31 Mart seçimlerinde Belediye Başkan Adayları; aday oldukları il ve ilçenin ihtiyaçlarına cevap verecek projelerle seçmenleri ‘’ikna’’ etmelidirler.
Toplum olarak derin bir yoksulluk yaşıyoruz.
Barınma ve beslenme ‘’kriz’’i insanların ‘’alım gücü’’nün her geçen gün biraz daha azalması, varlıklı-yoksul arasındaki ’’uçurum’’un keskinleşmesi; demokrasinin ‘’sigortası’’ olan orta sınıfı ’’yok’’ etti.
Kentsel yaşam zorlaştı, barınma ve beslenme ‘’kriz’’i ‘’sağlık’’ ve ‘’güvenlik’’ problemine dönüştü.
Bu arada; İzmir’ de, 2050 yılında nüfusun 8 milyon olacağı öngörülüyor. Konutların yüzde 60’ı riskli ve depreme dayanıksız. Halkın yüzde 40’ı kirada oturuyor. Son bir yılda kiralar yüzde 98 ile yüzde 131 oranında arttı. Konuta erişim olanaksız hale geldi.
Bu iç karartıcı tabloya karşın İzmir’ de KENTSEL dönüşümün söylemi var, ancak kendisi yok.
Çocuklar yatağa aç giriyor, okula beslenme çantası ‘’boş’’ gidiyor.
-16 bin 100 TL olan ‘’açlık sınırı’’, 17 bin TL’lik asgari ücret sınırına yaklaştı. 4 kişilik bir ailenin sağlıklı beslenmesi için günlük 537 TL’ ye ihtiyaç var.
-Tarımda üretici fiyatları yıllık yüzde 60.28 oranında arttı.
- Et fiyatlarındaki ’’rekor’’ artış, ‘’kriz’’olarak yorumlanıyor.
-Barınma krizi derinleşti, konut fiyatları yüzde yüz arttı ve konut kredisi çözüm olmaktan çıktı.
Sosyal yardımla geçinen hane sayısı 5 milyonu buldu. Her 4 kişiden biri geçinebilmek için sosyal yardıma muhtaç. Bu veriler; yoksulluğun derinleştiğini gösteriyor.
Öte yandan; geniş tanımlı işsizlik yüzde 26.4, ne işte, ne de eğitimde olmayanların oranı da yüzde 21.4.
Konutta, Kirada, gıdada, kentsel yaşamda oluşan bu tablo sürdürülebilir değildir.
Ancak; tüm bu olumsuzluklar kaygı, öfke ve umutsuzluk oluşturmasın.
Adaylar hangi projelerle halkın karşısına çıkmalı?
Belediye Başkan Adayları;
-Kapsamlı, uygulanabilir, yerinde, hak temelli kentsel dönüşüm projesiyle,
-Konut üretimi ve kentleşme bağlamında BÖLGESEL planla,
-Sosyal konut üretimi projesiyle,
-Bölgesel planlama ile yapılaşmada imtiyaz sahipliği geliştirerek ‘’arsa spekülatörlüğü’’ nün önüne geçilmesi projesiyle,
-UYDU KENT uygulamasıyla,
-Kentsel yaşamı kolaylaştıracak, ulaşım, trafik ve oto-park sorununun çözümüne ilişkin uygulama planıyla,
-Yaşlılara, engellilere kentsel yaşamı kolaylaştıracak uygulama planlarıyla,
-Yeşil çevre dokusunun oluşturulması bağlamındaki sosyal altyapı projesiyle,
-Kentsel yoksullukla mücadele için ‘’SOSYAL DESTEK’’ uygulamasıyla, seçmeni ikna etmeye çalışmalıdırlar.
Bu arada; Belediye hizmetleri beşikten mezara insan yaşamının tümünü kapsayan geniş bir alana yayılmaktadır. Ayrıca, diğer canlıların da yaşamını, beslenme ve güvenliğini önceleyen uygulamalar, gündeme taşınmalı.
SONUÇ OLARAK:
Adaylar; siyasal söylem yerine kentsel yaşamı kolaylaştıracak projelerle seçmenlerden ‘’oy’’ istemelidirler.