Tek devlet, tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek dil, tek din ‘teklemeleri’nin peşi sıra, alenen yaşadığı ‘darbe korkusu’ üzerine ‘tek ordu’ vurgusu da yapan Erdoğan; artık dünya alemin bildiği üzere ‘tek adam’ oldu çıktı.
Davutoğlu’nun 28 Şubat’ı aratmayacak türden bir Saray Darbesi ile Başbakanlıktan istifa ettirilmesinin üzerinden epey vakit geçti ki hükümetsiziz.
Memlekette birçok şey oluyor ama ‘Tüm bunları kim yürütüyor?’ desek, fiilen hükümetsiz ama fiilen başkanlı bir dönemdeyiz.
Tüm Türkiye hatta dünya alem yeni başbakanı Erdoğan’ın seçeceğini bildiğine göre, fiilen partili Cumhurbaşkanı ile karşı karşıya olduğumuzu kabul edelim. 'Yürüten' belli. Bu da esasen fiilen ‘başkanlık’ demek olmuyor mu?
Neyse ki bugün yeni ‘başbakan’ açıklandı da bir süredir Osmanlı’yı andıran ‘Damat Berat’ esprilerinden kurtulduk, yüreğimize su serpildi(!) Değil mi?
1 Kasım seçimlerinin sonuçlarının açıklanmasından sonra, 7 Haziran ile 1 Kasım arasında patlayan bombalar, estirilen terör ve halka yaşatılan korkuyu hiçe sayıp, ‘Vurur yüze ifadesi, yeniden tek başına iktidarız bitanesi’ falanlı bir video yayınlayıp, sempatik olduğuna inanan; ‘sempatik (!), yakışıklı (!) hem de İzmirli (!) bir başbakanımız var gari!
15 yıldır çokça duyduğumuz ‘vesayet’, ‘milli irade’ falan sözleri kulağınızı çınlatsın dursun da ‘tek adam’ tarafından seçilen yeni ‘başbakan’ın ‘milli irade’nin yeni temsilcisi olduğunu yiyin gari!
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Atila Sertel, yeni ‘Başbakan’ın açıklanacağı gün twitter hesabından Erdoğan’ı ima ederek, "Kafasında ki: Sadrazamı iyi seçmek... Başbakanmış boş. Padişah sadrazam seçecekmiş. Bu halk sizden sandıkta hesap soracak." yazmış.
Haksız sayılır mı?
İzmir milletvekili Binali Yıldırım’ı ‘tebrik’ ederim(!)
Şimdilik bin Ali, ineceğin/iz günü heyecanla bekliyoruz.
