İzmir’in merkez ilçesi Konak, binlerce yıla dayanan bir tarih üzerinde yaşadığımız, İzmir deyince dokunduğumuz kadim şehir…
Konak, 1984 yılında merkez ilçe olarak “belediye” unvanını aldı. Aslında, saat kulesinin de olduğu Konak Mahallesi, İzmir’in eski yerleşimlerinden biri ve ‘merkez’ belediyesinin bir mahallesiydi.
1980 sonrası yeniden düzenlenen belediye sınırlarıyla “Konak Belediyesi” oluşturuldu. 1990’larda yapılan düzenlemelerle Karşıyaka, Bornova, Buca, Gaziemir ve Balçova sınır ilçelerdi. Zamanla ilçe sınırları değişti; 2009’da Karabağlar’ın oluşmasıyla bir tokmağa benzeyen merkez ilçe denize nazır, körfezin bir yarısını oluşturdu.
Güzelyalı’dan Gültepe’ye, Alsancak’tan Kadifekale’ye, Basmane’den Karataş’a ve Yenişehir’den Hatay’a yıllara meydan okuyan semtler vardır Konak’ta.
113 mahallesiyle, Ankara’nın merkezi Çankaya’dan sonra gelir. Mahallelerin nüfus aralığı 10’dan, 25.000’lere kadardır. Nüfus aralığı en büyük olan ilçelerdendir.
Konak Belediyesi’nde, iki kez üst üste belediye başkanlığı yapan yoktur; İzmir’in bürokrat havuzudur. Konak’ta deneyim kazanmış bürokratlar her yere dağılır; katkı verir.
Konak’ta sokakların sayısı çoktur. Sayabildiğim kadarıyla 1376, resmi sayılara göre 2000’in üzerinde sokak vardır. Karataş-Güzelyalı arasındaki merdivenli sokaklarıyla meşhurdur. Konak, tarihi ve tescilli binalarla doludur, İzmir’in en turist yoğun merkez ilçesidir.
Konak’ın demografisi çok çeşitlidir, 72 milletten insan yaşar. Farklı inançlardan ve etnik kökenlerden vatandaşlar tüm ilçeye dağılmıştır. Çocuk işçiler de vardır sokaklarda, “İzmirli Cumhuriyet Kadını” da. Bazen olaylar olsa da arka sokaklarda, asayişi sağlamak için sağduyulu bir yanı vardır kentin.
İzmir, yaş-nüfus oranlarına göre yaş ortamalası daha yüksek bir yaşayan kitlesine sahiptir. Okul bitirme oranlarına göre de ortaokul mezunudur Konak. Meslek liseleri, anadolu liseleri, ilkokullar, ortaokullar sayıca fazladır diğer ilçelere göre. Üniversitelerin yerleşkeleri olmasa da rektörlükleri Konak’tadır.
İzmir’deki derneklerin %30’u Konak’tadır. Sendikalar, meslek odaları, vakıflar merkez ofislerini Konak’ta bulundurur. Kentin enerjisi, gündüzleri yaşayan yoğun nüfusla orantılıdır. Akşam dışarı çıkmak için Konak’a gidilir; Alsancak’ta gezilir, Kordon’da çimlere yayılınır.
Konak’ın, Karataş’ından Alsancak’ına doğru kordonboyu yürürken farklı semtlerde yaşayan herkesi denize bakarken görmek mümkündür. Özellikle Pazar günleri, hava da güneşliyse her yer insandır. Havası deniz kokar; yüzü güler Konak’ın.
İzmir’e gelen misafirler Konak’ta ağırlanır. Son yıllarda savaştan kaçan ve sığınacak yer bulamayan çokça dostumuz bize koşmuştur. Elimizden geldiğince yer açtık, destek olduk, oluyoruz ama kimilerine Avrupa daha cazip geliyor; onlar da sağ olsun.
Yerelden duymak kenti, sokaklarıyla kentin dilini çözmeye çalışmak siyaseti belirler; tümevarırsak sokaktan doğru, o zaman barış olur; herkes mutludur.
Konak’ı neden mi yazdım?
Konaklıyım çünkü ben. Alireis Mahallesi’ne doğdum, üç yaşıma kadar orada; on sekiz yaşıma kadar da Basın Sitesi Mahallesi’nde nefes aldım; şimdi Kemal Reis’teyim.
Yereli sevelim, kentimizi övelim.
Hele bir de gönülden, kent için takım olup örgütlenirsek işte orası yaşamaya değer bir yer olur.