Ülkemize, gerçekten tarihinde görülmemiş şiddette yok ediliş süreci yaşatılıyor.
Doğası yok ediliyor! Ekonomik olarak dışa bağımlı! Siyasal iradeler de özürlü! Ayranı da yok içmeye!
Ekolojik olarak yok edilen alanları ve yaşamı geri kazanmak olası değildir. O devasa açık ocak altın madenciliği yapılan alanları nasıl geri kazanabilirsiniz ki?
Örneğin Kışladağ altın madeni bir kilo metre çapında ve dört yüz metre derinliğinde devasa bir çukur! Ne yaparsınız orada da geri kazanabilirsiniz; olası mı?
RES’ler için atılan temeller nedeniyle her bir rüzgâr kulesi için bir hektar alan yok ediliyor, betona gömülüyor! Diğer yıkıcı etkilerini de düşünürsek; kuş göç yollarında kuş ölümleri, ses şiddeti, doğal hayvan ve bitki varlığının yok edilişi, neden oldukları yangınlar... Bu zararlar, tüketişler geriye döndürülebilir mi? Ölüyü diriltmek?
Yok edilen koylar, yağmalanan kıyılar, kirletilen denizlerimiz… Bir de ‘Mavi Vatan’dan söz edilmez mi?
H. Truman’ın ABD Başkanı olmasıyla uygulamaya konulan “yeni sömürgecilik politikaları” ile bizim gibi sanayi devrimini kaçırmış ülkeler borç sarmalına sokularak ekonomik olarak esir alınmışlardır. Artık hep borçlusunuzdur ve borçlarınız sürekli büyümektedir. Borç vermezlerse bitersiniz! Bırakın IMF’ye borç verme masallarını. Artık tutsaklarıyız; IMF, Dünya Bankası veya başkaca dış kaynakların. Bu politik, askersel ve kültürel bağımlılıkları da getirir mutlaka. Öyle değil mi zaten? O zaman doğanıza el koyarlar böyle.
Siyasal iradeyi oluşturan parti ve partilerin hâlleri ortada! Devletin politikalarını kim daha iyi ve nasıl uygulayabilirin yarışındalar; özlerinde aynı amaca hizmet var. Ufak tefek nüans farklarına kanmayın. Hangisi dinsel motifleri, söylemleri kullanmadan siyaset yapıyor ki? Son zamanlardaki siyasal girişimleri izliyorsunuz. Savaşlara karşı çıkanı var mı? Hepsi bu doğa düşmanı iktidarın devamı içindir!
“İtibardan tasarruf edilmez” anlayışıyla ülke israf, savurganlık ve yağma, talan girdabında boğuluyor! Yoksulluk, yolsuzluk, rüşvet, hırsızlık, sermayenin vergi borçlarının bağışlanması ve sizin de sayacağınız çokça ekonomik yıkımla nereye götürülüyoruz?
Türkiye her anlamda yok ediliyor! Siyasal, ekonomik, kültürel, askersel, toplumsal değerleriyle yok ediliyor. Böylesi bir saldırıyı kaldırabilecek ülke var mıdır?
Tek çare halkın kendi örgütlü özgücüyle bu gidişe dur demesi, iradesini korkmadan ortaya koymasıdır!