Zenginlerin Zorlu Yolculuğu: Spiritüel Arınma mı, Yoksa Moda mı?

Çağla Şıkel, geçen yıl buz dolu bir küvete girip hayatın anlamını ve kendi gücünü keşfetmişti! Ödediği ücreti hatırlamıyorum ama yüklü bir meblağ ödemişti.

Sadece o değil tabii…  Spritüelcilerin bu yeni silkeleme yöntemine hem ülkemizden hem dünyadan pek çok ünlü katıldı.
Şimdi o yöntem geride kaldı yeni bir kumbara bulundu.
Tasavvuf kültüründeki karanlık odaya kapanma ritüeline selam çakan bir dolaba kapanma yöntemi.
Yine Çağla başı çekti.
11 saat dolabımsı bir kulübeye girip aç susuz kalarak kendini keşfetmeye kapandı. (8 saati uyku olsa geriye kaldı 3 saat)


***
Günümüzde spiritüel akımlar, zenginlerin yeni oyuncağı haline geldi. Bir zamanlar iç huzuru bulmak için yapılan meditasyon ve yoga, şimdi alay konusu olacak kadar abartılı ritüellere dönüştü. İşte parayı ne yapacağını bilmeyenlerin birkaç “arınma” yöntemleri:

Karanlık Dolap Terapisi: 11 saat boyunca karanlık bir dolapta aç ve susuz beklemek… Bu, spiritüel bir deneyim mi, yoksa çocukken saklambaç oynarken dolapta unutulmanın yetişkin versiyonu mu?

Buz Küveti Macerası: Buz dolu bir küvete girip “donarak arınmak”… Eskiden soğuk duş almak yeterliyken, şimdi sanki Antarktika’da bir spa merkezindeyiz…..

Lağman Detoksu: Bağırsaklarına lağman yaparak “temizlenmek”… Bu kokoreçe öykünme mi yoksa bağırsaklarınız için bir macera parkuru mu?

Ben Bosna Hersek’teki 1520 yılında inşa edilmiş Bektaşi Tekkesini gidip gördüm. Sarı Saltuk Türbesinin olduğu o muazzam yer.
Tekke’deki kapanma odasını da gördüm.
Sizin tontiş ahşap klubenizle alakası yok canım kardeşim.
Komik olmayın. Paranızı çöpe atmayın.
                                   ***
Bu ritüeller, dünya üzerinde sefilleri oynayanların günlük hayatını andırıyor. Onlar için açlık ve soğuk, bir yaşam tarzı; parayı ne yapacağını bilmeyenler içinse bir “spiritüel deneyim”. Dünyada yaşayan milyonlarca insan bu duruma mabadıyla gülüyor çünkü onlar için bu hayatın ta kendisi.
Peki, bu spiritüel akımlar gerçekten arınma sağlıyor mu, yoksa sadece zenginlerin sıkıldıklarında başvurdukları bir moda akımı mı?
Belki de gerçek arınma bu ritüellerin ötesinde kendimizi ve çevremizi daha iyi anlamakla başlıyor.
 Ve belki de, gerçek zenginlik, spiritüel bir dolapta değil, kendi içimizdeki kaynaklarda yatıyor.