ başka bir isim olur: “Burası Cumhuriyet Halk Partisi, burada her şey mümkün!"

SINDIR KARARINI VERMELİ

CHP’nin ‘ağır’ figürlerinden, eski Bornova Belediye Başkanı, önceki dönem CHP Genel Sekreteri ve hali hazırda İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır’ın adı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için de geçiyor. Bunu herkes konuşuyor, yazıyor, çiziyor. Erken seçimde Sındır ne yapacak belli değil. Aklında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı varsa kesinlikle milletvekili adayı olmamalı. Haziran’da milletvekili olup, Nisan’da da belediyeye aday olmak en hafif ifadeyle seçmene ayıptır.

SERTEL NE İSTİYOR?

Eski İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı ve İzmir Milletvekili Atila Sertel de ‘arafta’ kalanlardan. Sertel’in de belediye başkanlığı düşündüğü konuşuluyor. Belediye başkanlığı için bundan önce hamle yapan, bunu konuşan milletvekillerinin şansının düşük olduğunu düşünüyorum. İzmir’in gazeteci milletvekili olması, İzmir için avantaj. Ama Sertel de ‘kararlı’ bir görüntü çizmiyor gibi…

ALİ YİĞİT ‘DURAĞAN GÜÇ’

Ali Yiğit, İzmir milletvekilleri arasında en nevi şahsına münhasır isim.  SHP kuşağı kendisini çok sevse de gençlik kollarından Yiğit’e tepki var. Gençler tabi ki, ‘sert çıkış‘hır gür’, ‘hükümete kafadan karşı çıkma’ gibi refleksler bekliyor. Bunlar Ali Yiğit’te yok. Ancak Ali Yiğit’in de kendine özgü bir ağırlığı var. Sanırım bunun sebeplerinin başında, yıllardır hastanesinin olması geliyordur. Belki on binlerce imkânı elverişsiz hastaya şifa bulmuştur ve Anadolu’da böyle şeyler asla unutulmaz. Kendisini sadece milletvekilliği üzerinden var etmeyen isimlerden biri olduğu için Ali Yiğit’in ‘İlla yeniden aday olmalıyım’ telaşında olduğunu sanmıyorum. Ama bu dönemi de memlekete ‘şifa’ veren bir dönem olarak görmediği için, vekilliğin tadı damağında kalmıştır ve ön seçimde üst sıralardan çıkmış olmanın gücüyle yeniden aday olmayı isteyebilir.

İKİNCİ BÖLGEDE BOŞLUK VAR

1 Kasım seçimlerinde CHP’nin ikinci bölge listesini göz önüne getirin. Bu dönem listenin boşalma ihtimali olduğunu göreceksiniz. Sıralama şöyle: 1 – Zeynep Altıok, 2 – Kemal Kılıçdaroğlu, 3 – Zekeriya Temizel, 4- Mustafa Balbay, 5- Aytun Çıray, 6- Atila Sertel, 7 – Kamil Okyay Sındır,  8 –Ali Engin, 9- Hüseyin Sezer, 10- Ülkümen Rodoplu, 11-Ali Kemal Elitaş, 12- Taha Okan, 13- Nurgül Uçar Aktuğ…

Çıray İYİ Parti’ye geçti. Temizel yeniden aday değil. Kılıçdaroğlu yüksek ihtimalle İstanbul’dan aday olabilir. Sındır Belediye Başkanlığı’nı tercih ederse olmayacaktır. Ali Engin’in işi çok zor, Aziz Kocaoğlu var gücüyle sahip çıkmazsa Genel Merkez kendisini çizecektir. Taha Okan ‘aday değilim’ dedi. Zeynep Altıok’un yeniden aday gösterilmeyeceği konuşuluyor. Nurgül Uçar ortalarda yok.

Yani İzmir 2. Bölge’de yeni isimlerin şansı yüksek. Hele hele Zeynep Altıok aday gösterilmezse (Bence hala listelerde yer bulma şansı var) bu bölgeyi düşünen kadın adaylar bir iki adım önde başlayacaktır.

İzmir 1. Bölge için ise değişimin az olacağını düşünüyorum.

EN PAHALI ADAYLIK CHP’DE…

Seçim yardımlarında en fazla para alan ikinci parti olmasına rağmen, CHP bu dönem milletvekili adaylık başvurularında diğer partilerin 2-3 katı rakamlar belirlemiş. Bunun bir sebebi, zaman darlığı nedeniyle aday başvurularında yığılma olmasını önlemek olabilir. Bir diğer sebebi ise iktidar bloğunu yenilgiye uğratmak üzere güçlü bir kampanya örgütlemek için bütçeyi büyütmektir diye düşünüyorum. Bu rakamlar demokratik değil. Emeğiyle geçinenlerin, kadınların, gençlerin aday olmasına ciddi engel olacaktır. Yine de bu konuda da günahın büyüğü iktidar bloğunun boynuna. Böylesine tarihi bir seçimi bu kadar dar zamanda kotarmak istedikleri için…

İSTİFALAR GELİYOR…

Yarın istifalar için son gün. Gözümüz kulağımız Ankara’da olacak. Bundan önceki yazılarda istifa etmeyi düşünen isimleri yazdım. Daha fazlası da vardır, çıkacaktır. Örneğin, Karabağlar Belediyesi’den CHP’li meclis üyesi Bülent Sözüpek… İstifa etmeyi ve şansını denemeyi düşünebilir. Genç ve dinamik bir isim. Kararını ekip arkadaşlarıyla konuştuktan sonra vereceğini ve 1. bölgede rakiplerinin güçlü olduğunu göz ardı etmeyeceğini sanıyorum. Peki aday olsa başarılı olur mu? Bence olur.

AYTEN GÜLSEVER İHTİMALİ ‘ASPARAGAS

Önceki dönem İzmir 2. Bölge’den milletvekili aday adayı olan enerji uzmanı, Çankaya Belediye Başkanı’nın danışmanı Ayten Gülsever’in ismi de basında 24 Haziran seçimleri için adayı adayı olarak geçiyor. Ben bunu gerçekçi bulmuyorum. Ayten Gülsever’in Çiğli Belediye Başkan Adaylığı için ciddi bir çalışma içerisinde olduğunu biliyorum. Çiğli Belediye Başkanlığı ile ilgili, çalıştığı gibi ciddiyse ismini yıpratmayı tercih etmez.

HDP İL EŞ BAŞKANI ARADI

HDP İzmir İl Eş Başkanı Çerkez Aydemir dün akşam aradı ve yazılarımı düzenli olarak takip ettiğini söyledi. Muhalefet bloğunda duran her partinin gündemini yansıtmaya çalıştığım için de teşekkür etti. Gelişmeleri ‘birinci’ ağızdan benimle paylaşacağının sözünü veren Başkan, odaklandıkları tek şeyin 7 Haziran seçimlerindeki gibi güçlü bir çıkış olduğunu ve adaylıklarla ilgili tüm yetkinin de Genel Merkezleri’nde olduğunun altını çizdi.

CHP’yi, İYİ Parti’yi, HDP’yi, sosyalist güçleri, oda ve sendikaları, kadın ve gençlik örgütlerini, edebiyat çevrelerini, çevre örgütlerini, yöre derneklerini; kısacası ‘tek adam’ dayatmalarına karşı mücadele eden, ‘hayır’da duran her kesimin attığı büyük-küçük tüm adımları takip etmek ve kamuoyuna duyurmak için elimizden geleni yapacağız.